16. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/8963 Karar No: 2016/4114 Karar Tarihi: 12.04.2016
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/8963 Esas 2016/4114 Karar Sayılı İlamı
16. Hukuk Dairesi 2015/8963 E. , 2016/4114 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında ... çalışma alanında bulunan 102 ada 150 ve 151 parsel sayılı taşınmazlar Sulh Hukuk Mahkemesinde dava konusu olduğundan söz edilerek sırasıyla ... ve ... adlarına, sınırı Mahkemece takdir edilmek üzere yüzölçümleri boş bırakılmak suretiyle tespit edilmiştir. Davacı ... tarafından davalılar ... ve müşterekleri aleyhine Sulh Hukuk Mahkemesinde açılan elatmanın önlenmesi ve kal davası, davaya konu olan parseller hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Kadastro Mahkemesinde, çekişmeli parsel tutanağı ile aktarılan dava dosyası birleştirilerek yapılan yargılama sonunda 102 ada 150 parsel sayılı taşınmaza ilişkin tespitin iptali ile, ..."ın mirasçıları adına payları oranında, 102 ada 151 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi ... oğlu ... adına tapuya kayıt ve tesciline, karar verilmiş; hüküm, davacı ... mirasçıları vekili tarafından temyiz edilmiştir. Kadastro hakimi açık, anlaşılır ve hükmün infazı sırasında tereddüt oluşturmayacak şekilde tescil hükmü kurmakla yükümlüdür. Mahkemece kısa kararda çekişmeli taşınmazlar arasındaki sınırın nereden geçeceği konusunda bir karar verilmemiş, sadece fen bilirkişileri raporunun kararın eki sayılmasına hükmedilmiş, gerekçeli kararın gerekçe kısmında ise “ iki taşınmaz arasındaki sınırın 22.10.2009 tarihli fen bilirkişileri ... ve ..."in raporlarına ekli krokide gösterildiği üzere kırmızıya boyalı (A) ve (B) harfleri ile gösterilen dava konusu kısımların 102 ada 150 parselde kaldığı, sınırın 2 numaralı nokta 1764, 1768 olarak gösterilen noktalar olduğu anlaşıldığından bu şekilde tesciline” karar verildiği belirtilmiş, hüküm kısmında ise, kısa kararda olduğu gibi "fen bilirkişileri ... ve ..."in 22.10.2009 havale tarihli bilirkişi raporu ve ekli krokinin kararın eki sayılmasına" şeklinde karar verilerek kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki meydana getirilmiştir. Ayrıca Mahkemece dava konusu taşınmazlar metrekareleri belirlenmeksizin tespit edilmiş olmalarına karşın Mahkemece bu yönde bir hüküm kurulmadan 102 ada 150 parsel sayılı taşınmazın ... mirasçıları adına, 102 ada 151 parsel sayılı taşınmazın ise tespit gibi tesciline karar verilmesi de isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine, 12.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.