8. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/4761 Karar No: 2019/1087 Karar Tarihi: 06.02.2019
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2016/4761 Esas 2019/1087 Karar Sayılı İlamı
8. Hukuk Dairesi 2016/4761 E. , 2019/1087 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İstihkak
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı üçüncü kişi vekili ve davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K... A R A R
Davacı üçüncü kişi vekili; hacze konu menkul malların müvekkili şirkete ait bir adreste ve üçüncü kişi şirketin elinde iken haczedilmiş olduğunu, haciz mahallinde borçlu şirkete ait hiçbir belge bulunmadığını, müvekkili şirketin borçlu şirketten yemek hizmetlerini satın aldığını, aralarında hiç bir organik bağ bulunmadığını bildirerek, istihkak iddiasının kabulü ile kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı alacaklı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece,bilirkişi raporuna göre hacze konu malların mülkiyetinin davacıya ait olduğu, borçlu ile davacı arasında bir hukuki ilişki bulunduğu, davalının kötüniyetli olmadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulü ile tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı üçüncü kişi vekili ve davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı alacaklı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, 2. Davacı üçüncü kişi vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Mahkemece verilen kararda davacının asıl talebi tam olarak kabul edilmekle birlikte fer"i nitelikte olan tazminat talebinin reddi halinde davalı yararına vekalet ücretine hükmedilemez. Bu yön nazara alınmaksızın davacı aleyhine vekalet ücreti takdiri doğru görülmemiştir. Ne var ki belirtilen bu yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, 6100 sayılı HMK’nin Geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK’un 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. SONUÇ: Davalı alacaklı vekilinin yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı üçüncü kişi vekilinin vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 6 numaralı maddesindeki "Davalılar yargılamada kendilerini vekille temsil ettiğinden, karar tarihindeki yasal tarife uyarınca 1.500 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine," cümlesinin hükümden çıkartılmasına, hükmün düzeltilen bu şekli ile ONANMASINA, İİK"nin 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 29,20 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 961,29 TL"nin temyiz eden davalı alacaklıdan alınmasına, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacı üçüncü kişiye iadesine, 06.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.