5. Ceza Dairesi Esas No: 2013/3363 Karar No: 2014/7457 Karar Tarihi: 07.07.2014
Görevi yaptırmamak için direnme - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2013/3363 Esas 2014/7457 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İstanbul 44. (Fatih 4.) Asliye Ceza Mahkemesi, Sanık hakkında “görevi yaptırmamak için direnme” suçundan dolayı mahkumiyet kararı vermiştir. Ancak hakaret eyleminden ayrıca mahkumiyet hükmü verilmemesi sebebiyle karar Yargıtay tarafından bozulmuştur. Mahkeme kararlarının sanığı, katılanı, C. Savcısını ve herkesi tatmin edecek biçimde olması gerektiği, Yargıtay'ın gerekçelerde tutarlılık denetimi yapması gerektiği belirtilmiştir. Kararın dayandığı tüm verilerin, iddia, savunma ve tanık anlatımlarına ilişkin değerlendirmelerin açık olarak gerekçeye yansıtılması gerektiği vurgulanmıştır. Mağdur beyanlarına göre herhangi bir tehdit sözü bulunmayan sanığın hangi eyleminin cebir kapsamında değerlendirildiği denetime imkan verecek şekilde karar yerinde gösterilmemesi, sanığın mağdurlar tarafından kendisine hakaret edildiği ve darp edilmeye çalışıldığına dair savunması da göz önüne alındığı halde olayın ortaya çıkış sebebi ve gelişimi, mağdurların tahrik oluşturacak eylemleri olup olmadığı üzerinde de durulmadığı sebebiyle hüküm bozulmuştur. Kanuna aykırı olarak sanığın adli emanetinde kayıtlı olan bıçağın zoralımına karar verilmesi de hükmün
5. Ceza Dairesi 2013/3363 E. , 2014/7457 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 4 - 2011/43400 MAHKEMESİ : İstanbul 44. (Fatih 4.) Asliye Ceza Mahkemesi TARİHİ : 07/10/2010 NUMARASI : 2008/784 Esas, 2010/767 Karar SUÇ : Görevi yaptırmamak için direnme
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Görevi yaptırmamak için direnme suçunun unsuru olmayan hakaret eyleminden ayrıca mahkumiyet hükmü kurulması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Anayasanın 141, 5271 sayılı CMK"nın 34, 230 ve 289/1-g maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının sanığı, katılanı, C.Savcısını ve herkesi tatmin edecek, Yargıtay denetimine olanak verecek biçimde olması gerektiği, Yargıtay"ın gerekçelerde tutarlılık denetimi yapması ve bu açılardan mantıksal ve hukuksal bütünlüğün sağlanması için kararın dayandığı tüm verilerin, bu veriler konusunda mahkemenin ulaştığı sonuçların, iddia, savunma ve tanık anlatımlarına ilişkin değerlendirmelerin açık olarak gerekçeye yansıtılması ilkelerine uyulması gerektiği nazara alınarak, dosya kapsamında yer alan mağdur beyanlarına göre herhangi bir tehdit sözü bulunmayan sanığın hangi eyleminin cebir kapsamında değerlendirildiği denetime imkan verecek şekilde karar yerinde gösterilmeden yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi, Kabule göre de; Sanığın mağdurlar tarafından kendisine hakaret edildiği ve darp edilmeye çalışıldığına dair savunması da göz önüne alınıp olayın ortaya çıkış sebebi ve gelişimi, mağdurların tahrik oluşturacak eylemleri olup olmadığı üzerinde de durularak TCK"nın 29. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin karar yerinde tartışılmaması, Sanık hakkında TCK’nın 265/4. uygulanmadığı halde adli emanetin 2008/1173 sırasında kayıtlı olan bıçağın aynı Kanunun 54/1. maddesi uyarınca zoralımına karar verilerek çelişkiye neden olunması, Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 07/07/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.