17. Hukuk Dairesi 2014/24482 E. , 2017/4892 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, 21.07.2013 tarihinde sürücü ..."ün, sevk ve idaresindeki tescilsiz motorsikletinin arka tarafında oturan müteveffa ... ile birlikte seyir halindeyken karşı istikametten gelen ve sürücülüğünü dava dışı ..."in yapmış olduğu tescilsiz motorsikletle çarpışması sonucunda ..."ün hayatını kaybettiğini, olayda araç sürücüleri ..."ün ve ..."in asli ve tam kusurlu davrandığını, müvekkili eş ..."ün üç çocuğu ile çaresiz kaldığını belirterek şimdilik 10.000 TL nin temerrüt tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, yargılama sırasında talebini toplam 160.504,05 TL ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, kusur yönünden bilirkişi incelemesi yapılmasını, müteveffanın hatır yolcusu olduğunu ve olayda müterafik kusuru bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece,davanın kısmen kabulü ile, hatır taşıması ve müterafik kusur indirimi yapılmak suretiyle davacı ... için 75.188,71 TL, ... için 923,57 TL, ... için 7.497,95 TL, ... için 20.717,45 TL olmak üzere toplam 104.327,68 TL nin 23/09/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan poliçe limitiyle sınırlı olarak tahsili ile davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
karar verilmiş, karar, davacılar vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeni ile destekten yosun kalma tazminatı isteminden ibarettir.
Somut olayda davacılar desteği ... kask takmamış şekilde motorsiklette yolcu olarak bulunmakta iken meydana gelen kazada hayatını kaybetmiştir.
Mahkeme tarafından desteğin kask takmamış olması nedeni ile %15 oranında müterafik kusuru olduğu kabul edilmiştir.
818 sayılı Borçlar Kanunu"nun "tazminat miktarının tayini" başlıklı 43. maddesinde (6098 sayılı TBK 51. md); hakimin, tazminatın türü ve kapsamının derecesini, durum ve mevkiinin gereğine ve hatanın ağırlığına göre belirleyeceği belirtilmiş; "Tazminatın tenkisi" başlıklı 44. maddesinde (6098 sayılı TBK 52. md)ise; zarar gören taraf, zarara razı olduğu veya kendisinin eylemi zararın doğmasına ya da zararın artmasına yardım ettiği ve zararı yapan kişinin durum ve mevkiini ağırlaştırdığı takdirde hakimin, zarar ve ziyan tutarını indirebileceği veya zarar ve ziyanı hüküm altına almaktan vazgeçebileceği açıklanmıştır.
Somut olayda; her nekadar desteğin kask takmadığı sabit ise de, desteğin kaza esnasında boynunun kırılması nedeniyle vefat ettiği gözetildiğinde; ölüm nedeni karşısında, müteveffanın kask takmamış olmasının ölümüne bir etkisi olup olmadığının ATK"dan rapor alınmak suretiyle belirlenmesi ve sonucuna göre müterafik kusur nedeni ile tazminattan indirim yapılıp yapılmayacağının belirlenemesi gerekirken yazılı şekilde ve eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
2-Davalı tarafça hatır taşıması savunmasında bulunulmuş, mahkemece olayda hatır taşımasının olduğu kabul edilerek tazminattan %20 oranında indirim yapılmıştır.
Somut olayda;ceza soruşturması aşamasındaki ifadelerden destek ..."in, yolcu olarak bulunduğu motorsikletin sürücüsü ..."ün dayısı olduğu anlaşılmıştır.
Bu durumda, sürücü ile ölen arasında dayı-yeğen ilişkisi bulunması ve taşımanın hatır taşıması olarak değerlendirilemeyeceği gözetilmeksizin aksi düşünce ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
3-Bozma neden ve şekline göre davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA,(3)numaralı bentte açıklanan nedenlerle bozma nedenine göre davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yerolmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 02/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.