21. Hukuk Dairesi 2006/6016 E. , 2007/3394 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Bakırköy 2. İş Mahkemesi
Tarih : 21.03.2006
No : 1047-371
Davacı, davalı işveren nezdinde 12.11.2001-08.06.2003 tarihleri arası çalıştığının tesbitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Dava, davacının 12.11.2001-08.06.2003 tarihleri arasında davalıya ait işyerinde hizmet akdine dayalı olarak sürekli çalıştığının tesbiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, istek, tanık sözlerine dayanılarak kabul edilmiştir.
Bu tür hizmet tespitine yönelik davaların kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi icap ettiği Dairemizin giderek Yargıtay’ın içtihadı gereğidir.
Davacının 07.11.2002-11.12.2002 tarihleri arasında 35 gün ve 2003 yılı 1. döneminde ise 28 gün D. Tekstil ve Konf. Yan. Ürünleri San. ve Tic. Ltd. Şti. işyerinden hizmetleri bildirilmiştir. Yargılama sırasında dinlenen kısmi bordro tanığı H. P. , davacının 2001 yılının 11. ayından itibaren çalıştığını belirtmiştir. Söz konusu tanığın sadece 2002 yılı 3. dönem bordrosunda isminin yer alması nedeniyle davacının anılan dönem dışındaki çalışmaları konusunda bilgi sahibi olmadığı açıktır. Yukarıda belirtilen kısmi bordro tanığının dışındaki ifadeleri hükme dayanak alınan davacı tanığı ise, davacı ile birlikte çalışan ve kayıtlara geçmiş kişi olmadığı gibi, komşu işyerlerinin kayıtlarına geçmiş kimse de değildir. Bu bakımdan tanık sözleri çalışma olgusu yönünden somut olaylara dayanmamakta, soyut düzeyde kalmaktadır. Sosyal Sigortalar Kurumu’na verilen dönem bordrolarında kayıtlı davalı tanıkları İ.K. ve T.A. ise, davacının 2002 yılının son aylarında işe girdiğini belirtmişlerdir.
Davalı olarak gösterilen H.D. adına davalı Kurumda tescil edilmiş işyeri dosyası bulunmadığı gibi, davacının hizmetleri, dava dışı D. Tekstil ve Konf. Yan. Ürünleri San. ve Tic. Ltd. Şti. işyerinden bildirilmiştir. Bu durumda, öncelikle mahkemece, davalı H. D. ile dava dışı D. Tekstil ve Konf. Yan. Ürünleri San. ve Tic. Ltd. Şti. arasındaki ilişki araştırılarak, davanın hasımda mı yoksa temsilci de yanılma sonucu mu açıldığı açıklığa kavuşturulmalı ve varılacak sonuca göre işlem yapılmalıdır.
Yapılacak iş, davanın nitelikçe kamu düzenine ilişkin olduğu göz önünde tutularak, davalı H.D. ile dava dışı D. Tekstil ve Konf. Yan. Ürünleri San. ve Tic. Ltd. Şti. arasındaki ilişkiyi araştırıp, davanın hasımda değil temsilcide yanılma sonucu açıldığının saptanması halinde davayı husumetten ret etmeyip, gerçek temsilciye yöntemince davayı yöneltmek, belirtilen eksiklikler giderilip, davanın pasif ehliyet yönü halledildikten sonra, davacı ile aynı tarihte birlikte çalışan ve Sosyal Sigortalar Kurumu’na verilen dönem bordrolarında kayıtlı diğer tanıklar belirlenerek, bu tanıkların bilgilerine başvurmak ve gerektiğinde davacının tesbitini istediği tarihlerde çalıştığını iddia ettiği işyerine komşu olan işyerlerini belediye, emniyet veya jandarma vasıtasıyla saptamak, saptanan bu işyerlerinin kayıtlarına geçmiş kişilerin, başka bir anlatımla, Bağ-Kur’da, Sosyal Sigortalar Kurumu’nda veya diğer sosyal güvenlik kuruluşlarında kayıtları olan komşu işyeri sahiplerinin veya çalışanlarının bilgilerine başvurulmak ve sonucuna göre karar vermekten ibarettir. Bu yön, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555, 5.2.2003 gün 2003/21-35-64, 15.10.2003 gün 2003/21-634-572, 3.11.2004 gün 2004/21-480-579 ve 2004/21-479-578, 10.11.2004 gün 2004/21-538 ve 1.12.2004 gün 2004/21-629 sayılı kararlarında da vurgulanmıştır.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcınının istek halinde davalılardan H. D."na iadesine, 08.03.2007 gününde oy birliği ile karar verildi.