Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/1168
Karar No: 2007/5771
Karar Tarihi: 05.04.2007

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2007/1168 Esas 2007/5771 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2007/1168 E.  ,  2007/5771 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Trabzon İş Mahkemesi
    TARİHİ : 13/12/2006
    NUMARASI : 1021-957

    Davacı,  1.1.1995-1.10.2000 tarihleri arasında tarım Bağ-kur sigortalası olduğunun tesbitine  karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün taraf  vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine,
    2- Davacının temyizine gelince;
    Dava, davacının  01.06.1998-01.10.2000  tarihleri arasında tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbiti istemine ilişkindir.Davacı vekili 04.12.2006 tarihli harçlı ıslah dilekçesi ile talebini 01.01.1995-01.10.2000 olarak değiştirmiştir.
    Mahkemece dava dilekçesindeki talebin ıslah yolu ile değiştirilemeyeceği gerekçesi ile ıslah dilekçesi nazara alınmayarak davacının 01.06.1998-01.10.2000  tarihleri arasında tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitine karar verilmiştir.
    Bilindiği gibi H.U.M.K."nun 87. maddesinin son cümlesinde "müdei ıslah suretiyle müddeabihi tezyit edemez" hükmü vardı. Anayasa Mahkemesinin Resmi Gazetenin 04.11.2000 tarihli nüshasında yayımlanan 20.07.1999 tarih ve 1999/1 Esas, 1999/33 Karar sayılı kararı ile dava açıldıktan sonra davacının müddeabihi "ıslah" yoluyla artırılmasını önleyen bu kural bir hakkın elde edilmesini zorlaştırdığından ve itiraz konusu kuralın, davacıyı ikinci kez dava  açmaya zorlaması nedeniyle Anayasa"nın "Hukuk Devleti" ve "Hak Arama Özgürlüğü" İlkelerini  kısıtladığından, Anayasaya aykırı bulunarak iptal edilmiş olup bundan böyle davacı, dava dilekçesinde gösterdiği müddeabihi davalı muvafakat etmese bile aynı dava içinde ıslah yolu ile artırabilecektir.
    Diğer Yandan davanın yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Yasa’da 506 sayılı Yasa’nın 79.maddesine koşut geçmiş tarım Bağ-Kur hizmetlerinin tesbitine ilişkin bir düzenleme mevcut değildir. 2926 sayılı Yasa’nın 7. maddesi hükmüne göre, bu yasaya göre sigortalı sayılanlar, sigortalı sayıldıkları tarihten itibaren en geç üç ay içinde Kurum’a başvurarak kayıt ve tescillerini yaptırmak zorundadırlar. Anılan  Yasa’nın 5. maddesi ile 7. madde de belirtilen süre içinde kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin kayıt ve tescil edildikleri tarihi takip eden aybaşından itibaren başlayacağı hükmü getirilmiştir. 2926 sayılı Yasa’nın 2. ve 3. maddeleri kapsamında, kendi nam ve hesabına tarımsal faaliyette bulunanlardan yasanın uygulanma tarihinde 50 yaşını dolduran kadınlarla, 55 yaşını dolduran erkekler dışındakiler bakımından tarım Bağ-Kur sigortalılığı zorunlu sigortalılık niteliğinde bulunmaktadır.Başka bir ifade ile sigortalı olmak hak ve yükümlülüğünden vazgeçip kaçınmak mümkün değildir. Diğer yandan resen tescil başlığını taşıyan 9.maddeye göre bu yasa kapsamında sigortalı sayılanların sigortalılıklarının başladığı tarihten itibaren 3 ay içinde Kurum’a kayıt ve  tescilini  yaptırmayanların  tescil  işlemlerinin  Kurum’ca  re’sen yapılması gerekmektedir. 2926 sayılı
    Yasa’nın 36.maddesi kapsamında Kurum’un prim alacaklarını Bakanlar Kurulu Kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi mümkündür. Bu bağlamda 2.madde kapsamına girenlerin belirtilen şekilde prim borçlarının ürün bedellerinden tevkifat suretiyle kesilerek Bağ-Kur’a ödenmesi halinde kayıt ve tescil için kurum’a başvuru olmasa dahi bahse konu biçim de prim ödenmesi suretiyle kayıt ve tescil konusundaki iradelerini ortaya koydukları tartışmasızdır. Bağ-Kur’un iş bu prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil mükellefiyetine aykırılık teşkil etmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 10.maddesine göre kayıt ve tescil işlemlerinde Valilik, Kaymakamlık, Özel İdare, Belediye, Muhtarlık ve Nüfus İdareleri kayıtları ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarının, kanunla kurulu meslek kuruluşlarının, tarım satış kooperatifler kanununa göre kurulan p. e. İstihsal Kooperatifleri ile Birliği, T.Ş. Fabrikaları Anonim Şirketi ve tarım kesimine yönelik faaliyette bulunan milli bankaların kayıtlarının  esas alınacağı  bildirilmiştir.  Bu kayıtların  tarımda  kendi adına ve hesabına bağımsız çalışmanın yasal karinesi  olduğu ortadadır.
    Dosya içeriğinden, davacının 4.10.2000 tarihi itibariyle tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak tescil edildiği, ilk tevkifat kesintisinin  1994 yılı Mayıs ayında yapıldığı, ilk tevkifat kesintisi tarihinden sonra   1998,1999,2000 yıllarında Bağ-Kur prim kesintisi  yapıldığı ziraat odası kaydının 01.10.1994 tarihinden  itibaren devam ettiği görülmektedir.
    Mahkemece 01.06.1998-01.10.2000 tarihleri arasında davacının tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitine ilişkin hüküm yerinde ise de,  ziraat oda kaydının 1994 yılından beri devam ettiği  tarımsal faaliyeti bulunduğu halde  01.01.1995-01.06.1998 tarihleri arasındaki döneme ilişkin istemin  reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. 
    O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 05.04.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi