2. Hukuk Dairesi 2016/10716 E. , 2016/11271 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Velayetin Kaldırılması
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı baba, boşanma kararı ile velayeti davalı anneye bırakılan 2001 doğumlu ortak çocuk.."nin velayetinin değiştirilerek kendisine verilmesini talep etmiş, mahkemece; " boşanmadan sonra ilk üç yıl çocuğun annesi ile yaşadığı, sonra annesi ile tartışıp babanın halası ile yaşamaya başladığı ve halen çocuğun yatılı olarak öğrenim gördüğü, davalı annenin velayet hak ve görevini yerine getirmediği, çocuğun annesinden ayrıldıktan sonra uzun süredir davacının halası ile yaşaması ve davacı babanın yalnız yaşıyor olması dolayısıyla davacı babanın da çocuğu ile yeterince ilgilenmediği” gerekçesiyle, davacı babanın velayetin değiştirilmesi talebinin reddine, davalı anne üzerindeki velayetin kaldırılmasına ve vasi tayin edilmek üzere sulh hukuk mahkemesine ihbarda bulunulmasına karar verilmiş, karar davalı anne tarafından temyiz edilmiştir.
Velayet hususu, çocukları ilgilendiren konuların en başında gelir. Velayet düzenlemesinde; çocukla ana ve baba yararının çatışması halinde, çocuğun yararına üstünlük tanınması gereklidir. Çocuğun yararı ise; çocuğun bedensel, fikri ve ahlaki bakımdan en iyi şekilde gelişebilmesi ve böyle bir gelişmenin gerçekleştirilmesi için, çocuğa sosyal, ekonomik ve kültürel koşulların sağlanmış olmasıdır. Velayet kamu düzenine ilişkin olup, re"sen araştırma ilkesi geçerlidir. Bu nedenle yargılama sırasında meydana gelen gelişmelerin bile göz önünde tutulması gerekir. Davalının davayı kabulü de tek başına hukuki sonuç doğurmaz.
Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 12. ve Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesinin 3 ve 6. maddeleri idrak çağındaki çocukların kendilerini ilgilendiren konularda görüşünün alınması ve görüşlerine gereken önemin verilmesini öngörmektedir. Çocukların üstün yararı gerektirdiği takdirde, görüşlerinin aksine karar verilmesi mümkündür.
Anne ve babanın deneyimsizliği , hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerle velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi: ana ve babanın çocuğa yeterli ilgiyi göstermemesi veya ona karşı yükümlülüklerini ağır bir biçimde savsaklamaları halinde hakim velayet hakkını kaldırabilir (TMK m. 348).
Taraflar hakkında düzenlenen sosyal inceleme raporunda müşterek çocuk; annesinin yaptığı hatalar nedeniyle onunla görüşmek istemediğini, son olarak annesi ile tartışmasından sonra halasının yanına gittiğini, bir daha annesi ile görüşmek istemediğini, annesinin kendisini görüşmek için aradığını ama kabul etmediğini ifade etmiş, davacı baba; ortak çocuğun annenin yeniden evlenmesi sebebiyle birlikte yaşadığı annenin yanından ayrıldığını, davalı anne ise; davacı babayı kendisinin şikayet etmesi nedeniyle babanın yargılanıp hapis cezası aldığını, bunun üzerine davacının çocuğu kendisine karşı kullanmaya başladığını, çocuğun kendisini suçladığını babam senin yüzünden hapse girecek dediğini ve o dönem yeniden evlendiği için çocuğun buna da tepki gösterdiğini beyan etmiştir. Toplanan delillerden; tarafların 31.10.2011 tarihinde kesinleşen karar İle boşandıkları, ortak çocuğun velayetinin davalı anneye bırakıldığı, davacı babanın... Asliye Ceza Mahkemesinin .2009/159 esas sayılı dosyasında çocuğun basit cinsel istismarı suçundan hapisle cezalandırılmasına karar verildiği ve davalı annenin 10.06.2013 tarihinde 2. evliliğini gerçekleştirmesinden sonra ortak çocuğun yaşadığı evi terkettiği anlaşılmaktadır. Çocuğun annesi ile, yaptığı evlilik sebebiyle görüşmek istemediğini bildirmesi, annenin onunla görüşme isteğine karşılık vermemesi ya da çocuğun sınav başarı puanına uygun yatılı bir okula yerleştirilmesi velayetin kaldırılmasını ya da velayetin değiştirilmesini gerektirmez. Bu durumda davanın tümden reddi gerekirken, yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 08.06.2016 (Çrş.)