Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/14975
Karar No: 2016/3918
Karar Tarihi: 11.04.2016

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/14975 Esas 2016/3918 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2015/14975 E.  ,  2016/3918 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 24/03/2015 tarih ve 2008/202-2015/248 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin maliki olduğu taşınmazı satarak elde ettiği 54.000,00 TL"yi davalı bankanın .... Şubesi"nde bulunan adına açılmış hesaba yatırdığını, eski bir komşusu vasıtasıyla tanıştığı davalı ..."in zaman içinde müvekkiliyle yakınlık kurup müvekkiline işlerinde yardımcı olduğunu, davalı ..."in 18.2.2005 tarihinde sahte bir havale talimatı hazırlayarak müvekkilinin bilgisi ve onayı olmaksızın hesabında bulunan parayı kendi hesabına havale ettiğini, davalının bu durumu müvekkilinden gizlediğini, söz konusu havale talimatındaki imzanın müvekkiline ait olmadığını, talimattaki imzanın müvekkiline ait olması halinde dahi müvekkilinin bu yönde bir iradesinin bulunmadığını, davalı ..."in müvekkilinin yaşlılığından istifade ederek iradesini fesada uğratıp müvekkiline boşa attırdığı imzayı müvekkilinin iradesini fesada uğratmak suretiyle talimat oluşturduğunu, müvekkilinin davalıya para vermesi için bir sebebin bulunmadığını, davalı bankanın havale işlemi için müvekkilinden teyit almadığını, bununla birlikte 1933 doğumlu müvekkilinin durumunu gözeterek talimatın teyidinin gerektiğini, ileri sürerek 54.000.00 TL"nin hesaptan havale edildiği 18.2.2005 tarihinden itibaren en yüksek banka faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ... vekili, söz konusu havale işleminin davalının yazılı talimatı uyarınca gerçekleştirildiğini, talimat üzerindeki imzanın davalıya ait olduğunu, havale işlemi öncesinde banka çalışanı ... tarafından telefonla teyit alınarak talimata not düşüldüğünü, yapılan işlem nedeniyle bankaya atfedilecek bir kusur bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

    Davalı ... vekili, davacıyla 2000 yılında tanıştığını, davalının yaşlı ve yürüyemeyecek derecede hasta olduğunu, yalnızlığından ve akrabalarının kendisiyle ilgilenmemesinden şikayet ettiğini, bu nedenle ölümü sonrasında akrabalarına mal varlığını bırakmak istemediğini, son olarak evde geçirdiği kaza sonrasında hastanede yattığı sırada akrabalarının kendisiyle ilgilenmediğini, bu nedenle bankada bulunan parasını müvekkiline vermek istediğini, bu konuda ısrarcı olması nedeniyle havale talimatının düzenlendiğini, talimattaki imzanın davacıya ait olduğunu, müvekkilinin davacının iradesini fesada uğratması gibi bir durumun olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, alınan bilirkişi raporu uyarınca dava konusu havale talimatında bulunan imzanın davacıya ait olduğu, .... ve ... "ndan alınan raporlar uyarınca havale talimatının imzalandığı tarihte davacının temyiz kudretini haiz olduğu, davacının davalı ... ile iyi ilişkiler içerisinde olduğu, daha öncesinde de kendisiyle ilgilenen şahıslara bir takım bağışlar yaptığı, davacının minnet duygusu gereği davacıya hesabındaki paranın havale edilmesine dair talimat verdiği, davalı bankanın talimat uyarınca telefonla davacıdan teyit aldığı, davacının havale talimatını imzaladığı tarihte ayırt etme gücünü haiz olduğu, davacı tarafından iradesinin fesada uğratıldığı hususunun ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    1-Mümeyyiz davacı ... vekili temyiz dilekçesinde adli yardım talep etmiş olup dosya kapsamı, talep dilekçesi içeriği ve ekli belgeler ve yatırlacak harcın tutarı gözetilerek, mümeyyiz davacı ..."nın adli yardım talebinin HMK 336/2 ve 337/1. maddeleri çerçevesinde incelemenin evrak üzerinde yapılması gerekli görülmekle davacının kanun yolu harç ve giderleri bakımından adli yardımdan yararlandırılmasına karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin davalı Banka ile ilgili tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    3-Dava, bankacılık işleminden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, müvekkilinin yaşlı ve bakıma muhtaç olduğunu, komşusu vasıtasıyla tanıştığı davalı ..."in zaman içerisinde müvekkiliyle yakınlık kurduğunu, bu sayede müvekkilinin iradesini fesada uğratarak müvekkiline boşa imza attırıp dava konusu alacağın temelini teşkil eden havale talimatını imzalattığını ileri sürmüştür. Dosya kapsamından davacı ile davalı ... arasında güvene dayalı bir ilişki olduğu, bu ilişki çerçevesinde davalının yaşlı ve bakıma muhtaç davacıya günlük işlerinde yardım ettiği hususunda ihtilaf bulunmamaktadır. Nitekim davalı da bu ilişki nedeniyle davacının havele talimatını imzalandığını savunmuştur. Ancak, davacı tarafından yapılan şikayet nedeniyle .... Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 2007/198229 Soruşturma nolu dosyasında davalı ...; "2005 yılında kendisi bana .... .... Şubesi"nde bulunan hesabındaki 54.000,00 TL"yi vermek istediğini söyleyip kendisine ilerleyen dönemlerde bakmamı istedi, ben de kabul ettim. .... Şubesi"ne hitaben yazılmış 18.2.2005 tarihli yazıyı ben kendi el yazımla yazdım. Ancak ... imzaladı... Ben Temmuz ayında askerden geldim. ... ile görüşmedim. Bu nedenle kendisine bakmıyorum..." şeklinde beyanda bulunmuştur. Havale talimatının imzalandığı tarih itibariyle yürürlükte bulunan 818 Sayılı Borçlar Kanunu"nun 511. maddesinde "... ile bakma mukavelesi, akitlerden birinin diğerine ölünceye kadar bakmak ve onu görüp gözetmek şartiyle bir mamelek yahut bazı mallar temlikini iltizam etmesinden ibaret olan, bir akittir. Borçlu, alacaklı tarafından mirasçı nasbolunmuş ise bu akit hakkında miras mukavelesi hükümleri ceryan eder." şeklinde bir düzenlemeye yer verilmiştir. 1933 doğumlu davacının havale talimatının düzenlendiği tarih itibariyle yaşı, dosya içerisinde yer alan .... raporlarından anlaşıldığı üzere talimatın imzalandığı tarihi kapsar şekilde 16.2.2005-19.2.2005 tarihleri arasında .... "de tedavi görüyor oluşu ve davalı ..."in yukarıda bahsi geçen beyanları karşısında taraflar arasında kaydıhayat ile bakım sözleşmesine ilişkin icap ve kabulün gerçekleştiği, bu doğrultuda davacı tarafından havale talimatının imzalandığı sonucuna varılmaktadır. Bununla birlikte kaydıhayat ile bakım sözleşmelerin geçerliliği resmi şekil şartına bağlanmıştır. Davalı tarafından sözleşme uyarınca bakım hizmetinin ifa edilmediği sabit olduğundan resmi şekle aykırılığının ileri sürülmesi de hakkın kötüye kullanımı niteliğinde addedilemez. Bu durum karşısında dava konusu havale talimatının resmi şekil şartına uyulmaksızın, davacının yaşlı ve hasta oluşundan istifadeyle imzalatıldığı, davalı tarafından sözleşme uyarınca bakım hizmetinin de ifa edilmediği anlaşıldığından hukuki dayanağı bulunmayan havale işlemi uyarınca davalı ..."in sebepsiz zenginleştiği gözetilmeksizin bu davalı yönünden yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı ... vekilinin adli yardım isteminin kabulüne, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin davalı Banka ile ilgili temyiz itirazlarının reddi ile bu davalı ile ilgili red kararının ONANMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile davalı ... hakkındaki hükmün BOZULMASINA, 11/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi