10. Hukuk Dairesi 2017/2312 E. , 2017/4812 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, davacının 01.08.2011 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı tahsisi istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozmaya uyularak hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Mahkemece bozma ilamına uyularak karar verilmiş ise de, bozma ilamının gereği yerine getirilmemiştir.
6100 sayılı HMK’nın 297. maddesinin (2). fıkrasında “hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir”, hükümleri öngörülmüş olup, hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait her hangi bir söz tekrar edilmeksizin isteklerin her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer birer açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir. Zira tarafların o dava yönünden, hukuk düzenince hangi nedenle haklı veya haksız görüldüklerini anlayıp değerlendirebilmeleri ve Yargıtay’ın hukuka uygunluk denetimini yapabilmesi için, ortada, usulüne uygun şekilde oluşturulmuş; hükmün hangi nedenle o içerik ve kapsamda verildiğini ayrıntılarıyla gösteren, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıktaki bir gerekçe bölümünün ve buna uyumlu hüküm fıkralarının bulunması, zorunludur.
Mahkemenin, önceki bozma ilamında da açıklandığı üzere, 2926 sayılı Kanuna tabi sigortalılık iradesini ortaya koyacak herhangi bir başvurusu, prim ödemesi, ürün satışı veya bu satışlardan yapılan prim tevkifatı bulunmayan ihtilaf konusu 01.01.1997-25.09.2002 tarihleri arasındaki döneme ilişkin olarak davacının zorunlu Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğuna ilişkin kabulü isabetsiz bulunmuştur. Bozma sonrası alınan davacı asilin isticvap beyanına göre, talebinin, 1993 - 2008 yılları arası
Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespiti ve 01/08/2011 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti istemine ilişkin olduğu gözetilerek, HMK"nun 297. maddesi uyarınca davacının taleplerinin her biri hakkında ayrı ayrı infaza elverişli bir karar verilmeli, özellikle tespitine karar verilen zorunlu Tarım Bağ-Kur sigortalılık dönemi hüküm fıkrasında açıkça gösterilmeli, davacının 2926 sayılı Kanunun ek 3. maddesi yollamasıyla 1479 sayılı Kanunun geçici 10. maddesi kapsamında yaşlılık aylığı tahsis koşullarını taşımadığından aylık bağlama talebinin reddi gerektiği dikkate alınarak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin eksik inceleme ve hatalı değerlendirme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 06.06.2017 gününde oy birliğiyle karar verildi.