16. Hukuk Dairesi 2015/10618 E. , 2016/4120 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kullanım kadastrosu sırasında ... çalışma alanında bulunan 341 ada 3 parsel sayılı 3.026,01 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tüm aramalara rağmen kullanıcısı belirlenemediği belirtilerek beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi uyarınca adına orman sınırları dışına çıkarıldığı şerhi verilerek bahçe niteliği ile adına tespit edilmiştir. Davacı ..., ..., ..., ..., ... ve müşterekleri, ... taşınmazın kendi kullanımlarında olduğunu belirterek adlarına zilyetlik şerhi verilmesi için ayrı ayrı dava açmışlardır. Mahkemece ... ve Sadık Sertkaya’nın dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ve 341 ada 3 sayılı parselin beyanlar hanesine fen bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen 2.066,34 metrekarelik bölümün davacı ..."nın, (D) harfi ile gösterilen 246,37 metrekarelik bölümün davacı ..."nın fiili kullanımında olduğu, (C) harfi ile gösterilen 496,79 metrekarelik alanın yol olarak kamunun kullanımında olduğu şerhinin verilmesine, taşınmazın (A) bölümü hakkında daha önce Kadastro Mahkemesince karar verildiğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, 341 ada 3 sayılı parselin 2/B vasfıyla adına tesciline karar verilmiş; davalı vekili tarafından temyizi üzerine, Yargıtay 16. Hukuk Dairesince hüküm bozulmuştur. Yargıtay bozma ilamında özetle; “ çekişmeli taşınmaz ile ilgili tüm davaların birleştirilmesi ve lehine zilyetlik şerhi verilenlerin huzurlarında davanın görülmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda asıl ve birleşen 2013/263, 2014/5 Esas sayılı dosyalar yönünden açılmış bulunan davaların reddine, birleşen 2010/2505, 2013/95 Esas sayılı dosyalar yönünden açılmış bulunan davaların kabulüne, dava 341 ada 3 nolu parselde kain taşınmazın tespit gibi 2/B vasfı ile adına tapuya kayıt ve tesciline, beyanlar hanesine "iş bu taşınmaz harita mühedisi Mehmet Tuzsuz tarafından düzenlenen 29.09.2014 tarihli bilirkişi raporuna ekli krokide belirtildiği şekilde, (D) harfi ile gösterilen kısmı, bahçe olarak, 1990 yılından beri ..."ın, (E) harfi ile gösterilen kısmı, bahçe olarak, ..."nin, (C) harfi ile gösterilen kısmı yol olarak kamunun fiili kullanımdadır, (B) harfi ile gösterilen kısmın her hangi bir kullanıcısı olmadığından adına tespit edilmiştir." şeklinde şerh verilmesine, (A) harfi ile gösterilen kısmın davacı ...’in fiili kullanımda olduğuna dair Kadastro Mahkemesinin 11.10.2011 tarih 2010/2570 Esas, 2011/1312 Karar sayılı ilamıyla karar verildiğinden (A) harfi ile gösterilen kısım hakkında yeniden karar verilmesine yer olmadığına, karar verilmiş; hüküm, davacılar ... ve müşterekleri vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye temyiz karar harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, 12.04.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.