5. Ceza Dairesi 2013/10483 E. , 2014/7377 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Görevi yaptırmamak için direnme, görevli memura hakaret
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
5237 sayılı TCK"nın 61. maddesi uyarınca temel ceza belirlenirken söz konusu maddenin 1. fıkrasında yedi bent halinde sayılan hususlarla aynı Kanunun 3. maddesinin 1. fıkrasındaki "suç işleyen kişi hakkında işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunur" şeklindeki yasal düzenlemeler ile dosyaya yansıyan bilgi ve kanıtlar birlikte ve isabetle değerlendirilip, denetime olanak verecek şekilde ve somut gerekçeler de gösterilmek suretiyle ilgili kanun maddesindeki cezaların alt ve üst sınırları arasında takdir hakkının kullanılması zorunluluğuna uyulmayarak, kamu görevlisine hakaret suçundan hüküm kurulurken temel cezadan yarı oranında uzaklaşılarak ceza tayin edilmesine rağmen, görevi yaptırmamak için direnme suçundan hüküm kurulurken birebir aynı gerekçelerle bu kez alt sınırın 4 katı olacak şekilde ceza tayin edilmesi suretiyle çelişkiye yol açılması,
Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre sanığın birden fazla kamu görevlisine sinkaflı sözlerle hakaret etmek ve katılan ..."ya vurmak yanında görevi yaptırmamak için kullandığı tehdit sözlerini olay yerinde bulunan tüm polis memurlarına yöneltmek suretiyle yüklenen suçları tek fiille birden fazla mağdura karşı işlediği anlaşıldığı halde her iki suçtan tayin edilen cezaların TCK"nın 43/2. maddesi uyarınca arttırılması gerektiğinin gözetilmemesi,
Sanığın “kaza yaptık, araba pert oldu, polis ekibi gelir gelmez ehliyet ve ruhsat istedi, biz de sırası mı önce ambulans çağırın dedik, bunun üzerine biber gazı sıktı, kafama . ..silahla vurdu” şeklinde savunma yapmasına, katılanın ise sanığın kaçarken kafasını demir bariyerlere çarptığını belirtmesine rağmen bu hususlar ve 03/10/2011 tarihli adli rapor üzerinde durulmadan, hangi anlatıma hangi nedenle üstünlük tanındığı denetime imkan verecek şekilde karar yerinde gösterilmeden yetersiz gerekçelerle TCK"nın 29 ve 129. maddelerinin uygulanmamasına karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 03/07/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.