17. Hukuk Dairesi 2014/24914 E. , 2017/5129 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili, davalı ... A.Ş. vekili, davalı ... ... vekili ve davalı ... ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; 21/08/2003 günü davacının içinde yolcu olarak bulunduğu araç ile davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı oldukları araçların karıştıkları kazada sürekli malul kalacak şekilde yaralandığını belirterek işgücü ve gelir kaybı, tedavi gideri, ayrıca araç içinde kaza sonucu telef olan eşya bedeli olarak şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın ve 8.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 20/03/2013 tarihli celsede ceza dosyasındaki kusur tespitine göre kazanın oluşumunda kusuru bulunmayan davalılar ..., ... ve ... ... AŞ aleyhine açtığı davayı atiye terk etmiş (davasını geri almış) olup tebliğe rağmen bu husus adı geçen davalıların itirazına uğramamıştır.
Davacı vekili 12.02.2014 tarihli dilekçesi ile maddi tazminata ilişkin dava değerini 143.235 TL olarak ıslah etmiştir.
Davacı vekili 04.04.2014 tarihli celsede; tedavi gideri ile ilgili talep yönünden yapılan yasal değişiklik ile tedavi gideri ile ilgili masrafların sosyal güvenlik kurumunca karşılanacağı yönündeki düzenleme gereğince bu talep yönünden yasal düzenleme gereğince davanın konusuz kaldığını, çek yat bedeli ile ilgili bir taleplerinin bulunmadığını beyan etmiştir.
Davacı vekili; 08.04.2014 tarihli dilekçede manevi tazminat ile ilgili taleplerinin davalılar ... ... ve ... Belde Belediyesini temsilen ... ..."ne yönelik olduğunu belirtmiştir.
Davalı ... A.Ş. vekili; maddi tazminat yönünden sorumluluklarının sigortalının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, manevi tazminatın poliçe teminatına dahil olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... (Groupama) ... A.Ş. vekili; bedeni zararda şahıs başına teminat limitinin 30.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, davadan önce yapılmış bir başvuru ve temerrüt söz konusu olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... vekili; kazanın oluşumunda davalı sürücünün kusuru olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... ... vekili; talep edilen tazminatın fahiş olduğunu, tarafların maddi durumunun, zarar ile illiyet bağının gözetilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ...; dava dilekçesinin ve duruşma gününün usulüne göre tebliğine rağmen davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır.
Davalı ... ...; kusur oranına göre talep edilen tazminatın fazla olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, maddi tazminata ilişkin davanın ..., ... ... AŞ ve ... Belediye Başkanlığı (... İl Özel İdaresi) yönünden ıslah doğrultusunda tamamen kabulüne, davacının gelir kaybından kaynaklanan maddi zararına karşılık takdir ve tespit olunan 143.235,59 TL"lik tazminatın ..., ... ... A.Ş. ve ... Belediye Başkanlığı"ndan (... İl Özel İdaresi"nden) müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacıya ödenmesine, ilk 1.000,00 TL"lik kısım için davalı ... ve ... Belediye Başkanlığı (... İl Özel İdaresi) yönünden kaza tarihi olan 21/08/2003, ... ... A.Ş. yönünden dava tarihi olan 09/12/2003 gününden itibaren, ıslah edilen 142.235,59 TL"lik kısım için ıslah tarihi olan 12/02/2014 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, ... ... A.Ş."nin maddi tazminat sorumluluğunun kişi başına maluliyet limiti olan 30.000,00 TL ile sınırlandırılmasına, usulünce açılmış bir dava olmadığından zayi olan eşya bedeli ve tedavi gideri ile ilgili talep hakkında karar tesisine yer olmadığına; manevi tazminat yönünden ... ve ... Belediye Başkanlığı (... İl Özel idaresi) aleyhine açılan davanın kabulüne, takdir olunan 8.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 21/08/2003 gününden işleyecek yasal faizi ile davalılar ... ve ... Belediye Başkanlığı"ndan (... İl Özel İdaresi)"nden müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacı tarafa ödenmesine, ... ... A.Ş. aleyhine açılmış bir manevi tazminat davası bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına; ..., ... ve ... ... A.Ş. yönünden açılıp atiye terk edilen (geri alınan) dava hakkında karar tesisine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı vekili, davalı ... A.Ş. vekili, davalı ... ... vekili ve davalı ... ... tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle malul kalan davacının yolcu olarak bulunduğu aracın yaptığı kazada davalı sürücünün kusur oranına ilişkin ceza dosyasındaki denetime açık raporun benimsenmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı davalı ... ... vekilinin ve davalı ... ..."un tüm, ... ... A.Ş. vekilinin ve davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda uyuşmazlık, haksız eylemden kaynaklanmaktadır. Haksız eylem faili, ihtar ve ihbara gerek olmaksızın, zararın doğduğu anda, başka bir anlatımla haksız eylem tarihinden itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılır. Dolayısıyla, zarar gören, gerek kısmi davaya, gerekse sonradan açtığı ek davaya veya ıslaha konu ettiği kısma ilişkin olarak haksız eylem tarihinden itibaren temerrüt faizi isteme hakkına sahiptir.
