Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/10455
Karar No: 2021/1341
Karar Tarihi: 17.02.2021

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2020/10455 Esas 2021/1341 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2020/10455 E.  ,  2021/1341 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

    Kadastro sırasında, ... İlçesi ... Kasabası çalışma alanında bulunan temyize konu 790 ve 906 parsel sayılı 21.200,00 ve 33.500,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, Asliye Hukuk Mahkemesinde dava konusu olduklarından söz edilerek, malik haneleri açık bırakılmak suretiyle tespit edilmişlerdir. Asliye Hukuk Mahkemesinde davacı ... tarafından, davalı Hazine aleyhine açılmış olan 4753 sayılı Yasa uyarınca tesis olunan tapu kayıtlarının iptali ile adına tescili istemine ilişkin dava, çekişmeli parseller hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Kadastro Mahkemesinde, çekişmeli parsel tutanakları ile aktarılan dava dosyası birleştirilerek yapılan yargılama sonunda verilen önceki tarihli hüküm, Dairemizin 02.04.1990 tarih ve 1989/8751-1990/4481 Esas ve Karar sayılı ilamı ile, “Mahkemece bozmaya uyulduğu halde bozma kararı doğrultusunda hiçbir inceleme ve araştırma yapılmadan hüküm kurulduğu belirtilerek dağıtım sonucu 3. kişiler adına oluşturulanlar ile Hazine üzerinde bulunan tapu kayıtlarının iptaliyle tesciline karar verilen taşınmazlardan bir bölümünün sınırlarında aynı soyadı taşıyan kişilere ait taşınmazlar bulunduğu halde bu taşınmazların bir bütün teşkil edip etmediğinin, sonradan bölünüp bölünmediğinin açıklanmadığı, belirtmelik ve krokiler ile tapu ve vergi kayıtlarının sıhhatli biçimde uygulanmadığı, vergi kaydı tutarınca ilgililere bırakılan yerlerin miktar fazlası olarak Hazine adına belirtilip tescil edilen yerler üzerindeki zilyetliğin ayrı ayrı ve ayrıntılı saptanmadığı, bu yerlerin kim tarafından, hangi tarihte ve ne gibi araçlar kullanılarak şimdiki duruma getirildiğinin ve malik sıfatıyla zilyetliğe başlanıldığı tarihin araştırılıp, belirtme gününe kadar zilyetlikle mülkiyeti kazanacak biçimde çekişmesiz ve aralıksız kullanılıp kullanılmadığının belirlenmediği açıklanarak, bilirkişinin bazı taşınmazların sınırında mera olduğunu bildirmesine ve belirtme tutanağında da meradan tarla haline getirildiği açıklanmasına göre, mera tahsis belgesi olup olmadığı saptanarak sonucuna göre karar verilmesi" gereğine değinilerek bozulmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, temyize konu çekişmeli 790 ve 906 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespitlerinin iptali ile veraset ilamındaki miras payları oranında ... mirasçıları adına tapuya kayıt ve tescillerine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Çekişmeli taşınmazlar, 4753 sayılı Kanun uyarınca oluşturulan tapu kayıtlarına dayalı olarak Hazine adına tespit edilmiş olup, bu şekilde oluşan tapu kayıtlarının kapsamında kalan yerlerin, tapu kaydının oluştuğu tarihe kadar, zilyetleri yararına iktisap koşullarının gerçekleşmesi halinde, zilyetleri adına tescile karar verileceği 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 46/1. maddesinde düzenlenmiştir. Bu durumda anılan Yasa maddesi uyarınca, tapu kaydının oluştuğu tarihe kadar, davacı taraf yararına zilyetlikle iktisap koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin araştırılması gerekirken Mahkemece, çekişmeli taşınmazlarda davacı taraf lehine dava tarihine kadar kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği süresinin dolduğu gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya uygun bulunmadığı gibi, bu hususta yeterli araştırma ve inceleme de yapılmamıştır. Dinlenen yerel bilirkişi ve davacı tanıkları, yaşları itibari ile toprak tevzii çalışmasının yapıldığı 1962 yılına kadar davacıların murisi lehine iktisap koşullarının oluşup oluşmadığını bilebilecek yaşta olmadıkları halde, bu tarihten öncesini bilebilecek yaşta mahalli bilirkişi bulunup bulunmadığı araştırılmamış, hükümde tespit bilirkişilerinin neden dinlenmediği açıklanmamış, çekişmeli taşınmazlardan 790 parsel sayılı taşınmazın dayanağı olan 480 numaralı belirtmelik parseli ile ilgili belirtmelik tutanağında, şagilleri tarafından 1955 yılından sonra meradan açıldığı belirtildiği halde, yöntemince mera araştırması yapılmamış, bu kapsamda ziraat bilirkişisinden dava konusu taşınmazların niteliği ve komşu parsellerden ne şekilde ayrıldığı, aralarında doğal ya da yapay ayırıcı unsurlar bulunup bulunmadığı hususlarında ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmamış, bir arazinin niteliğini ve üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini en iyi belirleme yöntemi hava fotoğraflarının incelenmesi olduğu halde, hava fotoğraflarından da yararlanılmamıştır. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak karar verilemez.
    Hal böyle olunca; sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için Mahkemece öncelikle, taşınmazlara ait en eski ve yeni tarihli ortofoto ve uydu fotoğrafları ile Harita Genel Müdürlüğü web sitesinin hava fotoğrafı sorgulama sayfasına girilerek taşınmazların bulunduğu köyü/ mahalleyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğrafı bulunduğu araştırılıp belirlenmek ve (denetimin sağlanması bakımından) ilgili sayfanın çıktısı dosya içerisine konulmak suretiyle, buradan elde edilen verilere göre, 4753 sayılı Kanun uyarınca Hazine adına tapu kaydının oluştuğu tarihten 15-20-25 yıl öncesine (bulunmadığı takdirde bu tarihlere en yakın tarihlere) ait farklı dönemlerde çekilmiş en az üç adet stereoskopik hava fotoğrafı tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğünden getirtilerek dosya arasına konulmalı, bundan sonra mahallinde, elverdiğince yaşlı (taşınmazların tespitine esas tapu kayıtlarının oluşumundan öncesini bilebilecek yaşta), tarafsız ve yöreyi iyi bilen şahıslar arasından seçilecek aynı köy ve komşu köyler halkından ayrı ayrı üçer kişilik yerel bilirkişi kurulu ve taraf tanıkları ile jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisi, 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu ve fen bilirkişinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşifte dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmazların öncesinin ne olduğu, kimden kime kaldığı, zilyetliğin ne zaman başladığı, taşınmazların kim tarafından, ne zamandan beri kullanıldığı, kamu orta malı niteliğinde mera, yaylak gibi yerlerden olup olmadığı ve imar-ihyaya muhtaç yerlerden ise imar-ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman tamamlandığı etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsellere ait tutanak ve dayanağı kayıtlarla denetlenmeli, beyanlar arasındaki doğabilecek çelişkiler usulen giderilmeye çalışılmalı; ziraatçı bilirkişi kuruluna, taşınmazların toprak yapısını, bitki örtüsünü ve niteliğini, kamu orta malı niteliğinde mera, yaylak gibi yerlerden olup olmadığını, komşu parsellerle aralarında ayırıcı unsur bulunup bulunmadığını, üzerlerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini, imar-ihya gerektiren yerlerden olmaları halinde imar- ihyaya konu olmaya başladıkları ve imar-ihyanın tamamlandığı tarihi bildirir, komşu parsellerle karşılaştırmalı değerlendirmeyi içerir, somut verilere ve bilimsel esaslara dayanan, çelişkileri giderir, ayrıntılı ve gerekçeli rapor düzenlettirilmeli; HMK"nın 290/2. maddesi uyarınca keşfe götürülecek bir fotoğrafçı aracılığıyla çekişmeli taşınmaz bölümlerinin ve çevresinin yakın plan ve panoramik fotoğrafları çektirilip, taşınmaz bölümlerinin sınırları kabaca işaretlendikten ve mahkemece onaylandıktan sonra dosya arasına konulmalı; jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisine hava ve uydu fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle inceleme yaptırılarak, dava konusu taşınmazların hava fotoğraflarında gösterilmesi istenilmeli ve taşınmazların önceki ve şimdiki niteliğinin ne olduğunu ve arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığını, kamu orta malı niteliğinde mera, yaylak gibi yerlerden olup olmadığını, komşu parsellerle aralarında ayırıcı unsur bulunup bulunmadığını, üzerlerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini, imar-ihya gerektiren yerlerden olmaları halinde imar- ihyaya konu olmaya başladıkları ve imar-ihyanın tamamlandığı tarihi bildirir rapor alınmalı; fen bilirkişisinden, keşfi takibe elverişli, dava konusu taşınmazları komşularıyla birlikte gösterir krokili rapor düzenlemesi istenilmeli; belirtilen şekilde yapılan uygulama sonunda davacı taraf yararına 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 46/1. maddesinde öngörülen edinme koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği belirlenmek suretiyle, toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.02.2021 gününde oybirliği ile karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi