Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/3518
Karar No: 2016/5894
Karar Tarihi: 18.05.2016

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/3518 Esas 2016/5894 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2016/3518 E.  ,  2016/5894 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Tapuda davalı ... kayıtlı olan eski ... köyü 159 ve 160 parsel sayılı sırasıyla 5081 m2 ve 5082 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar, 5304 sayılı Kanunun 6. maddesi ile değişik 3402 sayılı Kanunun 22. maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi hükmüne göre yapılan kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması işleminde, 27854 ada 2 parsel sayısı, 5069.68 m2 ve 27854 ada 3 parsel sayısı 5027.52 m2 yüzölçümleri ve yeni haritaları ile malik hanesi “Tapu kütüğünde olduğu gibi” şeklinde tesbit edilmiş, 3402 sayılı Kanunun 11. maddesine göre 09.06.2010 ilâ 08.07.2010 tarihleri arasında ilân edildiği tutanak arkasına yazılmıştır.
    Orman Yönetimi 08.07.2010 tarihinde, parsellerin yörede 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre 1946 yılında yapılıp kesinleşen orman tahdidinde kısmen orman sınırları içinde bırakıldığını belirterek, bu bölümün tesbitinin iptali ve orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır.
    Mahkemece, davanın reddine; dava konusu ... köyü 27854 ada 2 ve 3 sayılı parsellerin sırasıyla 5069.68 m2 ve 5075.52 m2 olarak tapu kütüğüne aktarılmasına, sınırların ve yüzölçümünün düzeltilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı ... Yönetimi vekili ve davalı ... Akdaş vekili (vekâlet ücretine ilişkin olarak) tarafından temyizi üzerine, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 29/11/2011 gün ve 2011/10421-13660 sayılı kararıyla bozulmuştur.
    Bozma ilâmında özetle; “Somut olayda, Orman Yönetimi çekişmeli taşınmazların yenilemeden önceki haliyle kısmen yörede 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan orman tahdidi içinde kaldığı, bu bölümün tesbitinin iptalini ve orman niteliğiyle Hazine adına tescilini istediğine ve dava dilekçesi aynı zamanda mülkiyete ilişkin bir istem içerdiğine göre, mülkiyete ve tasarrufa ilişkin bu davada genel mahkeme görevlidir. Ancak, dava aynı zamanda 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi ve ilgili yönetmelik hükümlerine göre yapılan teknik çalışmaya itiraz niteliği taşıdığından, çalışmanın Kanun ve yönetmelik hükümlerine uygun yapılıp yapılmadığı yöntemince araştırılmalı, yapılan çalışmaların Kanun ve yönetmelik hükümlerine aykırı olduğu belirlenirse, bu aykırılıkları giderecek hüküm kurulmalı, çalışmanın Kanun ve yönetmelik hükümlerine uygun yapıldığı saptanırsa, Orman Yönetiminin bu yöne temas eden davasının reddine karar verilmeli; dava dilekçesinde aynı zamanda taşınmazın bir bölümünün kesinlemiş orman kadastrosu sınırları içinde kalan devlet ormanı olduğu iddia edildiğinden, bu davada kadastro mahkemesinin görevli olmadığı gözetilerek, tasarrufa ilişkin bu dava yönünden görevsizliğe karar verilmelidir.” hususlarına yer verilmiştir.
    Mahkemece önceki kararda direnilmesi üzerine, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 12/12/2012 tarih ve 2012/20 - 946 - 2012/1151 sayılı kararı ile mahkemenin direnme kararı kaldırılmıştır. Dava dosyası kadastro mahkemesinin 2013/64 Esas sayılı dosyasına kaydedilmiş, yapılan yargılama sonucunda 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesine göre yapılan çalışmaların kanun ve teknik ölçülere uygun olduğu anlaşıldığından davanın reddine, çekişmeli taşınmazların tapu kütüğüne aynen aktarılmasına, taşınmazların sınırlarının ve yüzölçümünün düzeltilmesine, tapu iptali ve tescil istemi yönünden mahkemenin görevsizliğine, karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli asliye hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Karar, taraflarca temyiz edilmeksizin kesinleşmiş, dava dosyası tapu iptali ve tescil istemi yönünden asliye hukuk mahkemesine aktarılmıştır.
