Esas No: 2021/19554
Karar No: 2022/12939
Karar Tarihi: 04.10.2022
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/19554 Esas 2022/12939 Karar Sayılı İlamı
6. Ceza Dairesi 2021/19554 E. , 2022/12939 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇLAR : Nitelikli yağma, tefecilik, kumar oynanmasına yer ve imkan sağlama ve 6136 sayılı yasaya muhalefet
HÜKÜMLER : Temyiz isteminin reddi ve onama
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanık ... hakkında tefecilik suçundan, sanık ... hakkında nitelikli yağma suçundan da kamu davası açıldığı halde bu suçlar yönünden karar verilmemiş ise de zamanaşımı sonuna kadar işlem yapılabileceği değerlendirilerek yapılan incelemede,
Sanık ... müdafiinin temyiz dilekçesinde yalnızca nitelikli yağma suçunu temyiz ettiği, sanık ... hakkında kumar oynanması için imkan sağlama suçundan açılmış bir dava ve kurulmuş bir hüküm olmadığı, sanığın babası olan sanık ... hakkında bu suçtan verilen bir hükmün olduğu fakat temyiz edilmediği anlaşıldığından tebliğnamedeki red isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.
1-Sanıklar ..., ... ve ...'nün tefecilik suçları ile sanık ...'ın 6136 sayılı yasaya aykırılık suçları yönünden yapılan temyiz incelemesinde:
Hükmolunan cezaların miktar ve türleri gözetildiğinde, 5271 sayılı CMK'nın 286/2-a maddesi uyarınca, ilk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezaları ile miktarı ne olursa olsun adli para cezalarına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine dair bölge adliye mahkemesi kararlarının temyizi mümkün olmadığından, ... Bölge Adliye Mahkemesi 13. Ceza Dairesi'nce verilen temyiz isteminin reddine ilişkin 06.06.2018 tarihli ek kararda bir isabetsizlik görülmediğinden, bu karara yönelik sanıklar ..., ..., ... müdafiileri ve sanık ...’nün temyiz istemlerinin reddiyle, tebliğnameye uygun olarak temyiz isteminin reddine dair ek kararın tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
2-Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında müştekiler ... ve ...'e yönelik nitelikli yağma suçu yönünden kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Sanıklar ..., ... ve ... hakkında düzenlenen iddianamede haklarında 5237 TCK 149/1-a madde uygulaması talep edilmediği ve sanıklara bu madde
yönünden ek savunma hakkı tanınmadığı halde 149/1-a maddesi de uygulanmış ise de birden fazla nitelikli halin birleştiği yağma suçunda sonuç ceza etkilenmediğinden bu husus bozma sebebi yapılmamıştır.
5271 sayılı CMK'nın 288. maddesinin ''Temyiz, ancak hükmün hukuka aykırı olması nedenine dayanır. Bir hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması hukuka aykırılıktır.'', aynı Kanunun 294. maddesinin ''Temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır. Temyiz sebebi ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabilir.'' ve aynı Kanunun 301. maddesinin ''Yargıtay, yalnız temyiz başvurusunda belirtilen hususlar ile temyiz istemi usule ilişkin noksanlardan kaynaklanmışsa, temyiz başvurusunda bunu belirten olaylar hakkında incelemeler yapar.'' şeklinde düzenlendiği de gözetilerek sanık ...’nün suçu gerçekleştirmediğine, sanık ... müdafiinin suçu işlemediğine, haksız ve hukuka aykırı kararın bozulmasına, sanık ... müdafiinin hukuka aykırı delillerle sanık hakkında mahkumiyet verilmesinin hukuka aykırı olduğuna, usul ve yasaya aykırı olarak alt sınırdan uzaklaşıldığına, sanık ... müdafiinin suçun maddi unsurunun oluşmadığına, eksik inceleme ile karar verildiğine yönelik olduğu belirlenerek anılan sebeplere yönelik yapılan incelemede;
Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine göre, sanıklar hakkında nitelikli yağma suçundan kurulan hükümlerde ileri sürülen temyiz sebepleri yönünden bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, 5271 sayılı CMK'nın 302/1. maddesi uyarınca, sanıklar ..., ..., ... müdafiilerinin ve sanık ...’nün yerinde görülmeyen TEMYİZ İSTEMLERİNİN tebliğnameye uygun olarak ESASTAN REDDİ ile HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
3-Sanıklar ... ve ...'nün müşteki ...’ya yönelik nitelikli yağma suçu yönünden kurulan hükümlerin incelenmesine gelince:
5271 sayılı CMK'nın 288. maddesinin ''Temyiz, ancak hükmün hukuka aykırı olması nedenine dayanır. Bir hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması hukuka aykırılıktır.'', aynı Kanunun 294. maddesinin ''Temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır. Temyiz sebebi ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabilir.'' ve aynı Kanunun 301. maddesinin ''Yargıtay, yalnız temyiz başvurusunda belirtilen hususlar ile temyiz istemi usule ilişkin noksanlardan kaynaklanmışsa, temyiz başvurusunda bunu belirten olaylar hakkında incelemeler yapar.'' şeklinde düzenlendiği de gözetilerek sanık ...’nün ve sanık ... müdafiinin temyiz dilekçesinin sanığın suçu gerçekleştirmediğine yönelik olduğu belirlenerek anılan sebeplere yönelik yapılan incelemede;
Müştekinin beyanlarından sanıkların 2004 yılında boş senet imzalayarak sanık ...’den 1.250 TL borç para aldığı, bir ay sonra sanıklar ... ve ...’nün bu borcu 4.000 TL olarak ödemesini istedikleri, bir ay sonra da ödeme günü gelince müştekiyi ölümle tehdit ederek kooperatifteki hissesini kendilerine devretmesini istedikleri, aynı gün noterlikte kooperatifteki hissesini ...’ye devrettiğini beyan ettiği; sanıkların da bu satış işlemini kabul ettiği, buna ilişkin tanık beyanlarının da olduğu; fakat dosyada satış işlemine dair dosyada herhangi bir belgenin bulunmadığı, mevcut delillere göre suç tarihinin 2004 yılı olduğu, diğer bir anlatımla 765 sayılı TCK’nın 495/1. 5237 sayılı TCK’nın 149/1-c maddesi kapsamındaki nitelikli yağma suçunun 01.06.2005 tarihinden önce işlenmiş olduğu anlaşılarak yapılan incelemede;
5237 sayılı TCK'nın 7/2 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 9/3. maddesi uyarınca hükümlü yararına olan hükmün, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümlerinin olaya uygulanarak ortaya çıkacak sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle bulunacağından; temel cezanın ne şekilde saptanacağının belirlenmesi, 765 sayılı TCK’nın 495/1. maddesi ile 5237 sayılı TCK’nın 149/1-c maddesinde düzenlenen nitelikli yağma suçunun oluşacağı anlaşıldığından, 765 sayılı TCK ile 5237 sayılı TCK'nın ilgili maddeleri uyarınca denetime imkan verecek şekilde ayrı ayrı uygulamalar yapılıp, cezalar belirlenip, sonuç cezaların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle lehe olan Kanunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde uygulama yapılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’nün ve sanık ... müdafiinin temyiz istemleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 5271 sayılı CMK'nın 304/2. maddesi uyarınca yeniden incelenmek ve hüküm verilmek üzere dosyanın Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesine, bir örneğinin ise ... Bölge Adliye Mahkemesi 13. Ceza Dairesine gönderilmesine, 04.10.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.