Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/2111
Karar No: 2021/2257
Karar Tarihi: 03.03.2021

Organ ticareti yapma - resmi belgede sahtecilik - örgüte üye olma - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/2111 Esas 2021/2257 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2019/2111 E.  ,  2021/2257 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Suç : Organ ticareti yapma, resmi belgede sahtecilik, örgüte üye olma
    Hüküm : Organ ticareti yapma suçundan sanıklar ..... haklarında; TCK"nın 91/3-1, 62/1, 53/1-3. maddeleri gereğince mahkumiyet
    Organ ticareti yapma suçundan sanık ... hakkında; TCK’nın 91/3-1, 43/1,62/1, 53/1-3. maddeleri gereğince mahkumiyet
    Organ ticareti yapma suçundan sanık ... hakkında; TCK’nın 91/3-1, 35/2 62/1, 53/1-3. maddeleri gereğince mahkumiyet,
    Organ ticareti yapma suçundan sanık ... hakkında;TCK’nın 91/3-1, 62/1, 53/1-3. maddeleri gereğince mahkumiyet
    Örgüte üye olma suçundan sanık ... hakkında; CMK’nın 223/2-e maddesi gereğince beraat
    Organ ticareti yapma suçundan sanık ... hakkında; TCK’nın91/3-1, 62/1, 53/1-3. maddeleri gereğince mahkumiyet
    Resmi belgede sahtecilik suçundan sanık ... hakkında; TCK‘nın 204/1, 62/1, 53/1-3. maddeleri gereğince mahkumiyet



    Organ ticareti yapma suçundan sanıklar... ...’in mahkumiyetlerine, sanık ...’un organ ticareti yapma ve resmi belgede sahtecilik suçlarından mahkumiyetine ilişkin hükümler ile sanık ...’nın örgüte üye olma suçundan beraatine ilişkin hüküm, sanıklar ..... ve ... müdafii, ... müdafii, ...ile sanık ... müdafii ve ... tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Şubesine yapılan 13.10.2010 tarih 441 sayılı ihbarda ...isimli şahsın böbrek hastalarına para karşılığı böbrek bulduğunu, 10.11.2010 tarih 487 sayılı ihbarda ise, böbrek hastalarına para karşılığı böbrek naklinin yapılmasına aracılık eden kişilerin olduğu ve bu şahıslara ait telefon numaralarının bildirilmesi üzerine, anılan ihbarlar doğrultusunda soruşturma başlatılarak bildirilen telefon numaralarının teknik takibe alındığı, soruşturma devam ettiği sırada gelen 01.02.2011 tarih 51 sayılı ve 01.02.2011 tarih 54 sayılı ihbarlarda, Özel Gaziosmanpaşa Hastanesinde usulsüz böbrek nakli operasyonlarının yapıldığının bildirildiği, anılan hastanede 01.04.2011 tarihinde inceleme yapılarak 256 adet organ ve doku nakilleri ile ilgili alıcı ve verici şahısların bilgilerinin bulunduğu dosyalara el konulduğu, anılan dosyalarda 74 kişilik verici kişi hakkında gerçek verici kişi olup olmadığı yönünde inceleme yapıldığı ve 8 adet nakil dosyasında usulsüzlük tespit edildiği anlaşılmakla, sanıklar hakkında yürütülen soruşturma neticesinde organ ticareti yapma ve resmi belgede sahtecilik suçlarından dava açılarak mahkum edilmelerine gerekçe olarak gösterilen eylemlerin incelenmesinde;
    1-Temyize gelmeyen sanık ...’nın böbrek hastası olduğu, kardeşi olan sanık ...’nın, sanık ...’e böbrek bulmak amacıyla önce İsa isimli şahıs aracılığı ile verici sanık ... ile irtibata geçtiği, ...’e 10.000-TL para verdiği, sanık ... ile sanık ...’in beyanları arasında çelişki olması nedeniyle etik kurulundan nakil için onay alınamadığı bunun üzerine sanık ...’in Özel Gaziosmanpaşa Hastanesinde tanıştığı sanık ...’in, kendisine nakil için böbrek bulabilecek şahsın sanık ... olduğunu söyleyerek, sanık ...’in telefon numarasını sanık ...’e vermesi üzerine sanık ...’in, sanık ... ile irtibata geçtiği, sanık ...’in, aracılığı ile sanık ...’ın böbreğinin sanık ...’e 23.12.2010 tarihinde Özel Gaziosmanpaşa Hastanesinde nakledildiği bu nakil için sanık ...’in 35.000-TL’yi sanık ...’e verdiği, sanık ...‘a ise 30.000-TL para verdiği, sanıklar ...ve ....’in dayısı olan sanık ...’in ise, ... ile birlikte iki kez sanık ... ile görüştüğü, nakil için ödenecek miktardan haberdar olduğu, vericiyi tanığı ve kimliğinin kullanılmasına müsaade ederek, sanık ... tarafından nakil için gerekli olan sahte kimliğin düzenlenmesine müsaade ettiği olayda;
    a) Sanıklar ..., ... ve ...’nin mahkumiyetlerine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde,
