Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/13919
Karar No: 2014/2349

a - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2013/13919 Esas 2014/2349 Karar Sayılı İlamı

10. Ceza Dairesi         2013/13919 E.  ,  2014/2349 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : 23. Ağır Ceza Mahkemesi
    Suçlar : a) Suç işlemek için örgüt kurma (Sanık ... hakkında)
    b) Suç işlemek için kurulmuş olan örgüte üye olma (Sanıklar .., .. ... ve ... hakkında)
    c) Suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ihraç etme (Tüm sanıklar hakkında)
    Hükümler : a) Mahkûmiyet (Suç işlemek için örgüt kurma ve suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan sanık ... hakkında; suç işlemek için kurulmuş olan örgüte üye olma ve suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma suçlarından sanıklar... hakkında; suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan sanıklar ... ve ... hakkında )
    b) Hükmün açıklanmasının geri bırakılması (Örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme suçundan sanıklar ... ve ... hakkında)

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
    A) Örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme suçundan sanıklar ... ve ... hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi:
    Sanıklar hakkında 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesinin 5 fıkrası uyarınca verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararların, aynı maddenin 12. fıkrasına göre temyizi mümkün olmayıp, itiraz kanun yoluna tabi olması nedeniyle, itirazla ilgili gerekli kararın yetkili ve görevli itiraz merciince verilmesi için, dosyanın bu suç yönünden incelenmeksizin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na İADESİNE, oybirliğiyle;
    B) Suç işlemek için örgüt kurma suçundan sanık ..., suç işlemek için kurulmuş olan örgüte üye olma suçundan sanıklar ..., ... ve ... hakkında kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesi:
    Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eylemlere uyan suç tipi ile aşağıda belirtilen dışındaki yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrası uygulanırken, sanıkların bu fıkranın (c) bendinde yazılı olan "velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri" açısından yoksunluğunun, sadece kendi altsoyu üzerindekiler yönünden koşullu salıverilmesine, diğer kişiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar süreceği gözetilmeden, tümü için koşullu salıverilmesine kadar sürmesine karar verilmesi,
    Kanuna aykırı, sanıkların müdafileri ile sanıklar ... ve ... temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, CMUK’nın 321. maddesi gereğince hükümlerin BOZULMASINA; ancak bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; TCK’nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümlerin hüküm fıkrasından çıkarılması ve sanık ... ile ilgili bölüme “Sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına“; sanıklar ..,... ve ... ile ilgili bölüme ise “Sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına” ibarelerinin yazılması suretiyle, hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, oybirliğiyle;
    C) Suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesi:
    Suç konusu 50692,25 gram eroinin miktarına bağlı olarak önemi ve değeri ile sanıkların olaydaki konumlarına göre, TCK"nın 61. maddesindeki ölçütler ile 3. maddesindeki orantılılık ilkesi gereğince temel hapis cezalarının üst sınır veya üst sınıra yakın olarak belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile eleştiri ve aşağıda belirtilen dışındaki yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrası uygulanırken, sanıkların bu fıkranın (c) bendinde yazılı olan "velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri" açısından yoksunluğunun, sadece kendi altsoyu üzerindekiler yönünden koşullu salıverilmesine, diğer kişiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar süreceği gözetilmeden, tümü için koşullu salıverilmesine kadar sürmesine karar verilmesi,
    Kanuna aykırı, sanıkların müdafileri ile sanıklar...ve ... temyiz itirazları ile sanıklar ...,... ve ... müdafilerinin duruşmadaki sözlü savunmaları bu nedenle yerinde olduğundan, resen de temyize tabi olan hükümlerin CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; TCK’nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümlerin hüküm fıkrasından çıkarılması ve sanık ... ile ilgili bölüme “Sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına“; sanıklar.. ve ... ile ilgili bölüme ise “Sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına” ibarelerinin yazılması suretiyle, hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, hükmedilen ceza miktarı ile tutuklu kaldıkları sürelere göre sanıklar ... ve ... hakkındaki salıverilme isteklerinin reddine oybirliğiyle;
    D) Suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan sanıklar ... ...r ve ... hakkında kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesi:
    Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenler dışındaki yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1- Kurşun kalıplar yaparak eroini bu kalıplara koyan ve bu kalıpları da boşaltılan akülerin içine yerleştirerek kapak kısımlarını kaynakla kapatan, böylece suç konusu eroinin gizlenmesini sağlayan sanıkların TCK"nın 37. maddesi kapsamında “fail” oldukları gözetilmeden, “suça yardım ettikleri” gerekçesiyle aynı Kanun"un 39. maddesi uyarınca cezalarından indirim yapılması,
    2- TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrası uygulanırken, sanıkların bu fıkranın (c) bendinde yazılı olan "velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri" açısından yoksunluğunun, sadece kendi altsoyu üzerindekiler yönünden koşullu salıverilmesine, diğer kişiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar süreceği gözetilmeden, tümü için koşullu salıverilmesine kadar sürmesine karar verilmesi,
    Kanuna aykırı, sanıkların müdafileri ile Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA; tutuklama koşullarında bir değişiklik bulunmadığı dikkate alınarak sanık ... hakkındaki salıverilme isteğinin reddine, Başkan Vekili ... ve Üye ..."ın ek gerekçesi ve oybirliğiyle;
    03.04.2014 tarihinde karar verildi.
    TEFHİM TUTANAĞI: 03.04.2014 tarihinde saat: 15.15"de verilen bu karar Yargıtay Cumhuriyet savcısı ... ... katılımıyla ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanık ... müdafii Avukat ..., sanık ... müdafii Avukat ..., sanık ... müdafileri Avukat ... ve Avukat ..."in yüzlerine karşı 03.04.2014 tarihinde yöntemine uygun biçimde, açık olarak okunup anlatıldı.
    EK GEREKÇE
    ( Sanıklar ... ve ... hakkında "suç işlemek için teşkil edilmiş örgütün faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma" suçundan verilen mahkûmiyet hükümleriyle ilgili)
    1- "Non bis in idem" olarak ifade edilen uluslararası ceza hukuku kuralına göre "işlediği bir fiil nedeniyle kişi ancak bir kez cezalandırılabilir". Bu kural TCK"nın 44. maddesinde "fikrî içtima" başlığı altında "İşlediği bir fiil ile birden fazla farklı suçun oluşmasına sebebiyet veren kişi, bunlardan en ağır cezayı gerektiren suçtan dolayı cezalandırılır". şeklinde düzenlenmiştir.
    Kanun koyucu, konuyla ilgili TCK"nın 220. maddesinin altıncı fıkrasında "Örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyen kişi, ayrıca örgüte üye olmak suçundan dolayı cezalandırılır. Örgüte üye olmak suçundan dolayı verilecek ceza yarısına kadar indirilebilir." hükmüne yer vermek suretiyle bu kuraldan ayrılmıştır. Ancak hükümden sonra 30.04.2013 tarihli Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6459 sayılı Kanun"la altıncı fıkraya "Bu fıkra hükmü sadece silahlı örgütler hakkında uygulanır." cümlesi eklenmiştir.
    Buna göre, örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyen kişi, bu örgüt silahlı değilse, altıncı fıkra gereğince cezalandırılamayacaktır. Başka bir anlatımla, üyesi olmadığı silahsız bir örgüt adına suç işleyen kişinin bu fiili, altıncı fıkra yönünden suç olmaktan çıkarılmıştır.
    TCK"nın 220. maddesinin yedinci fıkrasındaki suçun oluşması için ise, "örgüte yardım" fiilinin ayrıca suç oluşturmaması gerekir. Ayrı bir suç oluşturması halinde yedinci fıkradaki suç değil, örgütün silahlı olması koşuluyla altıncı fıkradaki suç oluşur.
    Silahsız bir örgüt adına suç işleyen kişi, eğer bu örgütün kurucusu, yöneticisi veya üyesi değil ise, sadece işlediği suçtan sorumlu olacak; ayrıca TCK"nın 220. maddesinin altıncı veya yedinci fıkrası uyarınca cezalandırılması mümkün olmayacaktır.
    2- Öte yandan, TCK"nın 188. maddesinin beşinci fıkrasında "Yukarıdaki fıkralarda gösterilen suçların, suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır." hükmü öngörülmüştür.
    Bu fıkranın gerekçesinde "Beşinci fıkraya göre, uyuşturucu veya uyarıcı madde imal veya ticareti suçlarının suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi hâlinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek cezaların artırılması gerekmektedir. Dikkat edilmelidir ki, bu durumda, suç işlemek amacına yönelik örgüt teşkil etmekten, kurulmuş örgütü yönetmekten, bu örgüte üye olmaktan dolayı ayrıca cezaya hükmedilmelidir." denilmiştir.
    TCK"nın 188. maddesinin birinci veya üçüncü fıkrasında tanımlanan suçu işleyen sanığın cezasının, aynı maddenin beşinci fıkrası gereğince artırılabilmesi için;
    a) Suçun, suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi,
    b) Sanığın, bu örgütün kurucusu, yöneticisi veya üyesi olması ya da TCK"nın 220. maddesinin altıncı fıkrası uyarınca örgüte üye olmak suçundan dolayı cezalandırılacak durumda bulunması
    Gerekir.
    3- Somut olayda, sanıklar ... ve ...., diğer sanıkların suç işlemek amacıyla oluşturdukları silahsız örgüt adına nakledilecek uyuşturucu maddeyi kalıplara koyup boşaltılan akülerin içine gizlemek suretiyle "uyuşturucu maddeyi bulundurma ve depolama" suçunu işledikleri anlaşılmıştır.
    Sanıklar hakkında;
    a) Sözü edilen örgütün kurucusu, yöneticisi veya üyesi olmadıkları için, TCK"nın 220. maddesinin birinci ve ikinci fıkralarında düzenlenen suçlar,
    b) Örgütün silahsız olması nedeniyle, TCK"nın 220. maddesinin altıncı fıkrasında düzenlenen suç,
    c) Gerçekleştirdikleri fiil TCK"nın 188. maddesinin üçüncü fıkrasında tanımlanan suçu oluşturduğu için, TCK"nın 220. maddesinin yedinci fıkrasında yer alan suç
    Oluşmamaktadır.
    Bu durumlar karşısında, sanıklar hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan dolayı belirlenen cezaların, TCK"nın 188. maddesinin beşinci fıkrası gereğince artırılması yasaya aykırıdır.
    4- Sonuç olarak, sanıklar ... ve ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan kurulan hükümlerle ilgili bozma nedenleri arasına "Sanıkların cezalarının TCK"nın 188. maddesinin beşinci fıkrası gereğince artırılamayacağının gözetilmemesi" ibaresinin eklenmesi gerektiği görüşündeyiz. 03.04.2014









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi