Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/6607 Esas 2016/5864 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/6607
Karar No: 2016/5864

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/6607 Esas 2016/5864 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2016/6607 E.  ,  2016/5864 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Kadastro sırasında ... köyü, ... mevkii 103 ada 27 parsel sayılı 36854,30 m² yüzölçümündeki taşınmaz, belgesizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... adına tespit edilmiştir.
    Davacı ..., yasal süresi içinde dava konusu taşınmazın taşlık yerlerden olduğu ve zilyetlik koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle dava açmıştır.
    Mahkemece; davanın kabulüne ve dava konusu 103 ada 27 sayılı parselin kadastro tutanağının iptali ile taşlık arazi niteliğiyle ... adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tesbitine itiraz niteliğindedir.
    Yörede 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik hükümlerine göre yapılan orman kadastrosu bulunmaktadır.
    Mahkemece, çekişmeli taşınmazın özel mülkiyete konu tarım arazisi niteliğinde bulunmadığı ve davalı lehine zilyetlikle iktisap koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile taşlık vasfında ... adına tesciline yönelik kurulmuş ise de, yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya elverişli değildir.
    Şöyle ki; somut olayda, keşif sonrası aldırılan ziraat bilirkişi raporunda; dava konusu taşınmazın içinde yağmur sularıyla beslenen bir kuyu bulunduğu, mevcut durumuna bakıldığında 3-4 yıldır ekim yapılmadığı, parselin içindeki taşların tamamen temizlendiği ve etrafının da taş duvarla örülü olduğu belirtilmiş, ormancı bilirkişi raporunda, 1953 hava fotoğrafının stereoskopik incelemesinde, parselin sınırları belirli, tarımsal bir zemin üzerinde yapının var olduğunun görüldüğü belirtilmiş, yine aldırılan ormancı bilirkişi ek raporunda da 1984 tarihli hava fotoğrafının stereoskopik incelemesinde parselin sürülü ve sınırlarının belirgin olduğu, tarımsal zeminin gözlendiği belirtilmiştir.
    Dosya kapsamı ve keşif sonrası aldırılan raporlardan, çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu belirlendiğine göre, davalının zilyetlik yolu ile kazanma koşullarının araştırılması gerekir. Bu cümleden olarak; taşınmazın uzun zamandır kullanılmadığı anlaşıldığından, ne kadar zamandır boş vaziyette olup kullanılmadığı yerel bilirkişi ve tanıklardan sorulmak suretiyle tesbit edilmeli, taşınmazın öncesinde ne şekilde tasarruf edildiği ayrıntılı biçimde açıklattırılmalı, taşınmaz üzerinde taraflar yararına zilyetlik koşullarının oluşup oluşmadığı belirlenmeli, uzman ziraat mühendisi bilirkişiden; taşınmazın niteliği hususunda, komşu parsellerin toprak yapısı da mukayese edilmek suretiyle, toprak yapısı ve niteliğini belirtir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, taşınmazda zilyetlik koşulları oluşmuş ve iradi terk sözkonusu değil ise 3402 sayılı Kanunun 14. maddesi uyarınca, davalı kişi yanında, murisler yönünden de tapu ve ilgili kadastro müdürlükleri ile mahkeme yazı işleri müdürlüğünden araştırma yapılıp, aynı Kanunun 3/7/2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ile değiştirilen 14/2. maddesi hükümleri dikkate alınarak sulu ve susuz olarak kazanılmış toprak miktarı belirlenip, Kanunun getirdiği sınırlamanın aşılıp aşılmadığı saptanarak, tarafların delilleri toplanmalı, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı ... tarafından yapılan temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 18/05/2016 günü oy birliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.