Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2012/13712
Karar No: 2014/2126

Kenevir ekme - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2012/13712 Esas 2014/2126 Karar Sayılı İlamı

10. Ceza Dairesi         2012/13712 E.  ,  2014/2126 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Kenevir ekme
    Hüküm : Mahkûmiyet

    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    01.11.2010 tarihinde tebliğ edilen hükmün 09.11.2010 tarihinde temyiz edildiği anlaşıldığından, sanığın temyiz isteğinin, CMUK"nın 317. maddesi gereğince REDDİNE, Başkan Vekili ..."nın karşı oyu ve oyçokluğuyla 28.03.2014 tarihinde karar verildi.

    KARŞI OY GEREKÇESİ

    A) Tartışmanın Konusu:
    Yerel mahkeme tarafından sanığın yokluğunda verilen hüküm fıkrasında yasa yolu bildirimi sadece "7 gün içinde temyizi kabil olmak üzere" şeklinde belirtilmiş; tebligat zarfına ise "tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde temyizi kabil olmak üzere" ibaresi yazılarak gerekçeli karar sanığa 01.11.2010 tarihinde tebliğ edilmiştir.
    Sanık hükmü 09.11.2010 tarihinde temyiz etmiştir.
    Tartışmanın konusunu, temyiz yoluna ilişkin bildiriminin yasaya uygun olup olmadığı ve buna bağlı olarak sanığın temyizinin süresinde sayılıp sayılmayacağı oluşturmaktadır.
    B) Konuya İlişkin Anayasa ve Yasa Hükümleri:
    1- Anayasa"nın "temel hak ve hürriyetlerin korunması" başlıklı 40. maddesinin 2. fıkrasında “Devlet, işlemlerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır” hükmüne yer verilmiştir.
    Bu hükmün gerekçesinde "Bireylerin yargı ya da idarî makamlar önünde sonuna kadar haklarını arayabilmelerine kolaylık ve imkân sağlanması amaçlanmaktadır. Son derece dağınık mevzuat karşısında kanun yolu, mercii ve sürelerin belirtilmesi hak arama, hak ve hürriyetlerin korunması açısından zorunluluk haline gelmiştir" denmiştir.
    2- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun (CMK"nın);
    a) 34. maddesinin 2. fıkrasında “Kararlarda, başvurulabilecek kanun yolu, süresi, mercii ve şekilleri belirtilir”,
    b) 231. maddesinin 2. fıkrasında; “Hazır bulunan sanığa ayrıca başvurabileceği kanun yolları, mercii ve süresi bildirilir”,
    c) 236. maddesinin 6. fıkrasında “Hüküm fıkrasında, 223 üncü maddeye göre verilen kararın ne olduğunun, uygulanan kanun maddelerinin, verilen ceza miktarının, kanun yollarına başvurma ve tazminat isteme olanağının bulunup bulunmadığının, başvuru olanağı varsa süresi ve merciinin tereddüde yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilmesi gerekir”
    d) 291. maddesinde;
    "(1) Temyiz istemi, hükmün açıklanmasından itibaren yedi gün içinde hükmü veren mahkemeye bir dilekçe verilmesi veya zabıt kâtibine bir beyanda bulunulması suretiyle yapılır; beyan tutanağa geçirilir ve tutanak hâkime onaylattırılır. Tutuklu bulunan sanık hakkında 263 üncü madde hükmü saklıdır.
    (2) Hüküm, temyiz yoluna başvurma hakkı olanların yokluğunda açıklanmışsa, süre tebliğ tarihinden başlar. "
    Şeklindeki emredici düzenlemeler yer almıştır.
    3- CMK’nın 40. maddesinin 1. fıkrasında kusuru olmaksızın bir süreyi geçirmiş olan kişinin, eski hale getirme isteminde bulunabileceği; 2. fıkrasında ise yasa yoluna başvuru hakkının kendisine bildirilmemesi halinde, kişinin kusursuz sayılacağı belirtilmiştir.
    C) Konunun İrdelenmesi:
    Sözü edilen anayasa ve yasa hükümlerine göre; gerek yüze karşı, gerekse yoklukta verilen hüküm ve kararlarda başvurulacak kanun yolunun, kanun yoluna başvuru süresinin, başvurunun yapılacağı merciin ve başvuru şeklinin hiçbir duraksamaya yer vermeyecek biçimde açıkça belirtilmesi zorunludur. Anayasa bu durumu temel hak ve hürriyetlerin korunmasının gereği olarak kabul etmiştir.
    Yasa yoluna ilişkin bildirimin eksik yapılması ile hiç yapılmaması aynı sonucu doğurur. Geçersiz olan tefhim veya tebligat, temyiz süresinin başlangıcına esas alınamaz.
    İlginin eski hale getirme isteğinde bulunması, tefhimin veya tebligatın geçerli olması durumlarında aranır. Tebligat yapılmamış ya da tefhim veya tebligat geçerli değil ise, eski hale getirme talebinde bulunmasına gerek olmadan, ilgilinin konuyu öğrendiği tarihten itibaren yasa yoluna başvurması mümkündür.
    İncelemeye konu olan hükümle ilgili yasa yolu bildiriminde, yasa yolunu inceleyecek merci (Yargıtay) ve başvuru şekli (temyiz isteminin hükmü veren mahkemeye bir dilekçe verilmesi veya zabıt kâtibine bir beyanda bulunulması suretiyle yapılabileceği) gösterilmemiştir. Bu nedenle, geçerli bir tebligattan söz edilemez ve tebliğ tarihi yasa yolu süresinin başlangıcına esas olamaz. Sanığın temyiz başvurusu bu nedenle süresindedir.
    Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 2011/148-155, 2008/214-2009/98, 2008/7-2009/29, 2007/162-177 sayılı karaları da bu doğrultudadır.
    D) Sonuç:
    Açıkladığım nedenlerle; sanığın temyizinin süresinde olduğu ve hükmün esasının incelenmesi gerektiği kanısını taşıdığımdan, aksi yöndeki çoğunluk görüşüne katılmıyorum. 28.03.2014






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi