Hırsızlık - Yargıtay 22. Ceza Dairesi 2015/16816 Esas 2016/7235 Karar Sayılı İlamı

22. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/16816
Karar No: 2016/7235
Karar Tarihi: 03.05.2016

Hırsızlık - Yargıtay 22. Ceza Dairesi 2015/16816 Esas 2016/7235 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, diğer suça sürüklenen çocuklarla birlikte olay gecesi mağdura ait aracı çalmak istemiştir. Ancak aracın direksiyonunun kilitlenmesi sebebiyle aracı çalamamış ve araca ait oto teybini çalarak olay yerinden uzaklaşmıştır. Sanık hakkında Hırsızlık suçuyla dava açılmıştır. Yargılamada, 765 sayılı TCK’nın 493/1-son maddesi uyarınca verilebilecek ceza ile diğer kanun maddeleri birlikte değerlendirilmiş ve zamanaşımı bakımından 765 sayılı Kanun hükümlerinin sanık yararına olması nedeniyle sanık hakkında zamanaşımı süresinin dolmadığına karar verilmiştir. Yargıtay da bu kararı onamıştır.
Kanun Maddeleri:
- 765 sayılı TCK’nın 493/1-son maddesi (Hırsızlık suçunu düzenler)
- 765 sayılı TCK’nın 102/4 ve 104/2. maddeleri (Zamanaşımı süresini düzenler)
- 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b, 143, 151, 66/1-e, 67/4. maddeleri (Hırsızlık suçuna dair ceza maddelerini düzenler)
- 7/2 sayılı Kanun (Zamanaşımı hükümlerini düzenler)
- 5252 sayılı Kanun (Zamanaşımı süresiyle ilgili hükümleri düzenler)

22. Ceza Dairesi 2015/16816 E. , 2016/7235 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Düşme

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, kararların niteliği ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Oluş ve dosya kapsamına göre, sanık ..."ın diğer suça sürüklenen çocuklarla birlikte olay gecesi mağdura ait kilitli aracın camını kırarak içeri girip düz kontak yaparak çalıştırdıkları, ancak aracın direksiyonunun kilitlenmesi sebebiyle aracı çalamadıkları, bunun üzerine, araca ait oto teybini alarak olay yerinden uzaklaşmaları şeklinde gerçekleşen sanığın eylemine uyan 765 sayılı TCK’nın 493/1-son maddesinde belirtilen suç için öngörülen cezanın türü ve yukarı sınırına göre, aynı Kanun"un 102/4, 104/2. maddeleri ile 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK’nın aynı suça uyan 142/1-b, 143, 151, 66/1-e, 67/4. maddelerinin ayrı ayrı ve bir bütün olarak uygulanması sonucu, anılan Kanun"un 7/2, 5252 sayılı Kanun"un 9/3. maddeleri ışığında, dava zamanaşımı bakımından 765 sayılı Kanun hükümlerinin sanık yararına olması ve aynı Kanun"un 102/4. maddesinde öngörülen 10 yıllık zamanaşımının sanığın kovuşturma aşamasında sorgusunun yapıldığı tarih olan 23.09.2003 tarihinden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması karşısında, sanık ... hakkındaki eylem açısından zamanaşımı süresinin dolmadığına dair tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Bozmaya uyularak yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hâkimin kanaat ve takdirine göre o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle, usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin ONANMASINA, 03/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.