Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2006/7566
Karar No: 2007/5578
Karar Tarihi: 03.04.2007

Alacaklı İle Borçlu Sıfatının Birleşmesi - Bağ-Kur Sağlık Sigortası - Borcun Sona Ermesi - Ssk Aylığı - Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2006/7566 Esas 2007/5578 Karar Sayılı İlamı

 

 

21. Hukuk Dairesi 2006/7566 E., 2007/5578 K.

21. Hukuk Dairesi 2006/7566 E., 2007/5578 K.

  • ALACAKLI İLE BORÇLU SIFATININ BİRLEŞMESİ
  • BAĞ-KUR SAĞLIK SİGORTASI
  • BORCUN SONA ERMESİ
  • SSK AYLIĞI

 

  • 5502 S. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU KANUNU [ Geçici Madde 1 ]
  • 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 116 ]
  • 1479 S. ESNAF VE SANATKARLAR VE DİĞER BAĞIMSIZ ÇALIŞANL... [ Ek Madde 11 ]

"İçtihat Metni"

Davacı, tedavi giderinin geri istendiğinden bahisle Kurum işleminin iptaline, tedavi giderinin tahsiline karar verilmesini istemiştir.

Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.

Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

1-

Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,

2-

Dava, davacının SSK"dan emekli aylığı alması nedeniyle, eşinden dolayı davalı Kurumun sağlık yardımlarından yararlanamayacağından bahisle, 05.06.2002 ile 10.06.2004 tarihleri arasında yapılan sağlık harcamalarının iadesine yönelik Kurum işleminin iptali ile davalı Kuruma 9.061.841.461 TL borçlu bulunulmadığının tespiti ve tedavi giderinin SSK"dan tahsili istemine ilişkindir.

Mahkemece, davacının SSK"dan yaşlılık aylığı almaya başladığı 01.08.1998 tarihinden itibaren SSK"nın sağladığı her türlü olanaktan yararlanması mümkün iken, hak sahibi sıfatıyla 1479 sayılı Yasa"dan dolayı sağlık sigortasından yararlanmasının mümkün bulunmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiştir.

1479 sayılı Bağ-Kur Kanunu kapsamında sigortalı olan eşinin ölümü üzerine 12.10.1999 tarihinden itibaren ölüm aylığına hak kazanan ve buna dayalı olarak Bağ-Kur sağlık sigortası yardımlarından eşi nedeniyle yararlanan davacının, zorunlu ve isteğe bağlı prim ödemeleri karşılığı 01.08.1998 tarihinden itibaren 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu uyarınca yaşlılık aylığına hak kazandığı konularında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, SSK"dan yaşlılık aylığı almakta olan davacının Bağ-Kur sağlık sigortası yardımlarından eşi nedeniyle yararlanmasının mümkün olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Bu yönüyle davanın yasal dayanağı 1479 sayılı Yasa"nın ek 11. maddesidir.

1479 sayılı Kanun"un, sağlık sigortasının kapsamını belirleyen ek 11. maddesi uyarınca, Bağ-Kur sigortalısı eşinden dolayı ölüm aylığı almakta olanlar Bağ-Kur sağlık sigortası yardımlarından 506 sayılı Kanun"a göre, yaşlılık aylığı almakta olanlar ise, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu"nun "Gelir ve aylık almakta olanlar ile aile bireylerine sağlık yardımı yapılması"™

™ düzenleyen

36. maddesi uyarınca, maddede tanımlanan sağlık yardımlarından yararlana

bilmektedirler.

1479 sayılı Kanun"un ek 11. maddesinde yer alan, 3235 sayılı Kanun"un 1. maddesi ile getirilen "Ancak, diğer Sosyal Güvenlik Kanunlarına ve Özel Kanunlara göre sağlık yardımlarından faydalananlar yararlanamazlar" şeklindeki düzenleme, 24.08.2000 tarih ve 619 sayılı Kanun Hükmünde Karar-name"nin 28. maddesiyle kaldırılmış, 24.07.2003 tarihli, 4956 sayılı Yasa"nın

37.

maddesi ve 08.02.2006 tarihli 5454 sayılı Yasa"nın 8. maddesiyle yapılan düzenlemelerde ise bu yönde engelleyici bir hükme yer verilmemiştir. Halen mevzuatımızda somut olaya ilişkin olarak sınırlama getiren bir hüküm mevcut değildir. Hal böyle olunca da 04.10.2000 tarihinden itibaren davacının Bağ-Kur sağlık sigortası yardımlarından eşi nedeniyle yararlanmasında yasal bir engel yoktur.

Öte yandan, 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu"nun geçici 1. maddesi ile Sosyal Sigortalar Kurumu, Esnaf ve Sanatkarlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar (Bağ-Kur) Kurumu her türlü alacakları, hakları, borçları ile birlikte, hiçbir işleme gerek kalmaksızın bu Kanun"un yürürlük tarihi itibarıyla görevleri ile birlikte 5502 sayılı Kanun"la ihdas edilen Sosyal Güvenlik Kurumu"na devredilmiştir.

İlke olarak, hukuken geçerli bir borç ilişkisinin bulunabilmesi için alacaklı ve borçlu olmak üzere iki tarafın varlığı aranmaktadır. Borçlar Kanunu"nun alacaklı ve borçlu sıfatının birleşmesini düzenleyen 116. maddesi uyarınca "Alacaklılık ve borçluluk sıfatlarının bir şahısta içtimaiyle borç sakıt olur". Somut uyuşmazlıkta, aynı maddi temelden doğan Bağ-Kur alacağı ile aynı miktarda SSK borcu 5502 sayılı Kanun"un geçici 1. maddesi uyarınca Sosyal Güvenlik Kurumu"na devredilmekle, davaya konu borç sona ermiştir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 21.06.2006 gün ve 2006/21-365 E-2006/467 K sayılı kararları da bu doğrultudadır.

Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.

O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

Sonuç: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA),

temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 03.04.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.
 

 

 

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi