5. Ceza Dairesi Esas No: 2013/3268 Karar No: 2014/7493 Karar Tarihi: 07.07.2014
Zimmet - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2013/3268 Esas 2014/7493 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Akşehir Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, tahsil edilen satış bedeli, bilirkişi ve yolluk ücretlerinin gerçekte ilgililere ödenmediği, sahte reddiyat makbuzları ile ödendiği ve yol tazminatı olarak alınan bedellerin düzenlenen tahsilat makbuzu ile aynı gün iptal edildiği ortaya çıktı. Bu hileli davranışların nitelikli zimmet vasfında bulunması gerektiği, ancak basit zimmet suçundan hüküm tesisi yapıldığı belirtildi. Suçun yetkinin kötüye kullanılması suretiyle işlendiği kabul edildiğinden, sanık hakkında aynı yasanın 53/5. maddesi uyarınca cezanın infazından sonra başlamak üzere hak ve yetkilerinin yarısından bir katına kadar kullanma yasağı getirilmesi gerektiği ifade edildi. Kararda TCK'nın 53/1-a ve 53/5. maddeleri de açıklandı.
5. Ceza Dairesi 2013/3268 E. , 2014/7493 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 5 - 2013/7131 MAHKEMESİ : Akşehir Ağır Ceza Mahkemesi TARİHİ : 06/04/2011 NUMARASI : 2011/8 Esas, 2011/45 Karar SUÇ : Zimmet, resmi belgede sahtecilik
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Resmi belgede sahtecilik suçuna ilişkin hükmün incelenmesinde; Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Suçun TCK"nın 53/1-a maddesindeki yetkinin kötüye kullanılması suretiyle işlenmesine rağmen sanık hakkında aynı Yasanın 53/5. madde ve fıkrası gereğince cezanın infazından sonra başlamak üzere, hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı, O yer Cumhuriyet Savcısının ve sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu hususun yeniden yargılama yapılmaksızın aynı Yasanın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanarak, düzeltilmesi mümkün bulunduğundan mahkemenin alt sınırdan ceza tayinine yönelik takdiri de nazara alınarak hüküm fıkrasına "Sanığın, ayrıca cezanın infazından sonra işlemek üzere, TCK"nın 53/5. maddesi uyarınca 1 yıl 6 ay 22 gün süre ile aynı Kanunun 53/1-a maddesindeki hak ve yetkileri kullanmaktan yasaklanmasına," ibaresinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, Zimmet suçuna ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde ise; TCK"nın 248/2. maddesinin aynı Kanunun 43. maddesinden önce uygulanması sonuca etkili bulunmamış, yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir. Ancak; Suç tarihinde Ilgın İcra müdürü olarak görev yapan sanığın tahsil ettiği satış bedeli, bilirkişi ve yolluk ücretlerini gerçekte ilgililerine ödemediği halde sahte reddiyat makbuzları ile ödenmiş, yol tazminatı olarak aldığı bedellere ilişkin düzenlediği tahsilat makbuzunu ise aynı gün iptal edilmiş gibi göstererek fiilinin ortaya çıkmasını hileli davranışlarla önlemeye çalıştığı eylemlerinin ilgili kişilerin dinlenilmesi ve müracaatı ile ortaya çıktığının anlaşılması karşısında nitelikli zimmet vasfında bulunduğu gözetilmeden basit zimmet suçundan hüküm tesisi, Suçun 5237 sayılı Yasanın 53/1-a maddesindeki yetkinin kötüye kullanılması suretiyle işlendiğinin kabul edilmesi karşısında sanık hakkında aynı Yasanın 53/5. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı, sanık müdafii ile O yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 07/07/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.