Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/24682
Karar No: 2017/4426
Karar Tarihi: 23.05.2017

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/24682 Esas 2017/4426 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2015/24682 E.  ,  2017/4426 K.

    "İçtihat Metni"


    ... adına Av. ... ile 1- ... Kurumu Başkanlığı adına Av....2-... Haber Ajansı A.Ş. 3-... Servis Sosyal Hizmetler A.Ş. adlarına Av. ... 4-... Haber Ajansı A.Ş. aralarındaki dava hakkında ... 12. İş Mahkemesinden 22.10.2015 günlü ve 2014/385 E. 2015/474 K. sayılı hükmün temyizen incelenmesi, davalılar ... Kurumu Başkanlığı, ... Haber Ajansı A.Ş. ve ... Servis Sosyal Hizmetler A.Ş. avukatları tarafından istenilmesi üzerine dosyası incelendi, gereği konulup düşünüldü:
    1-Temyiz tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 434. maddesi ile ilgili 25.01.1985 gün ve 5/1 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı hükmü gereğince, temyiz isteği, dilekçenin temyiz defterine kaydettirildiği tarihte yapılmış sayılır ve temyiz dilekçesi verilirken gerekli harç ve giderlerin tamamı ödenir. Temyiz harç ve giderlerinin ödenmemiş veya eksik ödenmiş olduğunun sonradan anlaşılması durumunda, karar veren hâkim tarafından yedi günlük kesin süre tanınarak, bu süre içerisinde ödenmesi veya eksikliğin tamamlanması, aksi halde temyizden vazgeçmiş sayılacağı temyiz edene yöntemince ve yazılı olarak bildirilir. Ancak, temyiz harcının mahkeme kalemince hesaplanıp temyiz edenden istendiği halde süresinde ödenmediği belgelendirilmiş ise temyiz isteğinin reddi gerekir.
    Davada ise, yukarıda sözü edilen yasa ve İçtihadı Birleştirme Kararı hükmüne aykırı olarak hükmü temyiz eden ... Haber Ajansı A.Ş. ... Servis Sosyal Hizmetler A.Ş. avukatı tarafından temyiz dilekçesinin verildiği sırada ve yasal temyiz süresi içerisinde gerekli harç ve giderlerin tamamı ödenmemiş bulunmaktadır. Davacılar avukatı tarafından temyiz yoluna başvurulurken, her davacı adına temyiz talebinde bulunulduğu; ancak her bir davacı adına ayrı ayrı başvuru ve maktu temyiz harcı yerine tek harcın yatırıldığı anlaşılmaktadır. Böyle olunca da,
    (a)Hukuk Muhakemeleri Kanununun anılan maddesinde öngörülen prosedür işletildikten,
    (b)Davacılar adına ayrı ayrı temyiz harcının yatırılmaması halinde yatırılan temyiz harcının hangi davacı adına yatırıldığı tespit edildikten sonra, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3’üncü maddesi gereğince, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun anılan (434) maddesinde öngörülen prosedür, harç tamamlanmak üzere işletilmelidir.
    2-7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 12. maddesine göre; hükmi şahıslara tebligat salahiyetli mümessillerine, bunlar birden fazla ise yalnız birine yapılır. Aynı Kanunun 13. maddesine göre de, tebliğ yapılacak bu kişiler herhangi bir sebeple mutat iş saatlerinde işyerinde bulunmadıkları veya o sırada evrakı bizzat alamayacak bir halde oldukları takdirde tebliğ orada hazır bulunan memur ve müstahdemlerinden birine yapılır.
