19. Hukuk Dairesi 2019/2658 E. , 2019/4690 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, davalının dava dışı ..."ın davacı bankadan kullanmış olduğu genel nakdi ve gayrinakdi kredi sözleşmelerine müşterek borçlu müteselsil kefil olduğunu, borcun ödenmediğini, bunun üzerine asıl borçluya 03.06.2013, kefillere 27.06.2013 tarihli kat ihtarı keşide edildiğini, borcun ödenmemesi üzerine başlatılan icra takibine davalı tarafından haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptalini, ve %20 tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının dava dışı asıl borçlu hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlattığını, takip konusu borçların dayanağı kredi sözleşmelerinde davalının imzasının bulunmadığını, GKS kefaletin geçersiz olduğunu, kefalet miktarının belli olmadığını, davacı tarafından gönderilen ihtarnameye itiraz edildiğini, belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılamada, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre genel kredi sözleşmesi ve davalının kefalet beyanı birlikte değerlendirildiğinde, davacı tarafından, davalının müşterek borçlu müteselsil kefil olduğu genel kredi sözleşmesi kapsamında dava dışı ..."a kredi kullandırıldığı, davacının takip tarihi itibariyle toplam 149.043,83 TL alacaklı olduğu, sözleşmede davalının çek yaprakları sorumluluk bedellerinden sorumlu olacağının kararlaştırılmadığı, davalı tarafından takip sonrası yapılan 267.338,61 TL ödemenin nihai infaz aşamsında icra müdürlüğünce dikkate alınması gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Taraflar arasındaki sözleşmeye göre davalı kefil gayrinakdi kredi niteliğinde olan çek yapraklarının bankaca ödenmesi gereken asgari miktarların bankaca risk hissedilmesi üzerine depo edilmesi kefilden istenemez ise de, banka tarafından ibraz edilen çeklerin yasal sorumluluk bedelinin ödenmesi halinde artık bu ödemeler de nakdi krediye dönüşeceğinden kefilin kefalet sorumluluğu kapsamına girer. Mahkemece bu husustaki hesaplamalar bilirkişi tarafından terditli olarak gösterildiği halde davacının takip talebindeki isteğinin depo talebi gibi değerlendirilerek asgari bedeli ödenen çeklerden kaynaklanan banka alacağının hesap dışı tutulması doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 09/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.