12. Ceza Dairesi 2020/4854 E. , 2021/2226 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Çocuk Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : TCK"nın 85/1, 31/3, 62/1,50/1-a, 52/1-4, 63. maddelerine göre mahkumiyet
Taksirle öldürme suçundan suça sürüklenen çocuğun mahkumiyetine ilişkin hüküm, suça sürüklenen çocuk müdafii ve katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
I-Suça sürüklenen çocuk müdafinin temyiz isteminin incelenmesinde;
Suça sürüklenen çocuk müdafin yüzüne karşı 05/05/2016 tarihinde verilen hükmü CMUK’un 310/1. maddesinde öngörülen yasal bir haftalık süre geçtikten sonra 02.06.2016 tarihinde temyiz ettiğinin anlaşılması karşısında; 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi gereğince temyiz isteminin isteme uygun olarak REDDİNE;
II-Katılanlar vekilinin temyiz isteminin incelenmesine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılanlar vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Olay günü saat 13:30 sıralarında, suça sürüklenen çocuğun sevk ve idaresindeki araç ile meskun mahalde, bölünmüş asfalt kaplama yolda seyir halindeyken, olay mahalline geldiğinde, aracının hızından dolayı direksiyon hakimiyetini kaybederek kaldırım dibindeki yaya ..."ye çarpması neticesi ölümüne neden olduğu, kazanın meydana gelmesinde suça sürüklenen çocuğun tamamen kusurlu olduğunun kabul ve tespit edildiği olayda; taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde; TCK"nın 61/1. ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle, aynı Kanunun 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, tamamen kusurlu olarak meydana getirdiği kaza sonucu bir kişinin ölmesine neden olan suça sürüklenen çocuk hakkında, adalet ve hakkaniyet kuralları uyarınca cezada orantılılık ilkesi gözetilerek alt sınırdan uzaklaşmak suretiyle ceza tayini gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurularak suça sürüklenen çocuk hakkında eksik cezaya hükmolunması,
2-Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 05.03.2020 tarihli ve 2018/12-399 Esas-2020/154 Karar sayılı ilamında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK"nın 61/1. maddesinin (g) bendinde yer alan "failin güttüğü amaç ve saiki", (b) bendinde yer alan ""suçun işlenmesinde kullanılan araçlar"" ve (f) bendinde yer alan ""failin kasta dayalı kusurunun ağırlığı"" gerekçesine dayanılamayacağının gözetilmemesi,
3-Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20.11.2018 tarihli ve 2016/6-986-2018/554 sayılı kararında vurgulandığı üzere, Çocuk Koruma Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 20 ve 21. maddeleri ile 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun 35. maddesi uyarınca; fiil işlendiği sırada 15-18 yaş grubu içerisinde bulunan suça sürüklenen çocuk hakkında sosyal yönden inceleme yaptırılmasının zorunlu olmadığı, ancak mahkemece sosyal inceleme raporuna gerek görülmediği takdirde gerekçesinin kararda gösterilmesinin zorunlu olduğunun gözetilmemesi,
4-Suça sürüklenen çocuk hakkında hükmedilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilirken, uygulanan Kanun maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK"nın 232/6. maddesine ve adli para cezasının belirlenmesine esas alınan tam gün sayısının gösterilmemesi suretiyle TCK"nın 52/3. maddesine aykırı hareket edilmesi;
Kanuna aykırı olup, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 03.03.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.