21. Hukuk Dairesi Esas No: 2006/6611 Karar No: 2007/5166
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2006/6611 Esas 2007/5166 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2006/6611 E. , 2007/5166 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : Lüleburgaz Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi Tarih : 13.3.2006 No : 118-160
Davacı davalı işveren nezdinde 1.10.1990-8.2.2004 tarihleri arası çalıştığının tesbitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. Dava, 01.10.1990-01.03.1992 tarihleri arasında davalıya ait işyerinde hizmet akdine dayalı olarak geçen ve Kuruma bildirilmeyen çalışmaların tesbiti istemine ilişkindir. Mahkemece, istek tanık sözlerine dayanılarak aynen hüküm altına alınmıştır. Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasa"nın 79/10. maddesi olup yönetmelikle tesbit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurum’ca tesbit edilmeyen sigortalılar, çalışmalarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilam ile ispatlayabilirlerse bu çalışmaların Kurum’ca dikkate alınacağı belirtilmiştir. Davacının, davalı işyerine 01.03.1992 tarihinde işe girdiğine ilişkin sigortalı işe giriş bildirgesi sigortalı tarafından imzalanmış ve Kurum kayıtlarına 13.03.1992 tarihinde intikal etmiştir. Bu durumda davacının girişinin 01.03.1992 tarihi olduğu ve çalışmalarında bu tarihten itibaren başladığı anlaşılmaktadır. Buna göre de 01.10.1990-01.03.1992 tarihleri arasındaki sürenin 506 sayılı Yasa’nın 79.maddesi gereğince hak düşürücü süreye uğrayacağı açıktır. Resmi belge karşısında aynı işyerinde bu tarihten sonra çalışmasını sürdürmesinin veya hak düşürücü süre içerisinde tekrar aynı işyerine girerek çalışmanın, hak düşürücü sürenin işlemesine engel olmayacağı hukuksal gerçeği de ortadadır. Bu durumun aksinin, kanıtlanması ise ancak işe giriş bildirgesindeki imzanın davacıya ait olmadığının tesbiti halinde mümkün olacaktır. Mahkemece yapılacak iş; öncelikle Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 26.02.2003 ve 2003/21-43 Esas, 2003/97 Karar sayılı kararında da belirtildiği gibi 01,03. 1992 tarihli işe giriş bildirgesi üzerinde imza incelemesi yaptırılarak, imzanın davacıya ait olduğunun tesbiti halinde 01.10.1990-01.03.1992 tarihleri arası istemin hak düşürücü süreden reddi, imzanın sigortalıya ait olmadığının anlaşılması halinde ise sigortalının hizmeti kesintisiz şekilde 31.12.2003 tarihine kadar devam etmiş sayılacağından hak düşürücü süreden söz edilemeyeceğinden 01.10.1990-01.03.1992 tarihleri arasındaki döneme ilişkin tesbiti istenen süreler yönünden işyerine ilişkin Kurum şubesinde bulunan işyeri dosyasını celbetmek, dönem bordrolarında kayıtlı tanıklar saptanıp, bu tanıkların bilgilerine başvurmak, ayrıca iş yerinin otel işyeri olması nedeni ile çalışanların kimlik bilgilerinin ilgili kolluk amirliklerine bildirilmesi zorunluluğu nedeni ile tesbiti istenilen dönemde işyeri ile ilgili bildirimler ile ilgili belgelerde celp edilerek tüm deliller toplandıktan sonra delilleri takdir edip ve sonucuna göre karar vermekten ibarettir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 26.03.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.