    Organ ticareti yapılmasının suç olarak tanımlandığı TCK"nın 91/3. maddesinin gerekçesinde de belirtildiği üzere, burada önemli olan hususun organ veya dokunun para veya sair bir maddi menfaat karşılığında tedavüle tabi tutulması olup, suçun oluşması için ödemenin ne zaman yapıldığının ya da yapılıp yapılmadığının öneminin olmaması, hatta organ veya dokunun alınmasına dahi gerek bulunmaması karşısında, somut olayda yasa maddesinde öngörülen suçun tamamlandığı anlaşılmakla sanık ..."ye tayin edilen cezadan TCK"nın 35/2. maddesi gereğince indirim yapılmak suretiyle eksik cezaya hükmedilmesi, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle, iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesi gerekliliğinin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür .
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık ... müdafinin, bir nedene dayanmayan, sanık ... müdafinin ve sanık ... müdafinin mahkumiyet kararının kanuna aykırı olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddi ile hükümlerin isteme uygun olarak ayrı ayrı ONANMASINA,
    b)Sanık ...’in mahkumiyetine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde,
    UYAP sisteminden temin edilen nüfus kayıt örneğinde sanığın 30/05/2016 tarihinde temyiz aşamasında öldüğünün tespit edilmiş olması karşısında, sanık hakkında açılan kamu davasının 5237 sayılı TCK’nın 64/1. maddesi uyarınca düşmesine karar verilmesinde zorunluluk bulunması nedeniyle, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun/aykırı olarak BOZULMASINA,
    c) Sanık ...’ın mahkumiyetine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık ... müdafinin, sanığın, suça iştiraki nedeniyle indirim yapılması gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Zorunluluk halinin düzenlendiği TCK"nın 25/2. maddesinde, gerek kendisine gerek başkasına ait bir hakka yönelik olup, bilerek neden olmadığı ve başka suretle korunmak olanağı bulunmayan ağır ve muhakkak bir tehlikeden kurtulmak veya başkasını kurtarmak zorunluluğu ile ve tehlikenin ağırlığı ile konu ve kullanılan vasıta arasında orantı bulunmak koşulu ile işlenen fiillerden dolayı faile ceza verilmez hükmünü içermekte olup, organ hastası olan ...’nın hastalığının hayati tehlike arz edecek derecede olup olmadığı, gelişen tıp bilimi çerçevesinde suç oluşturan organ nakli eylemi dışında başka bir yolla tedavi edilme imkanı ve organ naklinde zaruret bulunup bulunmadığı araştırılıp, sonucuna göre sanık hakkında TCK"nın 25/2. maddesinin uygulanma koşullarının oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kabule göre de;
    T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle, iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesi gerekliliğinin infaz aşamasında gözetilmesinde zorunluluk bulunması ,
    Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA,
    d) Sanık ...’nın mahkumiyetine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde,
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık ... müdafinin, suçu bizzat gerçekleştirmediğine ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    aa-Zorunluluk halinin düzenlendiği TCK"nın 25/2. maddesinde, gerek kendisine gerek başkasına ait bir hakka yönelik olup, bilerek neden olmadığı ve başka suretle korunmak olanağı bulunmayan ağır ve muhakkak bir tehlikeden kurtulmak veya başkasını kurtarmak zorunluluğu ile ve tehlikenin ağırlığı ile konu ve kullanılan vasıta arasında orantı bulunmak koşulu ile işlenen fiillerden dolayı faile ceza verilmez hükmünü içermekte olup, organ hastası olan ...’nın hastalığının hayati tehlike arz edecek derecede olup olmadığı, gelişen tıp bilimi çerçevesinde suç oluşturan organ nakli eylemi dışında başka bir yolla tedavi edilme imkanı ve organ naklinde zaruret bulunup bulunmadığı araştırılıp, sonucuna göre sanık hakkında TCK"nın 25/2. maddesinin uygulanma koşullarının oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    bb- Organ ticareti yapma suçunun mağduru, hukuken geçerli rızaya dayalı olmaksızın organ ve dokusu alınan canlı, yaşamakta olan kişidir. Bu nedenle, yukarıda anlatılan olayda, sanık ..., kardeşi ...’e organ bulmak amacıyla önce İsa adındaki kişi aracılığı ile böbreğini para karşılığı vermeyi kabul eden sanık ... ile anlaştığı ancak bu nakil işlemleri etik kurulu tarafından kabul görmeyince sanık ... aracılığı ile böbreğini para karşılığı veren sanık ...’a ulaştığı anlaşılmakla, somut olayda, sanık ... hakkında TCK’nın 43/1 maddesinin uygulanması için aranan şartların oluşmadığı gözetilmeksizin, sanık hakkında temel cezadan ¼ oranında arttırım yapılmak suretiyle fazla cezaya hükmedilmesi,
    Kabule göre de;
    T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle, iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesi gerekliliğinin infaz aşamasında gözetilmesinde zorunluluk bulunması,
    Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA,
    2-Sanık ...’ın 40.000-TL para karşılığı sanık ...’na önce böbreğini vermesi için ... adlı kişiyi bulduğu, etik kurulunun verici ... ile sanık...arasında böbrek nakline onay vermediği, bunun üzerine sanık ...’ın verici......’ü bulduğu ve sanık...... adlı vericiden alınan böbreğin sanık ...’e nakledildiği, sanık ...’in bu nakil işlemi için Ramazan’a 23.500 -TL para ödediği olayda,
    a) Sanık ...‘ın mahkumiyetine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde,
    T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle, iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesi gerekliliğinin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin, yeterli delil olmadan sanık hakkında mahkumiyet hükmün kurulduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA,
    b) Sanık ... ‘nun mahkumiyetine ilişkin hükmün incelenmesinde gelince;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin, cezanın üst hadden tayin edildiğine, para transferine ilişkin somut delilin olmadığına ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Zorunluluk halinin düzenlendiği TCK"nın 25/2. maddesinde, gerek kendisine gerek başkasına ait bir hakka yönelik olup, bilerek neden olmadığı ve başka suretle korunmak olanağı bulunmayan ağır ve muhakkak bir tehlikeden kurtulmak veya başkasını kurtarmak zorunluluğu ile ve tehlikenin ağırlığı ile konu ve kullanılan vasıta arasında orantı bulunmak koşulu ile işlenen fiillerden dolayı faile ceza verilmez hükmünü içermekte olup, organ hastası olan sanığın hastalığının hayati tehlike arz edecek derecede olup olmadığı, gelişen tıp bilimi çerçevesinde suç oluşturan organ nakli eylemi dışında başka bir yolla tedavi edilme imkanı ve organ naklinde zaruret bulunup bulunmadığı araştırılıp, sonucuna göre sanık hakkında TCK"nın 25/2. maddesinin uygulanma koşullarının oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kabule göre de;
    T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle, iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesi gerekliliğinin infaz aşamasında gözetilmesinde zorunluluk bulunması,
    Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA,
    3- Sanık ... ve ...’un böbrek hastası olan müşterek kızları...’a ... adlı kişi aracılığı ile buldukları böbrek vericisi olan....’ndan böbrek temin ederek kızlarına naklettikleri, nakil işlemi için sanık...’na 20.000-TL, aracı temyize gelmeyen sanık ...’ e ise nakil işleminden 2-3 ay önce 3000-TL para ödedikleri, nakil işlemini gerçekleştirebilmek amacıyla sanık ...’un, kardeşi ...na ait nüfus cüzdanını alarak, cüzdandaki fotoğrafı falçata yardımı ile kaldırıp verici ...’in fotoğrafını yapıştırdığı, anılan nüfus cüzdanı üzerinde yapılan inceleme neticesinde aldatma kabiliyetinin olduğunun belirtildiği olayda,
    a) Sanık ...’un resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyetine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin, sanığın ikrarı karşısında indirim yapılması gerektiğine ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanması gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Ayrıntıları Ceza Genel Kurulunun 14.10.2003 gün ve 232-250 sayılı, 09.10.2012 gün 2011/8-335 Esas 2012/1804 sayılı kararlarında da açıklandığı üzere, sahtecilik suçunun oluşabilmesi için belgenin nesnel olarak aldatıcılık niteliğinin bulunması ve keyfiyetin belgeden objektif olarak anlaşılması gerektiği, "muhatabın