Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/5363 Esas 2016/4285 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/5363
Karar No: 2016/4285
Karar Tarihi: 18.04.2016

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/5363 Esas 2016/4285 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2015/5363 E.  ,  2016/4285 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:


    Kadastro sırasında ... çalışma alanında bulunan 120 ada 9, 13 ve 19 parsel sayılı sırasıyla 739.30, 1.187,12 ve 273,16 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle; 120 ada 9 ve 19 parseller arsa vasfıyla, 13 parsel tarla vasfıyla ... adına tespit edilmiştir. Davacı , taşınmazların ham toprak vasfında olduğu iddiasıyla, davacı ..., 120 ada 13 parselin kendisine ait olduğu iddiasıyla ayrı ayrı dava açmıştır. Mahkemece dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davacıların açtıkları davanın reddine, çekişmeli 120 ada 9, 13 ve 19 parsel sayılı taşınmazların tespit gibi tescillerine karar verilmiş; hüküm, davacı temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Davacı temsilcisinin 120 ada 13 parsel sayılı taşınmaza yönelik temyiz itirazları yönünden, dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün bu parsel yönünden ONANMASINA,
    2- Davacı temsilcisinin 120 ada 9 ve 19 parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; mahkemece davalı yararına zilyetlikle mülk edinme şartlarının gerçekleştiği, davacı Hazinenin iddiasını ispatlayamadığı kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de, taşınmazların niteliği, taşınmazlar üzerindeki zilyetliğin kimden kime nasıl geçtiği, davalının taşınmazlar üzerinde zilyetliğini nasıl sürdürdüğü araştırılmamıştır. Doğru sonuca ulaşabilmek için, mahkemece yerel bilirkişi, tanıklar ile fen ve fotoğrafçı bilirkişi marifetiyle taşınmazlar başında yeniden keşif yapılmalı, yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazların niteliği, kimden kime nasıl intikal ettiği, zilyetliğin sürdürülüş şekli, taşınmazlar üzerinde davalının ekonomik amaca uygun zilyetliği bulunup bulunmadığı sorularak araştırılmalı, fen bilirkişisine keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli, ayrıntılı rapor ve harita hazırlattırılmalı, HMK"nın 290/2. maddesi uyarınca birlikte keşfe götürülecek bir fotoğrafçı aracılığıyla taşınmaz ve çevresinin yakın plan fotoğrafları çektirilip mahkemece onaylandıktan sonra dosya arasına konulmalı, taşınmazlara komşu parsellerin davalının ailesi tarafından kullanılmasının, nizalı taşınmazlarda davalının zilyet olduğu anlamına gelmeyeceği de göz önünde bulundurularak tüm deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davacı temsilcisinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün bu parseller yönünden BOZULMASINA, 18.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.