Kasten yaralama - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2014/1258 Esas 2014/2414 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/1258
Karar No: 2014/2414
Karar Tarihi: 15.04.2014

Kasten yaralama - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2014/1258 Esas 2014/2414 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Trabzon 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, sanık M.U.'nun mağdur Hüseyin'i kasten yaralama suçunun sabit kabul edilerek ceza verildiği ancak iki sebeple kararın bozulduğu belirtiliyor. İlk olarak, sanığın sağlık raporlarında çelişki olduğu ve Adli Tıp Genel Kurulu'nda muayenesi yapılmasının gerektiği vurgulanıyor. İkinci olarak, zorunlu müdafii ücretlerinin sanıktan tahsil edilemeyeceği fakat bu yönde bir karar verildiği için hükümde isabetsizlik olduğu belirtiliyor. Kararda bahsi geçen kanun maddeleri ise şu şekilde: 5237 sayılı Kanunun 32/1 maddesi, 5271 sayılı CMK'nun 150, 234 ve 239 maddeleri ile 5320 sayılı Yasanın 13. maddesi, T.C Anayasası'nın 90. maddesi son fıkrası ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6/3-c maddesi.
1. Ceza Dairesi         2014/1258 E.  ,  2014/2414 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 1 - 2013/98091
    MAHKEMESİ : Trabzon 2. Ağır Ceza Mahkemesi
    TARİHİ VE NO : 23/01/2013,2010/104 (E) ve 2013/6 (K)
    SUÇ : Kasten yaralama

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık M.. U.."un mağdur Hüseyin"i kasten yaralama suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, cezayı azaltıcı bir sebep bulunmadığı takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedeni dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin bir sebebe dayanmayan ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine;
    Ancak,
    1-Samsun Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesinin 21/02/2012 tarihli Sağlık Kurulu raporunda sanığın fiili davranışları yönlendirme yeteneği önemli ölçüde azaldığı 5237 sayılı Kanunun 32/1 maddesinden istifade edebileceği belirtildiği, Adli Tıp Kurumunun 19/10/2012 tarihli Gözlem İhtisas Dairesinin ve 4. İhtisas Kurulunun 26/12/2012 tarihli raporlarında ise sanıkta herhangi bir akıl hastalığı ve zeka geriliği saptanmadığı, işlediği suça karşı ceza sorumluluğunun tam olduğunun belirtmesi karşısında, raporlar arasında çelişki bulunduğu anlaşılmakla, sanığın Adli Tıp Genel Kurulunda muayenesi yapıldıktan sonra aldırılacak rapora göre hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeksizin, eksik inceleme ile hüküm kurulması,
    2-T.C Anayasası"nın 90. maddesi son fıkrası ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6/3-c maddesi uyarınca, 5271 sayılı CMK.nun 150, 234 ve 239 maddeleri ile 5320 sayılı Yasanın 13. maddesine dayanılarak hazırlanan Ceza Muhakemesi Kanunu Gereğince Müdafii ve Vekillerin Görevlendirilmeleri ile Yapılacak Ödemelerin Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 8. maddesi gereğince, sanık için baro tarafından görevlendirilen zorunlu müdafii ücretlerinin sanıktan alınmasına hükmedilemeyeceği gözetilmeksizin, yazılı şekilde zorunlu müdafii ücretlerinin sanıktan tahsiline karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün tebliğnamedeki düşünce hilafına (BOZULMASINA), 15/04/2014 gününde oybirliği ile karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.