    -2-
    2016/3518 - 5894

    Asliye hukuk mahkemesince davanın kabulüne, ... Köyü 27854 ada 2 ve 3 parsel sayılı taşınmazların davalı ... olan tapu kaydının iptaliyle orman niteliğiyle Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı vekili Av. ... Haydar tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen orman kadastrosuna dayalı tapu iptali ve tescil niteliğindedir.
    Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde dava tarihinden önce 1946 yılında 8 numaralı Orman Kadastro Komisyonunca yapılıp kesinleşen orman kadastrosu; daha sonra 7 numaralı Orman Kadastro Komisyonuna bağlı 3 numaralı ekip tarafından yapılıp 14.05.1980 tarihinde, komisyon çalışmaları da 11.03.1981 tarihinde ilan edilerek, itirazsız yerlerde 14.05.1981, itirazlı yerlerde ise 11.03.1981 tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 1744 sayılı Kanunun 2. maddesi, 23.12.1988 tarihinde ilânı edilen aplikasyon ve 3302 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 2/B uygulaması da vardır.
    ... köyünde 1963 yılında yapılan ve 13.04.1978 ilâ 15.05.1978 tarihleri arasında ilân edilen kadastroda 79 parsel sayılı 40000 m² yüzölçümündeki taşınmaz, Mart 1952 tarih ve 200 sıra numaralı tapu kaydı ile Çiftçiyi Topraklandırma Kanunu hükümlerine göre tahsis edildiğinden sözedilerek İbrahim kızı Havva Tırtar adına tespit edilip, tespiti itirazsız kesinleşerek tapuya kayıt edilmiş, satışlar sonunda 14.12.1988 tarihinde Orhan Tolunay’a geçmiş, ifrazen 5081 m2 yüzölçümündeki 159 ve 5082 m2 yüzölçümündeki 160 parsel sayılı tarla nitelikli taşınmazlar, yine aynı kişi adına kayıt edilmiş; her iki parsel de, 23.05.1989 tarihinde ...’a satılmıştır.
    Dosyadaki bilgi ve belgelerden; dava konusu taşınmazların geldisi olan ... köyü 159 ve 160 parsel sayılı taşınmazların beyanlar hanesine 14/05/2013 tarihinde “Orman kadastro komisyonunca orman olarak belirlenen saha içinde kalmaktadır.” şerhi konulması üzerine davacı ... tarafından Hazine ve Orman Yönetimi husumet yöneltilerek taşınmazlar üzerindeki şerhin kaldırılması istemli olarak açılan dava sonucunda Antalya 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 04/05/2009 tarih 2007/403-182 sayılı ilâmıyla “Çekişmeli taşınmazların kesinleşen orman sınırları içinde kaldığı ve şerhin konulmasının doğru olduğu” gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği, hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairenin 12/11/2009 gün ve 2009/16277-16558 sayılı ilâmıyla onandığı, davacının karar düzeltme talebinin ise Dairenin 30/12/2010 gün ve 2010/10740-17181 sayılı ilâmıyla “Çekişmeli parselin yörede 1946 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu sınırları içindeyken, yine kesinleşmiş 2/B uygulamasında durumunun değişmediği, parselin dört yönden, arada ayırıcı unsur bulunmayan Devlet Ormanı ile çevrili olduğu, bir bölümünün maki elemanları ile kaplı olduğu belirlenip, 4753, 5618 sayılı Çiftçiyi Topraklandırma Kanununda ormanların dağıtılacağına dair bir hüküm de bulunmadığı, bu nedenledir ki, orman olduğu saptanan taşınmazın tevziinin de sözkonusu olamayacağı” açıklanarak reddedildiği ve hükmün kesinleştiği anlaşılmaktadır.
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazların orman tahdidi içinde kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve Antalya 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 04/05/2009 tarih 2007/403-182 sayılı ilamının ise taraflar arasında kesin delin niteliğinde olmasına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi gereğince davalıdan onama harcı alınmasına yer olmadığına ve alınan temyiz harcının istek halinde iadesine 18/05/2016 gününde oy birliği ile karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi