Tehdit - yaralama - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2012/38348 Esas 2014/3046 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2012/38348
Karar No: 2014/3046
Karar Tarihi: 03.02.2014

Tehdit - yaralama - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2012/38348 Esas 2014/3046 Karar Sayılı İlamı

4. Ceza Dairesi         2012/38348 E.  ,  2014/3046 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 4 - 2010/286344
    MAHKEMESİ : İstanbul 21. Sulh Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 23/03/2010
    NUMARASI : 2008/297 (E) ve 2010/299 (K)
    SUÇLAR : Tehdit, yaralama


    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak,
    1-Sanık müdafii duruşmalardan usulünce haberdar edilmeyerek, savunma hakkının kısıtlanması,
    2-Tehdit fiili, kişinin ruh dinginliğini bozan, iç huzurunu, bilinç ve irade özgürlüğünü ihlal eden bir olgudur. Fiilin mağdur üzerinde ciddi bir korku yaratabilmesi açısından sonuç almaya objektif olarak elverişli, yeterli ve uygun olması gerekir. Ayrıca tehdidin somut olayda muhatap üzerinde etkili olması şart değildir. Bu nedenle mağdurun korkup korkmadığının araştırılması gerekmez.
    Tehdit suçunun manevi öğesi genel kasttan ibaret olup suçun yasal tanımındaki unsurlarının bilerek ve istenerek işlenmesini ifade eder. Olayda tasarlamanın varlığı aranmadığı gibi, saikin de önemi yoktur.
    Kavga ve tartışma sırasında haksız bir fiilin kendisinde husule getirdiği şiddetli öfke ve elemin (gazabın) failin iradesini etkileyen bir etken olarak kusur yeteneğinde meydana getirdiği azalma nedeniyle koşulları varsa ancak yasal indirim nedeni olarak kabul edilebilmesi olanaklı ise de, önceden ilke boyutunda kastı kaldıran ve suçun oluşumunu engelleyen bir husus olarak kabulü mümkün değildir.
    Somut olayda; mahkemenin kabulüne göre sanığın katılana söylediği “Ben de bu can olduğu müddetçe intikam ateşi ile yanacağım” biçimindeki vb. sözlerin objektif olarak korkutucu nitelikte bulunması ve tehdit suçunda tasarlama unsurunun aranmaması nedeniyle tehdit suçunun oluşacağı gözetilmeden, kızgınlık ve öfke hali ile söylendiği, tehdit kastının bulunmadığı şeklindeki, kanuni ve yerinde olmayan gerekçeyle beraat kararı verilmesi,
    Kanuna aykırı, sanık A.. Y.. müdafii ve O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce kısmen yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 03/02/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.