21. Hukuk Dairesi 2018/2023 E. , 2019/2030 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
TÜRK MİLLETİ ADINA
Davacı, 01.07.2012 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığına ödenmeyen aylıkların faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
Dava, davacının 2006 yılı borçlanmasındaki son dönemin SSK üzerinden borçlandırılması, 04.11.2011 tarihli tahakkuk cetvelinin SSK üzerinden düzeltilmesi ile davacıya 01.07.2012 tarihinden itibaren yasal faizi ile yaşlılık aylığı bğlanması istemine ilişkindir.Mahkemece davanın kabulü ile, "davacının tahsis talep tarihinde yaşlılık aylığına hak kazandığının ve talep tarihini takip eden ay başı, 01.07.2012 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanması, birikmiş aylıklara 01.10.2012 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi gerektiğinin tespitine" karar verilmiştir.Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının 01.11.1986-31.01.1991 tarihleri arasında 506 sayılı Yasa kapsamında sigortalı olduğu, 07.11.1995 tarihinden itibaren ..."da ikamet ettiği, 02.08.2004-08.10.2004; 01.05.2005-31.07.2005; 02.01.2007-16.01.2007; 12.02.2007-28.02.2007 tarihleri arasında kısıtlı süreli sigortalı çalışma; 01.03.2007-31.03.2007 tarihleri arasında zorunlu sigortalı çalışma; 01.04.2007-31.12.2008 tarihleri arasında kısıtlı süreli sigortalı çalışma; 01.01.2009-31.01.2009 tarihleri arasında zorunlu sigortalı çalışma; 01.02.2009-31.12.2009 ve 04.01.2010-31.03.2010 tarihleri arasında kısıtlı süreli sigortalı çalışma kapsamında çalışmasının bulunduğu, ilk kez 12.05.2006 tarihinde davalı Kuruma müracaat ederek yurt dışında ev hanımı olarak "07.11.1995-28.04.2006" tarihleri arasında geçen süreleri borçlanmak istediği, "07.11.1995-19.04.2006" tarihleri için tahakkuk eden borcu 27.11.2006 tarihinde ödediği, 11.03.2011 tarihinde ikinci kez "20.04.2006-10.03.2011" tarihleri arasında çalıştığı ve boşta geçen süreyi borçlanmayı talep ettiği, "02.01.2007-10.03.2011" tarihleri için tahakkuk cetveli düzenlendiği, davacının 05.12.2011 tarihinde borçlanma bedelini ödediği, davacının 11.03.2011 tarihli müracaatı ile yurt dışında çalışılan sürelerin hatalı olarak ev hanımlığı süresi gibi borçlandırıldığını ve bunların SSK"ya aktarılmasını talep etmesi üzerine yurt dışında sigortalı olduğu süreler göz önünde bulundurularak 04.08.2004-08.10.2004 tarihleri arasındaki 66 gün ile 01.05.2005-31.07.2005 tarihleri arasındaki 90 günlük sürenin 5510 sayılı Yasa"nın 4/1-(a) bendi kapsamında, borçlanılan diğer sürelerin ise 5510 sayılı Yasa"nın 4/1-(b) bendi kapsamında borçlanıldığının kabul edildiği anlaşılmıştır.
Uyuşmazlık, davacının yurt dışı hizmet borçlanmasına ait sürelerin 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununa göre hangi sigortalılık haline göre geçmiş sayılacağının belirlenmesi ve nihayetinte davacının yaşlılık aylığına hak kazanıp kazanamayacağı noktasında toplanmaktadır.
3201 Sayılı Yurt Dışında Bulunan Türk Vatandaşlarının Yurt Dışında Geçen Sürelerinin Sosyal Güvenlikleri Bakımından Değerlendirilmesi Hakkında Kanun"un 4958 Sayılı Yasa ile değişik 3. maddesi (5754 sayılı Yasa ile değişikliğe uğramadan önceki halinde) yurtdışı borçlanma hakkının kullanılması bakımından başvurulacak kuruluşları göstermiştir.
3201 Sayılı Kanunun 29.07.2003 tarih ve 4958 Sayılı Kanunun 56.maddesiyle değişik “Başvurulacak kuruluşlar” başlıklı 3.maddesine göre;
“1)Halen yurt dışında bulunanlar;
a)Yurt dışına çıkmadan önce Türkiye"de herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi çalışması olmayanlar Sosyal Sigortalar Kurumuna,
b)Yurt dışına çıkmadan önce Türkiye"de son defa prim, kesenek ve karşılık ödenen sosyal güvenlik kuruluşuna,
c)Ev kadınları Bağ-Kur"a,
Yazılı olarak müracaat etmek suretiyle borçlanabilirler.
2)Türkiye"ye döndükten sonra yurtdışında geçen hizmetlerini borçlanmak isteyenler;
a)Herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi olmayanlar, Sosyal Sigortalar Kurumuna,
b)Müracaat tarihinde çalışmakta olanlar tabi oldukları sosyal güvenlik kuruluşuna,
c)Başvuru tarihinde herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi olmamakla birlikte yurda dönüş tarihinden sonraki çalışmalarından dolayı son defa tabi oldukları sosyal güvenlik kuruluşuna,
d)Hizmetlerinden bir kısmı yurt dışında iken borçlananlardan kalan hizmetlerini yurda dönüş yaptıktan sonra borçlanmak isteyenler ilk borçlanmayı yapan sosyal güvenlik kuruluşuna,
e)Ev kadınları Bağ-Kur"a,
Yazılı olarak müracaat etmek suretiyle borçlanabilirler".
Bunun yanı sıra 3201 sayılı Kanun"un 5.maddesine 17.04.2008 tarih ve 5754 sayılı Kanun"un 79.maddesi ile eklenen (yürürlük tarihi 08.05.2008) 4.fıkrasına göre "Yurt dışı hizmet borçlanmasına ait sürelerin 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununa göre hangi sigortalılık haline göre geçmiş sayılacağının belirlenmesinde; Türkiye"de sigortalılıkları varsa borçlanma talep tarihindeki en son sigortalılık haline göre, sigortalılıkları yoksa aynı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında geçmiş sigortalılık süresi olarak kabul edilir."
Somut olayda, davacının yurtdışı çalışmalarını borçlanmak için ilk kez başvurduğu 12.05.2006 tarihinde yukarıda belirtilen 3201 sayılı Yasa"nın 4958 Sayılı Yasa ile değişik 3. maddesi yürürlükte bulunmaktadır. Davacının başvuru tarihi itibariyle yurt dışında ev hanımı olarak geçen 07.11.1995-01.08.2004; 09.10.2004-30.04.2005 ve 01.08.2005-19.04.2006 tarihleri arasındaki dönemin 5510 sayılı Yasa"nın 4/1-(b) bendi kapsamında kabul edilmesi yerindedir. Davacının ikinci kez yurt dışı borçlanması talep ettiği tarihte ise son sigortalılığının 5510 sayılı Yasa"nın 4/1-(b) kapsamında olması sebebi ile 3201 sayılı Kanun"un 5.maddesine göre 02.01.2007-10.03.2011 tarihleri arasındaki yurt dışı borçlanmasının da bu kapsamda kabul edilmesi gerekir.
Yapılacak iş, davalı Kurumun davacının yurt dışı borçlanmasını kabul ettiği sigortalılık statülerinin yerinde olduğunun kabulü ile bu sigortalılık sürelerine göre yaşlılık aylığı koşullarının oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi ile sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir.O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 18.03.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.