Davacı, davalı işveren nezdinde 1.5.1986-31.12.2003 tarihleri arası çalıştığı tesbitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Dava, 01.05.1986-01.01.1997 tarihi ve 31.12.2003-08.02.2004 tarihleri arasında davalıya ait işyerinde hizmet akdine dayalı olarak geçen ve Kuruma bildirilmeyen çalışmaların tesbiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, istek tanık sözlerine dayanılarak aynen hüküm altına alınmıştır.
Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasa"nın 79/10. maddesi olup yönetmelikle tesbit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurum’ca tesbit edilmeyen sigortalılar, çalışmalarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilam ile ispatlayabilirlerse bu çalışmaların Kurum’ca dikkate alınacağı belirtilmiştir. Birden ziyade işe giriş bildirgesi verilmesi halinde çıkış yok ise ilk işe giriş bildirgesi ile son işe giriş bildirgesinin verildiği tarihler arasında geçen çalışmaların hak düşürücü süreye uğramayacağı, çıkış varsa hak düşürücü sürenin her kesim çalışma için ayrı ayrı hesaplanacağı çıkış tarihinden sonra işçinin aynı işyerinde çalışmasını sürdürmesi veya hak düşürücü süre içerisinde tekrar aynı işyerine girerek çalışmasının hak düşürücü sürenin işlemesine engel olmayacağıdır. Bu nedenle işe giriş ve çıkış tarihleri arasındaki kısmi bildirimin aksinin eşdeğer belgelerle ispat edilebileceği kabul edilmelidir. Bu gibi durumlarda çalışma olgusunu ortaya koyabilecek inandırıcı ve yeterli kanıtlar aranmalı, kamu düzenine dayalı bu tür davalarda hakim, görevi gereği doğrudan soruşturmayı genişleterek sigortalılık koşullarının oluşup oluşmadığını belirlemelidir. Bu yön, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2003-21-43 E.,2003/97 K. sayılı 26.02.2003 günlü kararında da vurgulanmıştır.
Yapılan incelemede davalı işverence davacının 20.10.1989 tarihli işe giriş bildirgesi ile Ekim ayında 10 gün, Kasım ayında 11 gün, çalışmasının ve 30.11.1989 tarihinde çıkışının bildirildiği, aynı iş yerinde 01.04.1995 ve 01.11.1995 tarihinde işe girdiğine dair iki ayrı giriş bildirgesi verildiği 31.12.2003 tarihine kadar kesintisiz çalışmalarına dair primlerin kuruma ödendiği, görülmektedir.
Mahkemece yapılacak iş; öncelikle Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 26.02.2003 ve 2003/21-43 Esas, 2003/97 Karar sayılı kararında da belirtildiği gibi 09.11.1989 ve 24.04.1995 tarihli işe giriş bildirgelerindeki sigortalının imzası üzerinde uzman bilirkişilere imza incelemesi yaptırmak, imzanın sigortalıya ait olduğunun anlaşılması halinde davacının 20.10.1989 tarihinden önceki döneme ilişkin istemi ile 01.12.1989-31.03.1995 tarihleri arasındaki döneme ilişkin istemi yönünden hak düşürücü sürenin dolmuş olması nedeniyle
reddetmek, imzanın sigortalıya ait olmadığının anlaşılması halinde ise sigortalının hizmeti kesintisiz şekilde 08.02.2004 tarihine kadar devam etmiş sayılacağından hak düşürücü süreden söz edilemeyeceğinden 01.05.1986-08.02.2004 tarihleri arasındaki döneme ilişkin tesbiti istenen süreler yönünden işyerine ilişkin Kurum şubesinde bulunan işyeri dosyasını celbetmek, dönem bordrolarında kayıtlı tanıklar saptanıp, bu tanıkların bilgilerine başvurmak, ayrıca iş yerinin otel işyeri olması nedeni ile çalışanların kimlik bilgilerinin ilgili kolluk amirliklerine bildirilmesi zorunluluğu nedeni ile tesbiti istenilen dönemde işyeri ile ilgili bildirimler ile ilgili belgelerde celp edilerek tüm deliller toplandıktan sonra delilleri takdir edip ve sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalı Y. Hotel Turistik Tesisleri Ltd. Şirketi"ne iadesine,26.03.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.