16. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/5729 Karar No: 2016/4204 Karar Tarihi: 14.04.2016
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/5729 Esas 2016/4204 Karar Sayılı İlamı
16. Hukuk Dairesi 2015/5729 E. , 2016/4204 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu ... çalışma alanında bulunan 104 ada 2 parsel sayılı 3.732,99 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz köy tüzel kişiğinin zilyetliği ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması nedeniyle kargir cami ve ev ve arsası vasfıyla ... Tüzel Kişiği adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... ve ... kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece davacıların maliki belli olan taşınmaza ilişkin korunmaya değer üstün bir yararları olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de; karar usul ve yasaya uygun olmadığı gibi, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Mahkemece 22.11.2013 tarihinde yapılan keşifte taraf tanıkları ve mahalli bilirkişiler taşınmaz başında dinlenmemiş 07.11.2013 tarihli duruşmada dinlenmiştir. Gayrimenkulün aynına ilişkin davalarda mahalli bilirkişi ve tanıkların keşifte taşınmaz başında dinlenmesi gerekirken duruşmada dinlenmesi isabetsiz olmuştur; sağlıklı sonuca varılabilmesi için, öncelikle taraflara tanık listelerini ve varsa diğer delillerini sunmaları için imkan tanınmalı, çekişmeli taşınmazları iyi bilen, yaşlı ve tarafsız üç kişilik mahalli bilirkişi listesi kolluk vasıtasıyla temin edilerek dosya keşfe hazır hale getirilmelidir. Daha sonra mahalli bilirkişiler, taraf tanıkları, ziraat mühendisi ve fen bilirkişisi huzuruyla taşınmazlar başında keşif icra edilmelidir. Taşınmazların başında yapılacak keşif sırasında yerel bilirkişi ve bildirilmesi halinde taraf tanıklarından, dava konusu taşınmazın kim tarafından kime intikal ettiğinin ve davacılar tarafından kullanılıp kullanılmadığının, kullanılıyor ise ne zamandan beri ve ne kadar kısmını, ne şekilde kullandıklarının belirlenmesi için etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, beyanlar arasında çelişki bulunması halinde aykırılık giderilmeye çalışılmalı, fen bilirkişiye keşfi takibe imkan verir ve denetime elverişli taşınmazı davacılar tarafından kullanıldığı iddia edilen yeri ve cami olarak kullanılan yeri mahalli bilirkişi ve tanık anlatımları doğrultusunda ayrı ayrı gösterir harita ve ayrıntılı rapor düzenlettirilmeli, ziraat bilirkişisinden taşınmazın davaya konu kısmının ayrıca değerlendirilmesi istenerek toprak yapısı ve niteliğinin, kullanım şekli, üzerindeki ağaçların yaşı hususlarında ayrıntılı, gerekçeli denetime elverişli, bilimsel rapor alınmalı, HMK"nın 290/2. maddesi uyarınca birlikte keşfe götürülecek bir fotoğrafçı aracılığıyla raporlarda belirtilen hususların somutlaştırılması için, taşınmazlar ve çevresini tüm yönleriyle gösterecek şekilde taşınmaz ve çevresinin yakın plan fotoğrafları çektirilip fotoğraflar üzerinde çekişmeli taşınmaz ve kullanım durumuna göre köy tüzel kişiliği tarafından cami ve avlusu olarak kulllanılan yer ile davacıların kullandığını iddia ettiği kısım ayrı ayrı fen bilirkişisine işaretlettirilmeli ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece, belirtilen hususlar gözetilmeden, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 14.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.