Davalı ... şirketi ise, kazaya karışan ve davacının zarara uğramasına neden olan aracın trafik sigortacısı olup 2918 sayılı ..."nun 99/1. maddesi ile ... Genel Şartları"nın B.2. maddesi uyarınca, rizikonun ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortacının tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmaktadır. Bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüdün gerçekleştiği ve davalının temerrüt faizinden sorumlu olduğunun kabulü gerekir. Her ne kadar davacının, davalı ... şirketine tazminat için başvuru yapıp yapmadığı, dosya kapsamından anlaşılamamakta ise de; davacının dava açmadan önce davalı sigortacıya başvuruda bulunduğuna ilişkin bir iddiasının bulunmaması, davalı sigortacının da davadan önce başvuru olmadığını savunmuş olmasına göre, sigortacının en erken dava tarihi itibariyle temerrüde düştüğü kabul edilerek, davalı sigortacı için temerrüt faizinin dava tarihinden işletilmesini talep edebilir.
Açıklanan nedenlerle; somut uyuşmazlıkta, davalı ... şirketi, hükmolunan tüm tazminat yönünden dava tarihinde, davalılar ... ve ... Belediye Başkanlığı (... İl Özel İdaresi) kaza tarihinde temerrüde düştüğünden, kabul edilen tüm tutara bu tarihlerden itibaren faiz yürütülmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde ıslahla artırılan kısma ıslah tarihinden itibaren faiz yürütülmesi doğru görülmemiş, bozma nedeni ise de; bu yanılgıların giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden 6100 sayılı HMK"nun geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nun 438/7 maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
3-Davacı vekilince temerrüt tarihinden itibaren ticari faiz (avans faizi) istenilmiş, mahkemece yasal faize hükmedilmiştir. Oysa, zarara neden olan araç otobüs olup ticari araçtır. Bu halde davacı lehine ticari faize hükmedilmesi gerekirken yasal faize hükmedilmesi doğru değil bozma nedeni ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden 6100 sayılı HMK"nun geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nun 438/7 maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
4- Ayrıca, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10/4, maddesine gereğince manevi tazminat davasının maddi tazminat davası ile birlikte açılması halinde, manevi tazminat açısından avukatlık ücretinin ayrı bir kalem olarak hükmedileceği belirtilmesine karşın kabul edilen manevi tazminat üzerinden ayrı bir vekalet ücretine hükmedilmeyip maddi ve manevi tazminat toplamı üzerinden tek vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değil bozma nedeni ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden 6100 sayılı HMK"nun geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nun 438/7 maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
5-Davalı ... A.Ş. şirketi kazaya neden olan aracın trafik sigortacısıdır. Zorunlu Mali Sorumluluk ... Poliçesi Genel Şartları"na göre davalı ... şirketi manevi tazminattan sorumlu olmadığı gibi manevi tazminata ilişkin harçtan ve vekalet ücretinden de sorumlu değildir. Mahkemece alınması gereken maddi-manevi tazminata ilişkin bakiye harcın ve kabul edilen tazminata ilişkin vekalet ücretinin tamamından davalı ... şirketinin de sorumlu tutulması doğru değil, bozma sebebi ise de bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/7 maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... ... vekilinin ve davalı ... ..."un tüm, davalı ... A.Ş. vekilinin ve davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine; (2),(3) ve (4) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, (5) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 1 nolu fıkrasının 3 nolu bendinin hükümden çıkartılmasına, 2 nolu bendinin "Davacının gelir kaybından kaynaklanan maddi zararına karşılık takdir ve tespit olunan 143.235,59 TL"lik tazminatın ... ve ... Belediye Başkanlığı"ndan (... İl Özel İdaresi"nden) kaza tarihi olan 21/08/2003 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile, ... ... A.Ş."den dava tarihi olan 09/12/2003 gününden itibaren işleyecek avans faizi ile müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacıya ödenmesine" ibaresinin yazılmasına ve hükmün 6 nolu fıkrasının 1 nolu bendinin "Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine kabul edilen maddi tazminat bakımından yürürlükte bulunan AAÜT ve Av.K gereğince taktir olunan 13.794 TL vekalet ücretinin davalılar ..., ... Belediye Başkanlığı"ndan (... İl Özel İdaresi) ve ... ... A.Ş."den müştereken ve müteselsilen; manevi tazminat bakımından yürürlükte bulunan AAÜT ve Av.K gereğince taktir olunan 1.500 TL vekalet ücretinin davalılar ... ve ... Belediye Başkanlığı"ndan (... İl Özel İdaresi)"nden müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacıya ödenmesine" ibaresinin yazılmasına ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 9.788,80 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılar ... İl Özel İdaresi ve ..."dan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalı ... A.Ş"ne geri verilmesine 8.5.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.