hatasından, dikkatsizlik veya özensizliğinden kaynaklanan fiili iğfalin, aldatıcılık niteliğinin varlığını göstermeyeceği cihetle; suça konu nüfus cüzdanı üzerinde heyet olarak yapılan incelemede, fotoğrafın sonradan değiştirildiği, fotoğraf üzerinde bulunan soğuk mühür izinin belge üzerinde devam etmediği ve mühür izinin Nüfus Hizmetleri Kanununun uygulanmasına ilişkin Yönetmeliğin 130. maddesinin 2. fıkrasında yer alan "Soğuk damga fotoğrafın üzerine gelecek ve fotoğrafın görüntüsünü bozmayacak şekilde ve nüfus cüzdanının plastikle kaplanması işleminden sonra ay-yıldıza doğru uygulanır’’ hükmüne uygun şekilde olmadığı cihetle yapılan fotoğraf değişikliğinin ilk bakışta anlaşılması karşısında; mevcut haliyle belge üzerinde yapılan sahteciliğin aldatıcılık niteliği bulunmadığından, yasal unsurları itibarıyla oluşmayan "resmi belgede sahtecilik" suçundan sanığın beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi,
    Kabule göre de;
    T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle, iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesi gerekliliğinin infaz aşamasında gözetilmesinde zorunluluk bulunması,
    Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA,
    b) Sanık ...’un ve ...’un organ ticareti yapma suçundan mahkumiyetlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde,
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıklar müdafilerinin, soyut iddiaya göre hüküm kurulduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak,
    Zorunluluk halinin düzenlendiği TCK"nın 25/2. maddesinde, gerek kendisine gerek başkasına ait bir hakka yönelik olup, bilerek neden olmadığı ve başka suretle korunmak olanağı bulunmayan ağır ve muhakkak bir tehlikeden kurtulmak veya başkasını kurtarmak zorunluluğu ile ve tehlikenin ağırlığı ile konu ve kullanılan vasıta arasında orantı bulunmak koşulu ile işlenen fiillerden dolayı faile ceza verilmez hükmünü içermekte olup, organ hastası olan...’un hastalığının hayati tehlike arz edecek derecede olup olmadığı, gelişen tıp bilimi çerçevesinde suç oluşturan organ nakli eylemi dışında başka bir yolla tedavi edilme imkanı ve organ naklinde zaruret bulunup bulunmadığı araştırılıp, sonucuna göre sanıklar hakkında TCK"nın 25/2. maddesinin uygulanma koşullarının oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kabule göre de;
    T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle, iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesi gerekliliğinin infaz aşamasında gözetilmesinde zorunluluk bulunması,
    Kanuna aykırı olup, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA,
    4- Sanık ...’ın, böbrek rahatsızlığı bulunan babası olan sanık ...’a Özel Gaziosmapaşa Hastanesi’nde böbrek naklettirdiği, nakil evraklarında verici olarak sanık ... görünmekte ise de, Ömer’in iki böbreğinin de olduğunun yapılan muayene sonucu tespit edildiği olayda,
    Sanık ...’ın mahkumiyetine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde,
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin, organ satış yada alışının olayda mevcut olmadığına ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Zorunluluk halinin düzenlendiği TCK"nın 25/2. maddesinde, gerek kendisine gerek başkasına ait bir hakka yönelik olup, bilerek neden olmadığı ve başka suretle korunmak olanağı bulunmayan ağır ve muhakkak bir tehlikeden kurtulmak veya başkasını kurtarmak zorunluluğu ile ve tehlikenin ağırlığı ile konu ve kullanılan vasıta arasında orantı bulunmak koşulu ile işlenen fiillerden dolayı faile ceza verilmez hükmünü içermekte olup, organ hastası olan ...’ın hastalığının hayati tehlike arz edecek derecede olup olmadığı, gelişen tıp bilimi çerçevesinde suç oluşturan organ nakli eylemi dışında başka bir yolla tedavi edilme imkanı ve organ naklinde zaruret bulunup bulunmadığı araştırılıp, sonucuna göre sanık hakkında TCK"nın 25/2. maddesinin uygulanma koşullarının oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kabule göre de;
    T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle, iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesi gerekliliğinin infaz aşamasında gözetilmesinde zorunluluk bulunması,
    Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA,
    5-Sanık ...’in böbrek hastası olduğu, Sanık ... ile sanık ... arasında 11.12.2009 tarihinde özel bir hastanede doku uyum testinin yapıldığı ve sonuçların pozitif çıktığı, 19.07.2010 tarihinde sanık ...’in kızı olan sanık ... ... ile sanık ...’ın evlendiği, Organ ve Doku Hizmetleri Yönetmeliği Ek Madde 1 gereğince, "alıcının en az 2 yıldan beri fiilen yaşadığı eşi, 4. dereceye kadar kan ve kayım hısımlarından yapılabilir" hükmüne aykırı olarak 03.09.2010 tarihinde sanık ...’dan alınan böbreğin sanık ...’e nakledildiği ve 11.02.2011 tarihinde sanık ... ile sanık ...’ın boşandığı olayda;
    a) aa- Sanık ...’nın organ ticareti yapma suçundan mahkumiyetine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle, iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesi gerekliliğinin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin, suçun unsurlarının oluşmadığına ilişkin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA,
    bb-Sanık ...’nın örgüte üye olma suçundan beraatine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin, sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Mahkemece iddianamede tarif edilen ve cezalandırılması istenen eylemin örgüte üye olma suçunu da oluşturduğu değerlendirilerek sanık hakkında beraat hükmü kurulmuş ise de, organ ticareti yapma suçunu oluşturduğu iddia olunan fiile ilişkin açıklamalar ve anlatım içeren iddianamede örgüte üye olma suçunu oluşturduğu düşünülen eylemlerin açıkça tarif edilmediği anlaşılmakla, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 18.2.2014 tarih 2013/13-274 esas- 2014/78 sayılı kararında belirtildiği üzere, yargılamaya konu edilen ve hüküm kurulan örgüte üye olma suçundan usulüne uygun olarak açılmış bir ceza davası bulunmadığından, öncelikle mahkemesince Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden belirlenmesi gerekirken, iddianamede açıklanan ve suç oluşturduğu ileri sürülen fiilin dışına çıkılarak, davaya konu edilmeyen eylemden dolayı yargılama yapılıp, hüküm kurulması,
    Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA,
    b)Sanık ...’in mahkumiyetine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
    UYAP sisteminden temin edilen nüfus kayıt örneğinde sanığın 03/02/2017 tarihinde temyiz aşamasında öldüğünün tespit edilmiş olması karşısında, sanık hakkında açılan kamu davasının 5237 sayılı TCK’nın 64/1. maddesi uyarınca düşmesine karar verilmesinde zorunluluk bulunması nedeniyle, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun/aykırı olarak BOZULMASINA,
    c)Sanık ... (...) ...’in mahkumiyetine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde ise,
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin, mahkumiyet kararının kanuna aykırı olduğuna,suçun unsurlarının oluşmadığına ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Zorunluluk halinin düzenlendiği TCK"nın 25/2. maddesinde, gerek kendisine gerek başkasına ait bir hakka yönelik olup, bilerek neden olmadığı ve başka suretle korunmak olanağı bulunmayan ağır ve muhakkak bir tehlikeden kurtulmak veya başkasını kurtarmak zorunluluğu ile ve tehlikenin ağırlığı ile konu ve kullanılan vasıta arasında orantı bulunmak koşulu ile işlenen fiillerden dolayı faile ceza verilmez hükmünü içermekte olup, organ hastası olan ...’in hastalığının hayati tehlike arz edecek derecede olup olmadığı, gelişen tıp bilimi çerçevesinde suç oluşturan organ nakli eylemi dışında başka bir yolla tedavi edilme imkanı ve organ naklinde zaruret bulunup bulunmadığı araştırılıp, sonucuna göre sanık hakkında TCK"nın 25/2. maddesinin uygulanma koşullarının oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kabule göre de;
    T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle, iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesi gerekliliğinin infaz aşamasında gözetilmesinde zorunluluk bulunması,
    Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 03.03.2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.













    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi