16. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/4010 Karar No: 2016/4092 Karar Tarihi: 12.04.2016
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/4010 Esas 2016/4092 Karar Sayılı İlamı
16. Hukuk Dairesi 2015/4010 E. , 2016/4092 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle; “dava konusu 139 ada 62 parsel sayılı taşınmazın 22.09.2000 tarihinde tapuya tescil edildiği, Hazine’nin ise 02.11.2010 tarihinde taşınmazın, devletin hüküm ve tasarrufu altında olan yerlerden olduğu iddiası ile davaya müdahale talebinde bulunduğu, bu durumda Kadastro Kanunu"nun 12/3. maddesi uyarınca 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği, her ne kadar 5841 sayılı Yasa"nın 2. maddesi ile Kadastro Kanunu"nun 12. maddesinin 3. fıkrasına eklenen “ Bu hüküm, iddia ve taşınmazın niteliğine yahut Devlet veya diğer kamu tüzel kişileri dahil, tarafların sıfatına bakılmaksızın uygulanır.”cümlesi ve Kadastro Kanunu"nun geçici 10. maddesi, Anayasa Mahkemesinin 12.05.2011 tarih 2009/... Esas, 2011/... Karar sayılı kararı ile iptal edilmiş ise de kararın gerekçesinde kamu malları (kıyı kenar çizgisi ve orman iddiası gibi) dışında kalan yani özel mülkiyete konu olabilecek taşınmazlar yönüyle 10 yıllık hak düşürücü sürenin Hazine tarafından açılan davalarda uygulanacağı belirtilmiş olmakla Hazine tarafından açılan davanın reddine karar verilmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda “davanın reddine, dava konusu 139 ada 62 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespit tutanağında tespit ile tesciline” karar verilmiş; hüküm, davacı ... mirasçıları vekili ve müdahil Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin taktirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı ... mirasçıları ... ve arkadaşları vekili ve müdahil Hazine temsilcisinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; dava, kadastro sonucunda kesinleşip tapuya tescil edilen 139 ada 62 parsel sayılı taşınmaza karşı açılan tapu iptal ve tescil davasıdır. Dava konusu taşınmazın tapu kaydı oluşmuş olduğuna göre Asliye Hukuk Mahkemesi"nce davanın reddine karar verilmesi halinde hükümde ayrıca taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmesi isabetsiz ise de bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün 1. Bendinin 2. paragrafının hükümden çıkarılmasına ve hükmün DÜZELTİLMİŞ bu haliyle ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye temyiz karar harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, 12.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.