    25.01.2012 tarih ve 28184 sayılı Resmi Gazete ‘de yayımlanan Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik"in 21. maddesinde ise; tüzel kişi adına, tebligatı kabul edecek kişi herhangi bir sebeple mutad iş saatlerinde bulunmadığı veya o sırada evrakı bizzat alamayacak bir halde olduğu takdirde tebliğin orada hazır bulunan memur veya müstahdemlerinden birine yapılacağı, kendisine tebliğ yapılacak memur veya müstahdemin tüzel kişinin o yerdeki teşkilatı veya personeli içinde vazife itibariyle tüzel kişinin yetkilisinden sonra gelen kimse veya evrak müdürü gibi esasen bu kabil işlerle vazifelendirilmiş biri olması gerektiği, bunların da bulunmadığı tebliğ mazbatasında tespit edilmek şartıyla o yerdeki diğer memur veya müstahdemlerinden birine yapılacağı hüküm altına alınmıştır.
    Hukuk Genel Kurulu"nun 14.12.2011 tarih ve 2011/21-882 Esas, 2011/767 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, Tebligat Kanunu"nun 13 üncü maddesinde, kendisine tebligat yapılacak şahısların derecelendirildikleri görülmektedir. Bir kere, hükmi şahıslar namına kendilerine tebligat yapılabilecek salahiyetli mümessiller mutat iş saatlerinde işyerlerinde bulundukları ve o sırada evrakı bizzat alacak durumda oldukları takdirde memur ve müstahdemlere tebligat yapılamaz. Saniyen, memur veya müstahdemlere tebligat yapılabilecek hallerde de, önce kendisine tebligat yapılacak şahsın, şirketin o yerdeki teşkilatı veya personeli içinde vazife itibariyle muhatap hükmi şahsın mümessilinden sonra gelen veya evrak müdürü gibi esasen bu işlerle tavzif edilmiş bir kimse olması böyle bir kimsenin bulunmaması halindedir ki (bu durum tebliğ mazbatasına derç edilmek suretiyle) o yerdeki diğer bir memur veyamüstahdeme tebligat yapılabilir. Daha önce kendisine tebligat yapılması gereken kimselerin bulunmadıklarını veya tebligatı bizzat alamayacak durumda olduklarının ispatı bakımından mazbatada yer alacak kayıt bilhassa önemlidir (E. Moroğlu, Makalelerim I, ... 2001, s. 4-5).
    Dosya arasından; dava dilekçesi, davalılardan ... Haber Ajansı A.Ş.’ye, dava dilekçesinde belirtilen adresine aynı adreste birlikte çalışan daimi yetişkin işçisi şerhiyle ...’a tebliğ edildiği, fakat sonrasında duruşma gününün tebliği aşamasında ise aynı kişinin beyanı ile muhatabın adreste tanınmadığı gerekçesi ile tebligatın iade edildiği ve mahkemece bu aşamadan sonra gıyabi hüküm dahil tüm tebligatların Tebligat Kanunu’nun 35’inci maddesi kapsamında tebliği yapıldığı anlaşılmakta olup, tebliğ işlemi yukarıda açıklanan Tebligat Kanununun 12 ve 13. maddeleri ile Tebligat Kanunu"nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 21. maddesinde düzenlenen tüzelkişilere tebligat usulüne aykırı olarak davalı şirketin yetkilisinin bulunup bulunmadığı tespit edilmeksizin daimi çalışan olup olmadığı dahi belirlenemeyen kişiye tebliğ gerçekleştirildiğinden gıyabi hüküm hakkında yapılan tebligat usulsüzdür.
    Mahkemece, bazı maddeleri dışında 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanun ile değişik 7201 sayılı Tebligat Kanununun tüzel kişilere tebligat hükümlerini düzenleyen 12., 13. ve 35. maddelerine göre davalı şirketin Ticaret sicilinde belirtilen adresine hükmün tebliği ile temyiz süresi geçtikten ve gerektiğinde 6100 sayılı HMK’nın geçici 3. maddesinin 2. fıkrası gereğince, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 432. maddesindeki prosedür de işletildikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, temyiz itirazlarının, bu noksanlıklar giderilip dosya geldikten sonra incelenmesine, 23.05.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi