Tebliğname No : 5 - 2012/224457
MAHKEMESİ : Trabzon 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 02/02/2012
NUMARASI : 2010/532 Esas, 2012/46 Karar
SUÇ : Görevi yaptırmamak için direnme, zincirleme biçimde kamu görevlisine alenen hakaret

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
O yer Cumhuriyet Savcısının 02/02/2012 tarihinde verilen hükmü 1412 sayılı CMUK"nın 310/3. maddesinde yer alan bir aylık yasal süreden sonra 05/04/2012 tarihinde temyiz ettiği anlaşılmakla temyiz isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE, incelemenin sanık Z.. K.."un temyiz itirazları ile sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Sanık Z.. K.."un yokluğunda verilen ve 27/02/2012 tarihinde tebliğ edilen hükmü yasal bir haftalık sürede, 02/03/2012 tarihinde, temyiz ettiği anlaşılmakla tebliğnamede adı geçen sanık yönünden temyiz isteminin reddine karar verilmesini talep eden görüşe iştirak edilmemiş, dosyada bulunan gerekçeli kararların mahkeme mührü ile mühürlenmeyerek CMK"nın 232/7. maddesine aykırı davranılması, bu eksikliğin mahallinde giderilebilmesi mümkün olduğundan bozma nedeni sayılmamış, yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Direnme fiilinin birden fazla kişi ile birlikte ve birden fazla kamu görevlisine karşı işlendiği kabul edildiği halde sanık hakkında TCK"nın 265/3 ve 43/2-1. maddelerinin uygulanmaması,
Sanık hakkında TCK"nın 265/1, 62/1 ve 50/1-a. maddeleri uyarınca hükmedilen adli para cezasının bir gün karşılığının 20 TL olarak hesaplanması sırasında uygulama maddesi gösterilmeyerek CMK"nın 232/6. maddesine aykırı davranılması,
Hakaret suçundan hüküm kurulurken TCK"nın 125/4. maddesinin aynı Kanunun 43. maddesinden önce uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi,
TCK"nın 53/3. maddesi gereğince hakaret suçundan mahkum olduğu kısa süreli olmayan hapis cezası ertelenen sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından hak yoksunluğuna hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03/06/2008 gün ve 2008/149-163, 13/11/2007 gün ve 2007/171-235 sayılı Kararlarında da belirtildiği üzere, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilip verilmeyeceğinin CMK"nın 231/5-6. maddesindeki şartlar gözetilmek suretiyle seçenek yaptırımlara çevirme ve erteleme gibi diğer kişiselleştirme nedenlerinden önce hakim tarafından değerlendirilmesinin zorunlu bulunduğu, sanığın adli sicil kaydında yer alan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın yasal engel teşkil etmediği dikkate alınarak; 5271 sayılı CMK"nın 231. maddesinin 6. fıkrasında yer alan diğer koşulların gerçekleşip gerçekleşmediği tartışılıp değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, direnme suçunda TCK"nın 62., hakaret suçunda ise aynı Yasanın 51 ve 62. maddelerinin uygulanma gerekçeleriyle çelişen, yasal olmayan yetersiz gerekçelerle atılı suçlardan dolayı hükümlerin açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Kanuna aykırı ve sanık Z.. K.."un temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 04/07/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.