17. Hukuk Dairesi 2014/20081 E. , 2017/5023 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı ... vekili, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, 31/05/2009 tarihinde meydana gelen çift taraflı maddi hasarlı ve yaralamalı trafik kazası neticesinde davacı şirket tarafından “sağlık ... sistemi poliçesi grup sertifikası” ile sigortalı olan ..."nun yaralandığı, kazanın meydana gelmesinde ... Plakalı aracı kullanan davalı ..."ün kusurlu olduğunun tespit edildiği, davacının kazada yaralanan sigortalısının tedavisi için 06/08/2009 tarihinde 34.166,23 TL, 21/08/2009 tarihinde 871,00 TL ve sigortalının hava ambulansı ile taşınması için de 25/06/2009 tarihinde 12.268,22 TL olmak üzere toplam 48.305,45 TL ödeme yaptığı, davalıların araç sürücüsü, maliki ve sigortalısı olarak meydana gelen zarardan sorumlu oldukları, zararın rücuen tazmini gerektiğini belirtilerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 12.076,00 TL tazminatın davalı ... şirketi yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek diğer davalılar yönünden 06/08/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Birleştirilen dosyada davacı vekili, 6111 Sayılı Yasanın yürürlüğe girmesi üzerine aynı kaza nedeni ile asıl dosyanın davalılarından istediği tazminat bedeli olan 12.076,00 TL’yi ... Temsilen ... ... İl Müdürlüğü’nden de talep etmiştir.
Davalılar vekilleri ve davalı ..., davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre, davanın kabulü ile, 12.076,00 TL tazminatın 06/08/2009 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, davalı ... şirketinin 125.000,00 TL tutarındaki poliçe limiti dahilinde ve 26/03/2010 dava tarihinden itibaren faizle sorumlu tutulmasına karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı ... vekili, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Asıl ve birleştirilen dava, sağlık sigortası poliçesi kapsamında ödenen tazminatın rücuen tahsili istemine ilişkindir.
1086 Sayılı HUMK"nun 388 ve 389. maddeleri ile 6100 Sayılı HMK"nun karşılık 297/1-2 maddeleri uyarınca, mahkeme kararında; hüküm sonucunun, taraflara yükletilen hak ve sorumlulukların şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde ayrı ayrı ve açıkça gösterilmesi gerekir. Ayrıca; 1086 Sayılı HUMK"nun 45. maddesi ile 6100 Sayılı HMK"nun karşılık 166. maddesi uyarınca, birleştirilen dava dosyaları birbirlerinden bağımsız ayrı bir dava olup, birleştirilen her dava hakkında usul hükümlerine göre ayrı ayrı hüküm kurulması gerekir. Yukarıda belirtilen ilkeler gözardı edilerek, asıl dava bakımından hüküm kurulmuş fakat birleştirilen ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi 2012/627 E. sayılı dava yönünden hiçbir hüküm kurulmamış olması doğru görülmediğinden, kararın açıklanan nedenlerle bozulması gerekmiştir.
2-Bozma neden ve şekline göre, davalı ... ve davalı ... şirketi vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... ve davalı ... şirketi vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya ve davalılar ... ve ..."ye geri verilmesine 04/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.