3. Hukuk Dairesi 2014/13023 E. , 2014/11801 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : KAYSERİ(KAPATILAN) 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/10/2013
NUMARASI : 2013/68-2013/213
Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı vekili dilekçesinde; müvekkili şirketin, K. Yatılı İlköğretim Okulunun doğalgaz dönüşüm işini yürüttüğünü, bu iş nedeniyle yapılan sözleşme uyarınca “abone bağlantı bedeli” olarak 44.237,33 TL nin 12.08.2009 tarihinde davalı şirkete ödendiğini, ancak davalı şirketin EPDK.nın 24.12.2008 tarih 1903 karar nolu kararına aykırı davranarak fazla bağlantı bedeli tahsil ettiğinin tespit edildiğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak üzere, şimdilik 10.000 TL nin faizi ile birlikte davalı taraftan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, dosyaya sunulan müracaat bilgi formu ve doğalgaz bağlantı anlaşmasından da anlaşılacağı üzere anlaşmayı imzalayanın dava dışı Kocasinan Yatılı İlköğretim Okulu olduğunu, davacının bu anlaşmanın tarafı olmadığını, dolayısıyla anlaşma tarafı olmayan davacının ödediğini iddia ettiği bedeli talep etmesinin mümkün olmadığını savunarak, davanın husumet nedeniyle reddini talep etmiştir.
Mahkemece, dosyada yer alan müracaat bilgi formu ile abonelik için davalı tarafa verilen dilekçe içeriğinden; işlemlerin, K. Yatılı Bölge Okulu adına işlem tesis etmek üzere yetkilendirilen H.T. isimli kişi tarafından gerçekleştirildiğinin anlaşıldığı, yine davaya konu ödemenin de bu kişi tarafından yapıldığının sabit olduğu, ayrıca K. Yatılı İlköğretim Okulunun doğalgaz dönüşüm işinin yapılması ve abone bedellerinin ödenmesine ilişkin sözleşmede davalının taraf olmadığı, sözleşmede taraf olmayan davalıya HMK. md 114/d uyarınca husumet yöneltilemeyeceği, bu hususun HMK. md. 115/2"ye göre dava şartı olduğu gerekçesiyle davanın, dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafça temyiz edilmiştir.
Bilindiği üzere, taraf sıfatı (husumet), dava konusu sübjektif hak (dava hakkı) ile taraflar arasındaki ilişkidir.
Bir sübjektif hakkı dava etme yetkisi, kural olarak o hakkın sahibine aittir. Bu nedenle, o hakka ilişkin bir davada davacı olma sıfatı (aktif husumet ehliyeti) da o hakkın sahibine aittir.
Bir sübjektif hak kendisinden davalı olarak istenebilecek olan kişi, o hakka uymakla yükümlü (borçlu) olan kişidir(pasif husumet ehliyeti).
Bu açıklamalar ışığında, temyize konu edilen dava incelendiğinde; davacı, ihale ile aldığı işin yürütülmesi sırasında ihale kapsamında olan abone bağlantı bedelini davalıya ödediğini, ancak davalının yürürlükteki mevzuat gereğince alması gerekenden fazla bir bedeli tahsil ettiğini ileri sürerek; fazladan ödediği bedelin davalı taraftan tahsilini talep etmektedir.
Dosyada yer alan; davalı şirket tarafından düzenlenmiş olan 12.08.2009 tarih ve 612863 nolu fatura içeriğinden, davaya konu abone bağlantı bedelinin davacı şirket tarafından ödendiği anlaşılmaktadır.
Yine, davacı şirketin yüklenici sıfatıyla imzaladığı eser sözleşmesinin 34. maddesinde; iş bedeline dahil olan abone bağlantı bedelinin davacı şirket tarafından yatırılacağının kararlaştırıldığı görülmektedir.
Bu durumda, mahkemece; dava dilekçesinde davacı ve davalı olarak gösterilen kişilerin, gerçekten davacı ve davalı sıfatına sahip oldukları gözetilerek, uyuşmazlığın esasının incelenmesi ve ulaşılacak sonuç uyarınca karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden tarafa iadesine, 15.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.