10. Ceza Dairesi Esas No: 2010/39310 Karar No: 2014/1976 Karar Tarihi: 24.03.2013
Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2010/39310 Esas 2014/1976 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen 28/10/2008 tarihli kararda, suçlu olduğu saptanan sanık için hükmolunan adli para cezasının Türk Lirası olarak belirlenmesi gerektiği, suç tarihinde 18 yaşından küçük olan kişiler hakkında hükmolunan cezanın ertelenebileceği, çocuklar hakkında hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi halinde hapse çevrilmeyeceği ve iadesi yerine müsadere edilebileceği belirtilmiştir. Bu doğrultuda, 5083 sayılı Kanun'un 1. maddesi, Bakanlar Kurulu'nun 04.04.2007 tarih ve 2007/11963 sayılı kararı, TCK'nın 51. maddesi, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 106. ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'a göre hükümler uygulanması gerekmektedir.
10. Ceza Dairesi 2010/39310 E. , 2014/1976 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 10 - 2009/44440 Mahkeme : ADANA 2. Ağır Ceza Mahkemesi Karar Tarihi- Numarası : 28/10/2008 - 2008/5 esas ve 2008/327 karar Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenler dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1- Hükmolunan adli para cezasının 5083 sayılı Kanun"un 1. maddesi ile hükümden sonra 01.01.2009 tarihinde yürürlüğe giren Bakanlar Kurulu"nun 04.04.2007 tarih ve 2007/11963 sayılı kararının 1. maddesi uyarınca, Türk Lirası (TL) olarak belirlenmesinde zorunluluk bulunması, 2- TCK"nın 51. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümlesinde, fiilli işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında hükmolunan 3 yıla kadar hapis cezasının ertelenebileceğinin öngörüldüğü; sanığın suç tarihinde 18 yaşından küçük olduğu ve sanık müdafiinin 28.10.2008 tarihli son oturumda lehe olan hükümlerin uygulanmasına yönelik isteğinin TCK"nın 51. maddesini de kapsadığı gözetilmeden, bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi, 3- 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 106. maddesinin 4. fıkrasında, “Çocuklar hakkında hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi halinde, bu ceza hapse çevrilmez. Bu takdirde onbirinci fıkra hükmü uygulanır.” hükmünün öngörülmüş olması karşısında; sanığın ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrilmesinin olanaklı olmadığı ve sözü edilen maddenin 11. fıkrası uyarınca 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun"a göre tahsil edilmesi gerektiği gözetilmeksizin, “ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin” belirtilmesi, 4- Sanığın üzerinde yapılan aramada ele geçirilen 398,25 YTL paranın, suçun işlenmesinden elde edildiğine ilişkin, kuşku sınırını aşan delil bulunmadığı gözetilmeden, iadesi yerine müsaderesine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 24.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi