Davacı, ölen eşinden dolayı davalı vakıfça ödenen emekli maaşı iptal eden kararın iptaline  karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, mahkemenin yetkisizliğine  karar vermiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan  ve Tetkik Hakimi arafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Dava, davacının davalılardan Vakıflar Bankası Yardım Sandığının ,yaşlılık aylığının iptaline ilişkin işleminin iptali ile kesilen aylığının kesildiği tarihten itibaren yeniden bağlanması ve ödenmeyen aylıklarının davalı Vakıftan tahsili,  bu mümkün olmadığı taktirde Sosyal Sigortalar Kurumundan yaşlılık aylığının bağlanması istemine ilişkindir.
Sigortalılara yaşlılık aylığı bağlanma işleminin Sosyal Sigortalar Kurumu Başkanlığı tarafından yerine getirildiği tartışmasızdır. Davalı SSK. Başkanlığının Kahramanmaraş da  şubesinin olduğu, Kurum avukatlarının Başkanlığı temsilen şubenin bulunduğu yerde davaya girdikleri uyuşmazlık konusu değildir. Öte yandan Hukuk Usulu Muhakemeleri Kanunun 9/2 maddesine göre , davalı birden fazla ise, davanın bunlardan birinin ikametgahının bulunduğu mahkemede de  açılabileceği açık-seçiktir. Anayasanın 141/son maddesi gereğince de hakim en az giderle ve en kısa sürede davayı sonuçlandırmakla yükümlüdür .Mahkemece , davanın davalılardan Sosyal Sigortalar Kurumunun şubesinin bulunduğu Kahramanmaraş da ,yetkili mahkemede açıldığı kabul edilerek, görülmesi gerekirken H.U.M.K. 9/3. maddesindeki hüküm yanlış yorumlayarak yetkisizlik kararı verilmesi isabetli değildir.
O halde ,davacının bu yönü amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 17.04.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.