Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/461 Esas 2020/1350 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/461
Karar No: 2020/1350
Karar Tarihi: 13.02.2020

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/461 Esas 2020/1350 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, iş yerinde meydana gelen hırsızlık nedeniyle sigortacıdan zararın tahsilini talep etmiştir. Ancak davalı, hırsızlığın çalışanı tarafından gerçekleştirildiği ve güveni suistimal suçu olduğunu savunmuştur. İlk derece mahkemesi, eylemin güveni suistimal olarak kabul edilemeyeceği ve sigorta kapsamında olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Bölge Adliye Mahkemesi de istinaf başvurusunu reddetmiştir. Ancak, Yargıtay Dairesi eylemin hırsızlık suçu olduğunu ve sigorta kapsamında olduğunu belirtmiştir. Ancak, çalışan tarafından gerçekleştirildiği için ek sözleşme ile teminat altına alınmadığından davanın reddi gerektiği sonucuna varmıştır.
Kanun Maddeleri:
- Türk Ceza Kanunu'nun 155. maddesi (Emniyeti Suistimal)
- Hırsızlık Sigortası Genel Şartları'nın A.5. maddesi (Çalışanının Eylemleri)
17. Hukuk Dairesi         2019/461 E.  ,  2020/1350 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 23.Hukuk Dairesi


    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine ilişkin mahkeme kararına karşı davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine dair verilen kararın Yargıtayca incelenmesi süresi içinde davacı vekili tarafından istenmiş olmakla dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, müvekkiline ait, davalıya sigortalı iş yerinde hırsızlık meydana geldiğini, hırsızlık sebebi ile iş yerinde oluşan zararın davalı sigortacının sorumluluğu kapsamında kaldığını açıklayıp 167.550,80 TL"nin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, hırsızlık eyleminin davacının iş yeri çalışanı tarafından gerçekleştirildiğinden eylemin hırsızlık değil, emniyeti suistimal suçunu oluşturduğunu ve emniyeti suistimal sonucu oluşan zararın poliçe teminat kapsamı dışında kaldığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
    İlk Derece mahkemesince, dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları değerlendirilerek davanın reddine karar verilmiş; karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesince, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, iş yeri sigorta sözleşmesine dayalı tazminat istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, davacıya ait, davalıya sigortalı iş yerinde hırsızlık meydana geldiğini açıklayıp riziko nedeni ile hasarın tahsilini talep etmiştir.
    İlk derece mahkemesince; sigortalı/davacının iş yeri çalışanı tarafından haksız yer elinde bulundurduğu anahtarla gerçekleştirilen hırsızlık sonucu oluşan zararın hırsızlık sigortası genel ve özel şartları kapsamında kalmadığı, ek teminat ile güveni süistimal suçunun da teminat kapsamına alınmadığı, olayın teminat dışında kaldığı gerekçesi ile davanın reddine dair karara karşı davacı vekilince istinaf yoluna başvurulmuş, Bölge Adliye Mahkemesince; istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
    Somut olayda hırsızlık, davacı/sigortalının iş yeri çalışanı tarafından iş yerinin anahtarlarını haksız surette elde etmesi sonucu iş yerine girerek iş yerindeki emtiaları hırsızlaması suretiyle gerçekleşmiştir. Eylem bu hali ile hırsızlık suçunun nitelikli hali olup, ilk derece mahkemesince eylemin güveni suistimal olarak kabulü yerinde değildir. Emniyeti Suistimal suçu Türk Ceza Kanununun 155. maddesinde tanımlanmış olup, sigortalının çalışanı tarafından gerçekleştirilen eylem bu madde kapsamına girmemektedir. Kaldı ki ceza yargılamasında kesinleşen maddi olgu ile de eylem hırsızlık suçunu oluşturmakta, bu hali ile de hırsızlık sigortasının teminatı kapsamında kalmaktadır. İlk derece mahkemesinin, eylemi güveni susitimal olarak kabulü yerinde değil olmayıp eylem hırsızlık sigortası teminatı kapsamında kalmakta ise de; bu defa hırsızlık sigortasının genel şartlarının A.5. maddesine göre eylem davacı/sigortalının çalışanı tarafından gerçekleştirilmiş olmakla ve ek sözleşme ile teminat altına alınmadığından davanın reddi ile istinaf başvurusunun esastan reddi sonuç itibari ile doğru olup kararın değişik bu gerekçeyle onanması gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz istemlerinin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın gerekçesi değiştirilerek ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, Dairemiz karar örneğinin ise Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine ve aşağıda dökümü yazılı 18,50 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 13/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.