Taraflar arasında görülen kayıp-kaçak bedelinin iadesi davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkilinin Organize Sanayi Müdürlüğü Kuruluş yasasına uygun olarak müdürlüğü içerisindeki fabrikaların elektrik dağıtımını yaptığını, müvekkili müdürlüğün davalı şirketten aldığı enerjinin Teyaş"ın trafo merkezi bitiminden başladığını, oradaki hücrelerden çıkış yapıp OSB hattına giriş yaptığını, 1 km nakilden sonra faturalamaya esas sayaçların olduğu bölgeden giriş yaptığını, müvekkili OSB"nin yaklaşık dağıtım şirketinin 1 km hattı ile gelmekte olup, 1 km hat üzerinde oluşabilecek kaybın faturalanması gerektiğini, davalı şirketin OSB içerisindeki kayıp ve kaçağı karşılamadığını belirterek müvekkili yönünden kayıp kaçak oranlarının tespiti ile fazlaya dair alacakları saklı kalmak şartıyla 9.000,00 TL ödenen kayıp kaçak bedelinin faizi ile birlikte davalı şirketten alınarak müvekkiline iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili şirketin fatura tanzimini EPDK elektrik tarifeleri Yönetmeliğine göre yapıldığını, bu düzenlemede müşterinin dağıtım şirketine yakın ve uzaklığı gözetilmeden uygulandığını, yasada böyle bir düzenleme olmadığı için davacının dağıtım şirketine yakın olmasının kendisine ayrıcalıklı bir durum yaratmayacağını, her müşterinin dağıtım hatlarına göre mesafesinin dikkate alınmadığını, yasa önünde eşitlik kuralı gereği her müşteriye aynı yasa ve usul hükümlerinin uygulandığını, zira EPDK tarafından kayıp kaçak bedelinin bir hizmet bedeli olarak kabul edildiğini, enerji nakil hattına yakın ve uzaklığı gözetilmeden tüm abonelere aynı şekilde yansıtılan bir bedel olduğunu belirterek davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davalı dağıtım şirketinin tahsil ettiği kayıp, kaçak elektrik miktarının yönetmelik ve kurul kararına göre tahsil edildiğinden iadesinin mümkün olmadığından bahisle davacının davasının reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, elektrik faturalarına yansıtılan kayıp-kaçak bedelinin tüketiciden alınıp alınamayacağı noktasında toplanmaktadır. Dosyadaki yazılara, kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle HGK. nun aynı konuya ilişkin 21.05.2014 günlü ve 2013/7-2454 E. 2014/679 K. sayılı kararına göre, kayıp-kaçak bedelinin perakende satış tarifesinin bir unsuru olarak faturalarda yer almasının kanun ve yönetmeliğe aykırı bulunduğu dikkate alınarak, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken aksine düşüncelerle yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 15.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.