10. Hukuk Dairesi 2017/2047 E. , 2017/4508 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde bozmaya uyarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasa"nın 26/1. maddesi olup, davalıların sorumluluğu kusur sorumluluğu ilkesine dayanmaktadır. 506 sayılı Yasa"nın 26/1. maddesinde, kastı, işçilerin sağlığını koruma ve iş güvenliği ile ilgili mevzuat hükümlerine aykırı hareketinin varlığı halinde işverenin rücû alacağından sorumluluğu olanağı tanınmıştır.
Bozma ilamından sonra dosya kapsamına alınan ... 6. Asliye Ceza Mahkemesi dava dosyası için düzenlenen, 24.09.2008 tarihli bilirkişi raporundan anlaşılacağı üzere davalı ... San. ve Tic. Ltd. Şti. ortak ve yetkilisi ...’ya asli kusur, davalı ... San. ve Tic. Ltd. Şti. ustabaşı...’a tali kusur, davalı ... İnşaat Tah. San.Tic. A.Ş. şantiye şefi yada saha sorumlusuna tali kusur, ölen işçiye tali kusur verildiği kaçınılmazlığa yer verilmediği anlaşılmaktadır. Mahkemece alınan 22.03.2016 tarihli heyet raporunda, işi fiilen yürüten ... San. ve Tic. Ltd. Şti."ne % 70, ... İnşaat Tah. San. Tic. A.Ş.’ye % 20 ve ölen işçiye %10 oranında kusur verildiği anlaşılmaktadır. Ceza dosyası için düzenlenen bilirkişi raporunda kusur verilen ... İnşaat Tah. San.Tic. A.Ş. şantiye şefi yada saha sorumlusu hakkında ne gibi bir işlem yapıldığı bilinmemektedir. Mahkemece ... 6. Asliye Ceza Dava dosyası için düzenlenen 24.09.2008 tarihli bilirkişi raporunda kusur verilen ... İnşaat Şirketi şantiye şefi yada saha sorumlusu hakkında ne gibi bir işlem yapıldığı araştırılmalıdır.
506 sayılı Yasa"nın 26. maddesindeki sorumluluğun kusur sorumluluğuna dayandığı dikkate alınarak kusur raporlarının 506 sayılı Yasa"nın 26, 4857 sayılı Yasa"nın 77. ve İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğü"nün 2 vd. maddelerine uygun olarak düzenlenmesi gerekir. 4857 sayılı Yasa"nın 77. maddesi; “İşverenler işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için gerekli her türlü önlemi almak, araç ve gereçleri noksansız bulundurmak, işçiler de iş sağlığı ve güvenliği konusunda alınan her türlü önleme uymakla yükümlüdürler. İşverenler, işyerinde alınan iş sağlığı ve güvenliği önlemlerine uyulup uyulmadığını denetlemek, işçileri karşı karşıya bulundukları mesleki riskler, alınması gerekli tedbirler, yasal hak ve sorumlulukları konusunda bilgilendirmek ve gerekli iş sağlığı ve güvenliği eğitimini vermek zorundadırlar...” düzenlemesini içermektedir. Anılan düzenleme, işçiyi gözetim ödevi ve insan yaşamının üstün değer olarak korunması gereğinden hareketle; salt mevzuatta öngörülen önlemlerle yetinilmeyip, bilimsel ve teknolojik gelişimin ulaştığı aşama uyarınca alınması gereken önlemlerin de işveren tarafından alınmasını zorunlu kılmaktadır. İş kazasının oluşumuna etken kusur oranlarının saptanmasına yönelik incelemede; ihlal edilen mevzuat hükümleri, zararlı sonuçların önlenmesi için koşulların taraflara yüklediği özen ve dikkat yükümüne aykırı davranışın doğurduğu sonuçlar, ayrıntılı olarak irdelenip, kusur aidiyet ve oranları gerekçeleriyle ortaya konulmalıdır.
Mahkemece, ceza davasının sonucu ve kusur verilen ve hakkında ceza davası açılmamış olan ... İnşaat Tah. San. Tic. A.Ş. şantiye şefi yada saha sorumlusu hakkında yapılan işlemler araştırılıp sonucu belirlenmeli, kusur durumu ve aidiyetinin ve oranlarının belirlenmesi için uzman bilirkişi heyetinden yukarıda ortaya konulan ilkeler doğrultusunda rapor alınmalı ve raporlar arasında çelişki oluşması halinde bu çelişkiler giderilmeli ve oluşacak sonuca göre karar verilmelidir.
Mahkemece; yukarıda açıklanan eksiklikler giderildikten sonra karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalı, hükmü temyiz eden davalılar lehine oluşan kazanılmış hak durumu da gözetilmelidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılara iadesine, 25.05.2017 gününde oy birliğiyle karar verildi.