4. Hukuk Dairesi 2012/831 E. , 2013/1957 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 27/05/2008 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 03/10/2011 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraflar vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Davacının temyiz itirazları yönünden; dava, haksız fiil nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin bir bölümü kabul edilmiş; karar, taraflarca temyiz edilmiştir.
Dosya kapsamından, tarafların aynı iş yerinde çalıştıkları, geçmişe dayanan bir husumetlerinin bulunduğu, olay günü davalının çalıştığı birimde taraflar arasında tartışma yaşandığı, tartışmanın kavgaya dönüşmesi neticesinde tarafların birbirlerini karşılıklı yaraladıkları anlaşılmaktadır.
Gerek dosya arasına getirtilip incelenen ceza dosyası, gerekse dava dosyası kapsamından, ilk haksız hareketin kim tarafından gerçekleştirildiği net bir şekilde tespit edilememektedir. Ceza dosyasında, her iki sanığın da birbirini suçladığı, kısmen görgüye dayalı beyanda bulunan tanığın ise olayın oluşunu aydınlatamadığı kabul edilerek taraflar yönünden haksız tahrik hükümleri uygulanmamıştır. Ancak bu karar, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin olup BK’nın 53. maddesi anlamında hukuk hakimi yönünden bağlayıcı bir karar değildir. Hukuk hakimi, zararlandırıcı sonucun meydana gelmesinde tarafların bölüşük kusurunu, dosya kapsamına uygun bir biçimde kendisi belirleyecektir. Nitekim, eldeki davada mahkeme, davacının, davalının çalıştığı birime gitmiş olması halini tahrik unsuru olarak kabul ederek hesaplanan tazminattan büyük oranda indirim yapmıştır. Ancak olayın gelişimine, ceza dosyasının içeriğine, tarafların birbirlerini yaralama şekillerine, ortaya çıkan zararlandırıcı sonuca göre, mahkemenin belirlemesi somut olaya uygun düşmediği gibi, yapılan tahrik indirimi de fazladır. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
2- Tarafların temyiz itirazları yönünden;
a)Mahkemece, davacıda meydana gelen meslekte kazanma gücü kaybının tespiti için .... Uzmanı olan doktor bilirkişiden rapor alınmıştır. Raporun denetiminde; Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kayıp Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği’ne göre raporun tanzim edildiği anlaşılmaktadır. 2659 sayılı .... Kurumu Yasası’nın 16/II-c maddesi gereğince, meslekte kazanma gücü kaybı konusunda bilimsel ve teknik görüşlerini bildirmekle görevli .... Kurumu 3. İhtisas Kurulu’ndan alınacak SSK Sağlık İşlemleri
Tüzüğü’ne uygun bir rapor ile davacının sürekli iş göremezlik oranının belirlenmesi gerekmektedir. İlgili yasal düzenleme karşısında, .... İlgili İhtisas Dairesi"nden rapor alınması gerekirken doktor bilirkişiden alınan raporla yetinilmesi doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.
b)Diğer yandan, davacı tarafından yapıldığı iddia edilen tedavi giderleri yönünden, belgeli giderlerin, yaralanma ile ilgili ve uyumlu olup olmadığının, olayın niteliğine göre belgelenemeyen giderler bulunup bulunmadığının, var ise; makul miktarının doktor bilirkişi tarafından belirlenmesi gerekirken, bu konuda uzman olmayan hukukçu bilirkişi tarafından hazırlanan raporun hükme esas alınması doğru değildir. Kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir.
SONUÇ :Temyiz edilen kararın yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenle davacı yararına, (2-a-b) numaralı bentte açıklanan nedenlerle taraflar yararına BOZULMASINA, bozma nedenlerine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 07/02/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.