14. Hukuk Dairesi 2015/1851 E. , 2015/3001 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki mirasçılık belgesinin iptali istemli davadan dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 25.04.2014 gün ve 2013/14356 Esas, 2014/8163 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, mirasçılık belgesinin iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 25.04.2014 tarihli 2013/14356 Esas 2014/8163 Karar sayılı ilamı ile davacının, evlenme sırasında iyiniyetli olması nedeniyle yasal mirasçılık sıfatını koruduğu, bu nedenle dava ehliyeti bulunan davacının, mirasçılık belgesi talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken davanın reddi cihetine gidilmesi doğru görülmeyerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Davalılar, karar düzeltme isteminde bulunmuşlardır.
Dava, HMK"nun yürürlüğe girdiği 01.10.2011 tarihinden sonra 28.01.2013 tarihinde açılmıştır. 01.10.2011 tarihinden önce yürürlükte bulunan HUMK"nun sulh hukuk mahkemesinin görevini belirleyen 8/II-5. bendi “mirasçılık belgesi verilmesi hakkındaki isteklerle, bu belgenin değiştirilmesi veya iptali davalarına …” bakar şeklinde olduğu halde 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren HMK"nun 1. maddesi, “Mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar kamu düzenindendir” hükmüne yer verilmiştir. Aynı Kanun"un 2. maddesinde ise, “Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın mal varlığına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesi” olduğu vurgulanmıştır. 6100 sayılı HMK.nun 4/1-ç bendinde, “Bu kanun ile diğer kanunların, sulh hukuk mahkemesi veya sulh hukuk hakimini görevlendirdiği davalara sulh hukuk mahkemesi bakar” yine aynı Kanunun, görevli mahkeme başlığını taşıyan 383/1. fıkrasında; “ çekişmesiz yargı işlerinde görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadığı sürece sulh hukuk mahkemesi” olduğu açıklanmıştır. Öte yandan genel hüküm niteliğinde bulunan TMK"nun 598/1. fıkrasında da, veraset belgesinin sulh hukuk mahkemesince verilmesi öngörülmüştür. 6100 sayılı Kanunun çekişmesiz yargı işleri başlığını taşıyan 382/1-c kısmının 6. bendine göre, mirasçılık belgesi verilmesinin sulh hukuk mahkemesinin görev alanına girdiği ve çekişmesiz yargı kapsamına alındığı belirlenmiştir.
Yukarıda açıklandığı gibi HUMK"nun 8/II-5. maddesi uyarınca mirasçılık belgesinin verilmesi, değiştirilmesi veya iptal davaları ile ilgili görev sulh hukuk mahkemesine verildiği halde, HMK"nun 382/2-c kısmının 6. bendine göre, sulh hukuk mahkemelerinin sadece veraset belgesinin verilmesiyle ilgili istekler konusunda görevli olduğu anlaşılmaktadır. Anılan maddenin bu haliyle yorumlanmasında veraset belgesinin değiştirilmesi veya daha önce verilen veraset belgesinin iptali davalarının sulh hukuk mahkemesinde bakılamayacağı ve bu mahkemelerin görevli olamayacağı sonucuna varılmaktadır. Kaldı ki, veraset belgesinin iptali davaları hasımlı olarak açılması zorunlu bulunduğundan çekişmesiz yargıdan çıkıp çekişmeli yargı haline geldiği de bir gerçektir. Bu durum karşısında HMK"nun yürürlüğe girdiği 01.10.2011 tarihinden sonra açılan dava dosyası bakımından HMK"nun 382/2-c kısmının 6. bendi uyarınca görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemesi değil asliye hukuk mahkemesi olduğu sonucuna varıldığından ve görev kamu düzenine ilişkin olup mahkemece davanın her aşamasında gözetilmesi gerektiğinden dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken işin esası incelenerek hüküm kurulmuş bulunması doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalıların karar düzeltme isteminin kabulü ile Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 25.04.2014 tarihli 2013/14356 Esas 2014/8163 Karar sayılı ilamının KALDIRILARAK, hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 18.03.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.