Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/2272 Esas 2016/5721 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/2272
Karar No: 2016/5721
Karar Tarihi: 17.05.2016

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/2272 Esas 2016/5721 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2016/2272 E.  ,  2016/5721 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

Taraflar arasındaki davada ... 1. Asliye Hukuk ve ... 1. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava, yanlış tedavi nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
... 1. Asliye Hukuk Mahkemesince, davacının tüketici olup vekâlet sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici işlemi olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur.
... 1. Tüketici Mahkemesi ise davanın vekâlet sözleşmesinden değil, doğrudan davalının haksız fiilinden kaynaklandığı ve TBK"nın 49 ve sonraki hükümlerine göre hekimin haksız ve hukuka aykırı eylemde bulunduğunun iddia edildiği, davacı tarafından eylemin ceza kanunu hükümlerine göre de suç teşkil ettiğinden bahisle yapılan suç duyurusu üzerine ... 3. Asliye Ceza Mahkemesinin ... sayılı dosyasıyla kamu davası açıldığı, davanın haksız fiilden kaynaklandığı ve genel mahkemelerde çözülmesi gerektiğinden bahisle görevsizlik kararı vermiştir.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar.” hükmüne yer verilmiştir. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye mal sunan ya da mal sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi kapsar. Tüketici ise ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır. Aynı Kanunun 3. maddesinde de “Tüketici işlemi: Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukukî işlemi ifade eder." şeklinde tanımlanmıştır.
Bir hukukî işlemin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukukî işlemin olması gerekir.
Dosya kapsamından davalının fizyoterapist olduğu, davacının kuaför olduğu, davacıda oluşan sırt ağrıları nedeniyle, davalı tarafından davacının işyeri olan kuaför dükkanında kuru iğneleme yönteminin uygulandığı, ancak bu tedavi sonucu davacının ciğerinin delinmiş olduğu ve ameliyat olmak zorunda kaldığı, mesleğini icra edemez hale geldiği iddiasıyla maddi ve manevi tazminat davası açıldığı anlaşılmaktadır. Hekim ve hasta arasındaki ilişkinin vekâlet sözleşmesinden kaynaklandığı açıktır. Dosya kapsamında davalının tedavi nedeniyle ücret aldığına ilişkin bir açıklama yok ise de ücret vekâlet sözleşmesinin zorunlu unsuru değildir.
Dava 18.09.2015 tarihinde açılmış olup, dava tarihinde yürürlükte bulunan 6502 sayılı Kanun uyarınca vekâlet sözleşmesinin tüketici işlemi olduğu anlaşıldığından uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 1. Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 17/05/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi.

Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.