Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/9050
Karar No: 2016/3902
Karar Tarihi: 11.04.2016

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/9050 Esas 2016/3902 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, “...” ve “...” ibareli tanınmış tescilli markalara sahip olduğunu, “... ...” ibareli 30. sınıftaki ürünler için marka tescil başvurusunda bulunduğunu, davalı şirketin ise “...” ibareli 29, 30 ve 32. sınıf ürünleri içeren markalarını mesnet göstererek itiraz ettiğini ve davacının başvurusunun reddedildiği kararın haksız olduğunu iddia ederek dava açtı. Mahkeme, davacının başvuru işareti ile davalı markaları arasında iltibasa sebebiyet verebilecek derecede benzerlik olmadığını ve başvuru işaretinin davacının tanınmış markasıyla birlikte yaygın bir şekilde kullanıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verdi. Ancak Yargıtay, daha önce taraflar arasında uyuşmazlık konusu olan başvurularda benzerlik olduğunu kabul etti ve önceki tarihte tescilli markaların serisi niteliğindeki markaların haksız rekabet ve iltibas tehlikesine yol açmaması gerektiği konusunda bir karar verdi. Bu nedenle Yargıtay, mahkeme kararını bozarak davacı lehine verilen kararı doğru bulmadı ve davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirtti.
Kanun Maddeleri: Fikri ve Sınai Haklar Kanunu (Sınai Mülkiyet Hukuku)
11. Hukuk Dairesi         2015/9050 E.  ,  2016/3902 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada ... Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 18/03/2015 tarih ve 2014/390-2015/89 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili; müvekkili şirk...n “...” ve “...” ibareli tanınmış tescilli markalarının olduğunu, " ...’" ibareli 2010/56051 kod numaralı 30. sınıftaki ürünleri içeren marka tescil başvurusunda bulunduğunu, bunun üzerine davalı şirk...n “...” ibareli 29, 30 ve 32. sınıf ürünleri içeren markalarını mesnet göstererek itiraz ettiğini, ... tarafından davalı itirazı kabul edilerek müvekkili başvurusunun reddine karar verildiğini, kararın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, çünkü davalı şirk...n “...” ibareli markalarının bir kısmının kullanmama nedeniyle hükümsüz kılındığını, ayrıca müvekkilinin aynı tür ürünleri içeren “... ...” ibareli 2009/26692 sayılı markasının ... nezdinde tescilli olduğunu, müvekkilinin bu markadan dolayı kazanılmış hakkının bulunduğunu, ileri sürerek ... kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı şirket vekili; müvekkilinin redde mesnet marka ve marka tescil başvurularının halen hükmünü sürdürdüğünü, buna karşın davacının “..."...” ibareli daha önceki başvurularının reddedildiğini ve davacı tarafından açılan davalarında reddedilerek Yargıtay den...minden geçerek onandığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Davalı ... vekili; ... kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davacının başvurusunun "... ..."+..." ibareli olduğu, davalının redde mesnet markalarının ise “... ...” ve “...+...” ibareli olduğu, davalı markaları ile başvuru konusu işaret arasında iltibasa sebebiyet verebilecek derecede görsel, sescil ve anlamsal benzerlik olmadığı, “...” ibaresinin ayırt edici karakterinin son derece zayıf olduğu, başvuru konusu işarette davacının tanınmış “...” markası ile birlikte yaygın ve yoğun biçimde kullanılmakta olduğu ambalaj şeklini içerdiği, ortalama tük...cilerin ilk bakışta ve hemen davacı başvurusunun konusu olan işaret ile redde mesnet markaların farklı markalar olduğunu hemen ve ilk bakışta algılayacağı, ayrıca başvurunun 2009/26692 sayılı davacıya ait markanın serisi niteliğinde olduğu ve kazanılmış hak uygulamasına dayanak yapılma olanağı kazandığı gerekçesiyle davanın kabulü ile ... kararının iptaline karar verilmiştir.

    Kararı, davalı şirket vekili ve davalı ... vekili temyiz etmiştir.
    Dava, marka tescil başvurusunun reddine dair ... kararının iptali istemine ilişkin olup, davacının 2010/56051 sayılı ve “... ...’o+...” ibareli başvurusu, davalının itirazı üzerine davalı adına tescilli 2006/43777 sayılı “... ...” ibareli marka ile 2006/51922 sayılı “...+...” ibareli marka mesnet gösterilerek ... tarafından reddedilmiştir. Mahkemece, yazılı ...de davalı markaları ile başvuru konusu işaret arasında iltibasa sebebiyet verebilecek derecede görsel, sescil ve anlamsal benzerlik olmadığı ve başvurunun davacıya ait 2009/26692 sayılı markanın serisi niteliğinde olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile ... kararının iptaline karar verilmiştir. Ancak, daha önce taraflar arasında uyuşmazlık konusu olan davacının 2008/30570 sayılı “... ...’ ...+...” ibareli başvurusu ile 2008/35710 sayılı “... ...’o lokmalık+...” ibareli başvurusu üzerine Dairemizin incelemesinden geçerek kesinleşen 2011/15665 esas ve 2013/16204 karar sayılı ilam ile 2011/15663 esas ve 2013/10979 karar sayılı ilamlarında davacı başvurusu ile davalının hükümsüz kılınmayan diğer markalarının benzer olduğu ve iltibasa neden olacağı açıklıkla kabul edilmiştir.
    Ayrıca, her ne kadar mahkemece, davacının önceki tarihli 2009/26692 sayılı “... ...” ibareli markadan kaynaklanan müktesep hakkı bulunduğu kabul edilmiş ise de, Dairemizin yerleşik kararlarında da açıklandığı üzere, önceki tarihte tescilli olan markaların serisi niteliğindeki bir ibarenin marka olarak tescil olunabilmesi için, aynı veya benzer olarak başkası adına tescil olunmuş marka ile yakınlaşma ve benzeştirme amacı taşımaması, bir başka deyişle haksız rekabet ve iltibas tehlikesine yol açılmaması gerekir. Oysa, somut uyuşmazlıkta, davacı başvurusu ile davalı markalarının benzer olduğu ve iltibasa yol açacağı Dairemizce de kabul edildiğinden, davacı başvurusunun müktesep haktan kaynaklanan seri marka tescilinden yararlanması mümkün değildir. Bu durumda, mahkemece, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı şirket vekili ile davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalılar yararına BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 11/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi