Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/11079
Karar No: 2015/17393
Karar Tarihi: 22.12.2015

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/11079 Esas 2015/17393 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2015/11079 E.  ,  2015/17393 K.
"İçtihat Metni"


MAHKEMESİ : Kayseri Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 18/02/2015
NUMARASI : 2014/1439-2015/141

Taraflar arasındaki birleşen itirazın iptali-alacak davalarının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde karşı davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -

Davacı vekili, müvekkili banka ile davalı borçluların murisi olan V.. Ö.. arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığını ve kredi kullandırıldığını, borç ödenmediğinden davalılar aleyhine Kayseri 5. İcra Müdürlüğü" nün 2011/1098 sayılı dosyasından icra takibi yaptıklarını, itirazlar üzerine takibin durduğunu belirterek, itirazların iptaline ve davalılar aleyhine %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiş, karşı davaya cevabında; murisin hayat sigorta poliçesinin sigortalar tahsil edilmediğinden vefat tarihinden evvel iptal edildiğini, sigorta poliçe tarihlerinde murisin hesabında bakiye olmadığı gibi, isteğe bağlı sözkonusu hayat sigortası bakımından müvekkili bankanın murisin hesaplarına bloke koyarak prim ödeme zorunluluğunun da olmadığını beyanla karşı davanın reddini talep etmiş, birleşen davada ise; müvekkili banka ile davadışı V.. Ö.. arasındaki kredi sözleşmesinde davalı borçlular S.. G.. ve H.. G.." ün de kefil olduklarını, borcun ödenmemesi üzerine hesabın kat edildiğini ve davalılar hakkında Sarıoğlan 1. İcra Müdürlüğü" nün 2010/60 sayılı dosyasından icra takibi yaptıklarını, davalıların itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek, itirazın iptaline ve davalılar aleyhine % 40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir,
Davalılar/karşı davacılar vekili, müvekkillerinin murisi tarafından kullanılan kredilerden dolayı birkısım taksitlerin ödendiğini, ayrıca muris lehine sonuncusu 310090 nolu olmak üzere 3 adet katılım sertifikalı hayat sigortası düzenlendiğini, ancak bankaca 05.09.2008 tarihinde iptal edildiğini, murisin ise 28.12.2008 tarihinde vefat ettiğini, murisin vefatı üzerine mirasçılarından geriye kalan kredi borcunun ödenmesi istenilmişse de, esasen geçerli bir hayat sigortası olduğundan müvekkillerinin davacı bankaya bir borçlarının olmadığını, zira; hayat sigortalarının prim tahsil edilme tarihlerinde murisin hesabında prim için yeterli para olduğu halde, bankanın hesaptan bu tahsilatı yapmadığını, kusurlu olduğunu, hesaptan yapılan tahsilatların dosya masrafı, eksper ücreti gibi kesintilere mahsup edildiğini, kesilen prim tutarlarının da finans emeklilik şirketine gönderilmediğini, bu sebeple bankadan kullanılan kredilere rağmen yapılan kesintilerin finans emekliliğe gönderilmeyen primlerden dolayı bankanın kusurunun mevcut olduğunu, bankanın TTK 1294. madde anlamında sigorte ettiren kişi olup, primleri ödemekle yükümlü olduğunu, zira kredinin ödenmesi için bu sigortanın yapılmasında bankanın menfaati olduğunu, TTK 1297. maddeye göre murise ihtar gönderilmeden poliçelerin tek taraflı feshedildiğini, bu nedenle feshin geçersiz olduğunu, sözleşmenin imzalandığı ilk yıl yapılan hayat sigortasının devam eden yılda da yenilenmiş olmasının murise banka tarafından yenileneceğine dair verilen bir güven olduğunu beyanla, asıl davanın reddini talep etmiş, karşı davada ise; aynı sebeplerle murisin vefat tarihi olan 28.12.2008 tarihi itibariyle geçerli bir hayat sigortası olduğunun tespiti ile, poliçe kapsamında kalan tutarın banka borcu ödendikten sonra geriye kalan sigorta alacağının fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere şimdilik 10.000-TL" sinin ticari faizi ile karşı davalı bankadan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen dosyadaki davalılar vekili, murisin vefatı tarihinde geçerli hayat sigortası olduğunu, zira murisin hesabında prim tutarı kadar paranın sürekli olduğunu, ancak davalı banka tarafından murisin hesabından prim tutarları tahsil edilmeyerek sigorta yenilenmemiş ise bunda bankanın kusurlu olduğunu beyanla, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, verilen ilk kararda asıl ve birleşen davanın kabulüne, karşı davanın ise reddine hükmedildiği, ancak davacı/karşı davalı/birleşen dosya davacısı banka vekili tarafından temyiz aşamasında sunulan dilekçe ile tarafların ödeme konusunda anlaşma yaptıklarını beyan etmiş olması nedneiyle ilk hükmün Yargıtay 19. Hukuk Dairesi" nin 2014/7893 E.-2014/11820 K. sayılı ilamı ile bu anlaşma ve sonuçlarının irdelenmesi için bozulduğunu, bahse konu bu belge içeriğine ve taraf beyanlarına göre, tarafların sulh anlaşması yapmadıkları, ancak davalıların davacı bankaya kredi borcunu ödediklerinin anlaşıldığı, karşı davacılar olarak beyanlarında bahse konu kredi ödemesini yapmakla, karşı davacı olma sıfatlarında herhangi bir değişiklik olmadığını, karşı davadaki taleplerinin halen baki olduğunu beyan ettikleri, Sarıoğlan İcra Müdürlüğü" nün 2010/60 sayılı ve Kayseri 5. İcra Müdürlüğü" nün 2011/1098 sayılı takip dosyalarının harici ödeme nedeni ile kapatıldığının tespit edildiği, bu nedenle asıl ve birleşen davaların ödeme nedeniyle konusuz kaldığı, karşı dava bakımından ise, karşı davalı bankanın ve sigorta şirketinin sigortanın sona erdiğine ve yenilenmesi gerektiğine yönelik bir bildirim zorunluluğu bulunmadığından ve sigorta poliçesinin sigorta ettirenin bilgisi ve dahili olmadan yenilenmesi mümkün görülmediğinden karşı davanın reddi gerektiği gerekçeleriyle, asıl dava dosyasında 24/04/2014 tarihinde davaya ve takibe konu alacağın ödenmesi ve borcun tasfiye edilmesi, dava konusu icra takibinin de bu ödeme dolayısıyla kapatılması nedeniyle dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, icra takibine itiraz eden asıl dosya davalıların mirasçılar olduğu dikkate alınarak davalıların itirazlarında kötüniyetli oldukları kanıtlanmadığından davacının icra inkar tazminatı isteminin reddine, karşı davacıların davasının reddine, birleşen davada 24/04/2014 tarihinde davaya konu alacağın ödenmesi ve borcun tasfiye edilmesi davaya konu icra takibinin de davacı alacaklının takipten vazgeçme beyanında bulunması ve takibin kapatılması nedeniyle dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, icra takibinden vazgeçilmesine bağlı olarak dosyanın işlemden kaldırılması ve akabinde takibin kapatılması dikkate alınarak davacının icra inkar tazminatı isteminin reddine, karar verilmiş, hüküm karşı davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, karşı davacılar vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 22.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi