21. Hukuk Dairesi Esas No: 2007/576 Karar No: 2007/3949 Karar Tarihi: 13.03.2007
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2007/576 Esas 2007/3949 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2007/576 E. , 2007/3949 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : Sivas İş Mahkemesi Tarih : 04.10.2006 No : 924-821
Davacı, 30.04.1994-01.06.2006 tarihleri arasında SSK."ya tabi sigortalılık süresi ile çakışmayan tüm sürelerde 2926 sayılı Yasa"ya tabi tarim Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. Dava nitelikçe, davacının 30.04.1994 ile 01.04.2006 tarihleri arasında 506 sayılı Yasa"ya tabi çalışmalar dışında 2926 sayılı Yasa"ya tabi sigortalı olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece davacının 30.04.1994 ile 01.04.2006 tarihleri arasında çakışan SSK’lı hizmetleri dışında kalan sürede davalı Kurumda Tarım-Bağ Kur sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmişse de varılan bu sonuç hatalı olmuştur. Gerçekten Tarım Bağ-Kur sigortası kapsamında kesintisiz tarımsal faaliyetin bulunduğunun anlaşıldığı hallerde, 506 sayılı yasa kapsamındaki kısa süreli çalışmaların 2926 sayılı yasa kapsamındaki sigortalılığı tümden sona erdirmeyeceği, 2926 sayılı yasanın 36 ve 10.maddesindeki şartlarında gerçekleşmesi halinde 506 sayılı yasa kapsamındaki kısa süreli çalışmalar dışında kalan süreler bakımından Tarım Bağ-Kur sigortalısı olunduğunun kabulünün gerekeceği, 506 sayılı yasa kapsamındaki çalışmaların uzun süreli olduğu hallerde ise, tarımsal faaliyetin kesintiye uğradığının ve SSK’lı çalışmanın sona ermesinden sonra, 2926 sayılı yasa kapsamında sigortalılığın yeniden başlatılabilmesi için, doğrudan prim yatırılması veya aynı yasanın 36.maddesine göre ürün bedelinden tevkifat yapılması yoluyla yeniden kayıt ve tescil yolundaki iradenin ortaya konulması gerektiği dairemizin giderek Yargıtay’ın yerleşmiş görüşlerindendir. Yapılan incelemede davacının davalı Kurumca 20.04.1985 tarihinde tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak kayıt ve tescil edildiği, 25.02.2002 tarihinden beri Ziraat Odası kaydının devam ettiği, zirai arazisinin bulunmadığı, 01.05.1994-30.06.1995 tarihleri arasında kesintisiz olarak 506 sayılı Yasa"ya tabi sigortalı olarak çalıştığı, davalı Kurumca SSK."na tabi çalışmanın başladığı tarihten bir gün önce 30.04.1994 tarihinde tarım Bağ-Kur sigortalılığının iptal edilerek 01.06.2006 tarihinde yeniden başlatıldığı anlaşılmaktadır. Somut olayda davacının 01.05.1994 ile 30.06.1995 tarihleri arasında 390 gün 506 sayılı Yasa kapsamında zorunlu sigortalı olduğu dosya içerisinden anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca davacının uzun süreli SSK’lı çalışması sona erdikten sonra, teslim ettiği ürün bedelinden tevkifat yapılıp yapılmadığı yada doğrudan prim ödemesinin olup olmadığı giderek yeniden kayıt ve tescil konusundaki iradenin ortaya konulup konulmadığı araştırılmaksızın dava konusu dönemde Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 13.03.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.