19. Hukuk Dairesi 2015/13111 E. , 2015/17383 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki birleşen menfi tespit-istirdat-itirazın iptali davalarının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin dava dış...ile davalı arasındaki 21.000,00 TL bedelli nakit destek kredisi için kefil olduğunu, müvekkilinin asıl borçluya olan kefaletinin sadece 25.12.2008 tarih 21.000.00 TL bedelli krediye ilişkin olup bunun dışında hiçbir borç ve krediye kefaletinin söz konusu olmadığını, davalı banka tarafından... 4. Noterliği"nin... yevmiye nolu 12.05.2010 tarihli ihtarnamesinde müvekkilinin kefil olduğu krediden bakiye 12.384.13 TL borç kaldığının bildirildiğini, bu kredinin icra takibine konu olmakla beraber açtıkları davanın konusu olmadığını, müvekkilinin davalı bankaya çek yaprak bedellerinden dolayı bir borcu ve kefaleti bulunmadığını, davalı bankanın bunu bilmesine rağmen müvekkilinden çek yaprak bedeli istemesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek,.... 5. İcra Müdürlüğü"nün 2010/16550 sayılı dosyasında 37.281.60 TL borçlu olmadığının tespiti ile davalı bankanın ağır kusurlu olması nedeniyle %100 oranında kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili ve dava dışı asıl borçlu....ile 25.12.2008 tarihinde 100.00.00 TL bedelli genel kredi sözleşmesini kefil olarak imzalayan davacının sözleşmenin 2. maddesi gereğince bütün kredilere ve bankacılık işlemlerine kefil olmayı kabul ettiğini bildirerek açılan davanın reddi ile davacı aleyhine %40 oranında tazminata karar verilmesini istemiştir.
Birleşen... Asliye Ticaret Mahkemesinin 2010/832 Esas sayılı dosyasında davacı vekili, müvekkili tarafından davalının kefil olduğu kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcun ödenmemesi üzerine... 5. İcra Müdürlüğü"nün 2010/16550 sayılı dosyasında yapılan icra takibine davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek, davalının itirazının iptali ile takibin devamına ve davalı aleyhine %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
..... Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2010/832 Esas sayılı dosyasında davalı vekili,.... İcra Hukuk Mahkemesi"nin 2010/1422 E.-2010/1350 K.sayılı dosyasından açtıkları davada ödeme emrinin usulsüz olduğuna karar verildiğini, dosyanın temyiz aşamasında olduğunu, bu nedenle usul hukuku açısından itirazın iptali davası açılamayacağını, davacının icra takibini... İcra Müdürlüğü"nde başlattığını, dosyanın yetki itirazı ile..... İcra Müdürlüğü 2010/16550 sayılı dosyası ile 21/07/2010 tarihinde işlem görmeye başladığını, bu tarihe kadar olan ödemelerin alacaktan mahsubu ile davacının yeni bir takip talebi vermesi gerekirken davacının önceki takip talebindeki tutarlar üzerinden takibe devam ettiğini, müvekkilinin kefaletinin bulunduğu nakit destek kredisi yönünden borç ödenmekle davanın konusuz kaldığını, davacının çek yaprak bedellerine ilişkin itirazın iptali talebinin de müvekkilinin çek yaprak bedellerine ilişkin kefaletinin bulunmadığını bildirerek, davanın reddine ve davacı aleyhine %100 oranında tazminata karar verilmesini istemiştir.
... Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2010/832 Esas sayılı dosyasında mahkemece aralarında irtibat bulunduğu gerekçesiyle, bu dava yukarıda anılan .... Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2010/723 Esas sayılı dosyasında görülen dava ile birleştirilip yargılamaya devam edilmiştir.
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, taraflar arasında düzenlenen genel kredi ve teminat sözleşmesi içerisinde bu hususlara dair açık bir hüküm bulunmadığı, genel nitelikli kredi sözleşmesinde çek hesabı açılmasına ilişkin açık bir hüküm bulunmaması karşısında bankanın tanzim edilen çek yapraklarından nakde dönüşen alacağı ile çek yaprağı depo tutarını davacı karşı davalı ..."tan talep edemeyeceği, müteselsil kefil ..."ın takip tarihinden dava tarihine kadar yaptığı ödemelerin de dikkate alınması gerektiği gerekçesi ile davacının açtığı menfi tespit davasında... İcra Müdürlüğü"nün 2010/16550 sayılı takip dosyasından takip konusu toplam 4.139,28 TL dışında borçlu olmadığının tespitine, davacının tazminat talebinin reddine,..... Asliye Ticaret Mahkemesinin 2010/832 Esas sayılı dosyasında açılan itirazın iptali davasında, davalı borçlu tarafından takip tarihinden dava tarihine kadar yapıldığı saptanan 14.800 TL"lik ödeme yönünden davacının dava açmakta hukuki menfaati olmadığından, bu kısma yönelik talebin reddine, davalının.... İcra Müdürlüğü"nün 2011/16550 sayılı takip dosyasında itirazının kısmen iptali ile davalının takip tarihi ile dava tarihi arasında yaptığı ödemeler de dikkate alınmak suretiyle toplam 4.139.28 TL"ye yönelik itirazın iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, %40 oranında (633.81 TL) inkar tazminatının davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine karar verilmiş, hükmün taraf vekillerinin temyizi üzerine Dairemizin 12.07.2012 günlü ilamıyla kararın gerekçesi ile hüküm kısmının çelişkili olduğu, öte yandan hükme dayanak yapılan bilirkişi raporunun Yargıtay denetimine imkan verecek ve sonuca varacak açıklıkta olmadığı, konusunda uzman bilirkişi kurulundan Yargıtay denetimine elverişli bir rapor alınıp, asıl ve birleşen dava hakkında karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozulmuş, bozma sonrası bozma ilamına uyma kararı verilmiş ve toplanan deliller, bilirkişi raporlarına göre,..... Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2010/832 Esas sayılı itirazın iptali davasının esas davadan sonra açılmış olduğu, her iki davada tarafların kötüniyetleri saptanamadığı gerekçeleriyle, davacının açtığı menfi tespit davasında 12.453,96 TL asıl alacağı icra takip tarihinden sonra dava tarihinden önce ödemeler Borçlar Kanunu"nun madde 100"e göre yapılan hesaplamalar neticesinde 28.09.2010 dava tarihi itibariyle davacı- karşı davalının 650.95 TL fazla ödeme yapmış olduğundan borçlu olmadığının tespitine, dava tarihinden sonra 14.05.2012 tarihine kadar 13.346.04 TL daha fazla ödendiğinden davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya istirdadına, tazminat talebinin reddine,..... Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2010/832 Esas sayılı itirazın iptali davası esas davadan sonra açılmış olduğundan esas dava tarihi itibariyle davalı-karşı davacının alacaklı olmadığı tespit edildiğinden bu davanın reddine,..... İcra Müdürlüğü"nün 2011/16550 takip sayılı dosyasının B.K. dikkate alınarak yapılan hesaplamalar icra takip tarihinden dava tarihine ve dava tarihinden sonraki ödemeler de dikkate alındığında 16.02.2011 tarihi itibariyle 118.58 TL davacı-karşı davalıya borçlu kaldığı dikkate alındığında bu davanın reddine, inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1- Davacı-birleşen davada davalı vekilinin düzelterek onama talepli dilekçesinin temyiz defterlerine kaydedildiğine ve ayrıca temyiz harcının yatırıldığına ilişkin dosya içerisinde herhangi bir belgeye rastlanılmamakla temyiz isteminin reddi gerekmiştir.
2- Asıl dava icra takibine konu genel kredi sözleşmesinden kaynaklı kredi alacağı ve bankaca ödemekle yükümlü olan çek bedellerinin depo edilmesine ilişkin istemden dolayı borçlu bulunmadığının tespiti, birleşen dava ise aynı icra takibinden dolayı takibe yapılan itirazın iptaline ilişkindir. Mahkemece bozmadan sonra yapılan yargılama sırasında bilirkişi kurulundan asıl ve ek raporlar alınmış; ancak asıl ve ek raporlar Yargıtay denetimine elverişli olmadığı gibi her bir raporda da takip konusu alacakla ilgili farklı miktarlar belirtilmiş, mahkemece hükme esas alınan tek kişilik mali müşavir bilirkişi raporunda ise önceki rapor ve ek raporlardan farklı bir miktar ve görüşlere yer verilmiştir. Ayrıca alınan raporda banka kayıtları ve defterleri incelenmeksizin düzenlenmiş bulunmaktadır. Mahkemece yetersiz bilirkişi raporuna dayanarak karar verilmesi doğru değildir. Yapılacak iş bankacılık konusunda uzman üç kişilik bilirkişi kurulu aracılığı ile banka kayıtları ve defterleri de incelettirilmek suretiyle daha önce alınan bilirkişi raporları ve ek raporları arasındaki çelişkiler de irdelenmek suretiyle çelişkileri giderici ve denetime elverişli rapor alınarak ayrıca davacı ... birleşen dava davalısı kefilin bankaca verilen çek karnelerindeki çekler nedeniyle bankanın ödemekle yükümlü olduğu meblağdan sorumlu tutulabilmesi için genel kredi sözleşmesinde kefiller hakkında özel bir hüküm bulunması gerektiği gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme, yetersiz bilirkişi raporuna dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı-birleşen davada davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı-birleşen davada davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 21.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.