4. Hukuk Dairesi 2020/1454 E. , 2021/1017 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 31/07/2014 gününde verilen dilekçe ile muvazaa nedeniyle aracın trafik kaydı ile taşınmazın tapu kaydının iptali ve satış yetkisi verilmesinin istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 31/03/2015 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, muvazaa nedeniyle araç trafik kaydı ile tapunun iptali ile davalı borçlu adına tescili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili; davalılardan ... aleyhine Gemerek İcra Müdürlüğü"nün 2009/157 Esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü takip başlattıklarını, ancak davalının ödeme emrinin tebliğinden sonra icra takibini semeresiz ve sonuçsuz bırakmak maksadı ile adına kayıtlı taşınmazlar ile traktörünü önce davalılar ... ile ...’na, ardından borçlu ... "ın oğlu ..."a devredildiğini, yapılan satışların muvazaalı olduğunu belirterek taşınmazların satışları ile araç trafik kaydının iptalini ve satış isteme yetkisinin verilmesini talep etmiştir.
Davalı ...; davalı babası ... ile ailevi problemler yaşadığını, bu olayların adli makamlara da yansıdığını, bu nedenle evden ayrılarak petrolde işe girdiğini, burada edindiği kazancını biriktirerek ve bir kısım muhtelif bankalardan kredi çekerek babasının sattığı traktör ve tarlalar için diğer davalılara verdiğini, davacının babasından açık senet alarak üzerini doldurduğunu, talep edilen miktarın gerçek olmadığını belirterek haksız davanın reddini savunmuştur.
Davalı ...; davalı ...’a borç para verdiğini, ... "ın bu parayı geri ödeyememesi üzerine traktörü satın aldığını, davalı ... "ın babasının borçlarını ödemek için satmış olduğu malları geri aldığını, herhangi bir muvazalı işlem olmadığını bu durumu davacının da bildiğini belirterek haksız davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ...; davacı ile davalı ... arasındaki alacak ilişkisinden haberi olmadığını, davalı ... "ı Mustafa ile pazarlık ederken gördüğünü taşınmazları bu nedenle kendisinin satın aldığını, daha sonra davalı ... "ın babasının sattığı tüm malları da bedelini ödemek suretiyle geri aldığını, muvazalı bir işlemin bulunmadığını belirterek haksız davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece; davalı ... ile davalı ...’in baba-oğul olup aralarında adli makamlara da yansıyacak şekilde sorunlar olduğu, davalı ...’un diğer davalılara sattığı taşınmazları davalı ...’in kendi birikimleri ile satın aldığını, davalı ...’un yapmış olduğu tasarruflarında satın alan diğer davalıların kötü niyetli olmadığı gerekçesi ile davalıların danışıklı bir davranış içinde bulundukları kanıtlanamadığından davanın reddi yönünde hüküm kurulmuştur.
Dava, Borçlar Kanunu’nun 18. maddesi (Türk Borçlar Kanunu’nun 19. maddesi) kapsamında muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal ve tescil istemine ilişkindir.
Muvazaa; tarafların üçüncü kişileri aldatmak amacı ile ve fakat kendi gerçek iradelerine uymayan ve aralarında hüküm ve sonuç doğurmayan bir görünüş yaratmak hususunda anlaşmalarıdır, şeklinde tanımlanabilir.
Muvazaa daha çok sözleşmenin yorumuyla ilgili olduğundan, öğreti ve uygulamada kapsamlı olarak incelenmiş ve belirli kurallara bağlanmıştır. Gerek öğretide ve gerekse uygulamada muvazaa, mutlak ve nispi muvazaa olarak ikiye ayrılmaktadır: Mutlak muvazaada taraflar herhangi bir hukuki işlem yapmayı istemezler, yalnız görünüşte bir hukuki işlem için gerekli irade açıklamasında bulunurlar; nispi muvazaada ise taraflar gerçekten belli bir hukuki işlem yapmak isterler, ancak onu saklamak amacıyla, bir başka hukuki işlemin kurulduğu görüşünü yaratmak üzere irade açıklamasında bulunurlar. Yanlar, ister salt bir görünüş yaratmak için, ister başka bir sözleşmeyi gizlemek amacıyla, sözleşme yapsınlar görünüşteki sözleşme gerçek iradelerine uymadığından, tabandaki sözleşme de tapulu taşınmazlarda şekil koşullarını taşımadığından geçersizdir.
Gemerek İcra Müdürlüğü"nün 2009/157 sayılı dosyası incelendiğinde; davacı tarafından 03/08/2009 tarihinde kambiyo senedine dayalı alacağı sebebiyle davalı ...’a karşı icra takibinde bulunduğu anlaşılmaktadır.
Davaya konu taşınmazların ise; davalı ... adına kayıtlı iken 18/08/2009 tarihinde davalı ...’ya, Mustafa tarafından da davalı ...’un oğlu diğer davalı ...’e 12/09/2013 tarihinde devredildiği açıktır. Yine dava konusu traktöründe 18/09/2009 tarihinde Kadir’e, Kadir tarafından da yine davalı ...’e 14/12/2011 tarihinde devredildiğinde ihtilaf bulunmamaktadır.
Şu halde; davaya konu edilen taşınmazlar ile traktörün satış tarihleri nazara alındığında davalı ... aleyhine girişilen icra takibinin kesinleşmesinden hemen sonra söz konusu satışların yapılmış olması, devralan davalıların icra takip dosyası borçlusu Faruk’un teyzesinin oğlu ve köylüsü olması, devredilen taşınmazların miktarları ile traktör gözetildiğinde satış bedellerinin düşük olduğu anlaşılmaktadır. Belirtilen bu hususların yanı sıra, davalı ... tarafından çekilen kredilerin bir kısmının taşınmazın alım tarihlerinden çok önce olması ve taşınmazın alım tarihinden sonraki kredilerin ise söz konusu taşınmazların ve traktörün alımı için kullanıldığının dosya kapsamı ile sabit olmaması gözetildiğinde devirlerin muvazaalı olduğunun kabulü gerekmektedir.
Şu durumda, dava dilekçesinde belirtilen, Gemerek İcra Müdürlüğü"nün 2009/157 (yenilenen 2012/36) sayılı esas sırasına kayıtlı icra dosyasındaki alacak miktarı ile sınırlı olmak üzere, davacıya dava konusu taşınmazlar ile traktör üzerinde haciz ve satış isteyebilme hakkı tanınması şeklinde davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddi doğru görülmemiş ve hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 08/03/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.