18. Ceza Dairesi 2016/18850 E. , 2017/4790 K.
"İçtihat Metni"KARAR
Hakaret suçundan sanıklar ..., ..., ... ve ... haklarında yapılan yargılama sırasında, suçun Basın Kanunu kapsamında kaldığından bahisle mahkemenin görevsizliğine, dosyanın görevli Küçükçekmece 2. Asliye Ceza Mahkemesine gönderilmesine dair Küçükçekmece 20. Asliye Ceza Mahkemesinin 23/03/2016 tarihli ve 2016/465 esas, 2016/435 sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin Bakırköy 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 07/06/2016 tarihli ve 2016/371 değişik iş sayılı kararının, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 05/12/2016 gün ve 392567sayılı tebliğnamesiyle dava dosyası Dairemize gönderilmekle incelendi:
İstem yazısında; “Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 37. maddesinde "Hiç kimse kanunen tâbi olduğu mahkemeden başka bir merci önüne çıkarılamaz.", 142. maddesinde "Mahkemelerin kuruluşu, görev ve yetkileri, işleyişi ve yargılama usulleri kanunla düzenlenir.", 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 3/1. maddesinde "Mahkemelerin görevleri kanunla belirlenir.", 4/1. maddesinde "Davaya bakan mahkeme, görevli olup olmadığına kovuşturma evresinin her aşamasında re"sen karar verebilir. 6. madde hükmü saklıdır.", 5/1. maddesinde "İddianamenin kabulünden sonra, işin davayı gören mahkemenin görevini aştığı veya dışında kaldığı anlaşılırsa, mahkeme bir kararla işi görevli mahkemeye gönderir.", 5187 sayılı Basın Kanunu"nun 27. maddesinin 1. fıkrasında "Basılmış eserler yoluyla işlenen veya bu Kanunda öngörülen diğer suçlardan dolayı açılan davalardan, ağır ceza işlerinden olanlar ağır ceza mahkemelerinde, diğerleri asliye ceza mahkemelerinde görülür.", 2. fıkrasında ise "Bir yerde ağır ceza veya asliye ceza mahkemesinin birden fazla dairesi bulunması halinde bu davalar iki numaralı mahkemede görülür.” hükümlerinin yer aldığı, Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 10/03/2010 tarihli ve 2009/18295 esas, 2010/2905 sayılı ilamında belirtildiği üzere, basın yoluyla suç işlenmesinden söz edilebilmesi için 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 2. maddesi kapsamında bir eserin meydana gelmesinin gerektiği, somut olayımızda ise TV EM logosuyla yayın yapan televizyon kanalında yayınlanan Serbest Vuruş isimli programda sanıkların üzerlerine atılı eylemi gerçekleştirdikleri nazara alındığında söz konusu eylemin Basın Kanunu kapsamında kalmadığı, bu nedenle itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilmektedir.
Hukuksal Değerlendirme:
T.C. Anayasasının 37.maddesinde “Hiç kimse kanunen tabi olduğu mahkemeden başka bir merci önüne çıkarılamaz.” 142.maddesinde “Mahkemelerin kuruluşu, görev ve yetkileri, işleyişi ve yargılama usulleri kanunla düzenlenir.” 5271 sayılı CMK"nın 3/1.maddesinde “Mahkemelerin görevleri kanunla belirlenir.” 4/1 maddesinde “Davaya bakan mahkeme, görevli olup olmadığına kovuşturma evresinin her aşamasında re’sen karar verebilir. 6.madde hükmü saklıdır.” 5/1 maddesinde “İddianamenin kabulünden sonra, işin, davayı gören mahkemenin görevini aştığı veya dışında kaldığı anlaşılırsa, mahkeme bir kararla işi görevli mahkemeye gönderir.” 5187 sayılı Basın Yasasının 27.maddesinin 1.fıkrasında “Basılmış eserler yoluyla işlenen veya bu Kanunda öngörülen diğer suçlardan dolayı açılan davalardan, ağır ceza işlerinden olanlar ağır ceza mahkemelerinde, diğerleri asliye ceza mahkemelerinde görülür.” 2.fıkrasında ise “Bir yerde ağır ceza veya asliye ceza mahkemesinin birden fazla dairesi bulunması halinde bu davalar iki numaralı mahkemede görülür.” 5320 sayılı CMK"nın Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Yasanın 8.maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nın 307/1.maddesinde “Temyiz ancak hükmün kanuna muhalif olması sebebine müstenit olur.” Anılan Yasanın 308.maddesinde “Aşağıda yazılı hallerde kanuna mutlaka muhalefet edilmiş sayılır" 4. fıkrasında ise "Mahkemenin kanuna muhalif olarak davaya bakmaya kendini görevli veya yetkili görmesi" hükümleri yer almaktadır.
Somut olayda, sanık ..."ın, "Serbest Vuruş" isimli programın sunucusu, sanık ..."nin, spor müdürü ve söz konusu programın yapımından ve yayınından sorumlu olduğu, sanık ..."in de, söz konusu programın danışmanı ve yorumcusu, aynı zamanda şüpheli ... ile birlikte söz konusu programın yapımından ve yayınından sorumlu olduğu anlaşılmıştır.
Sanıklar hakkında;... isimli televizyon kanalında yayınlanan Serbest Vuruş isimli programda; şüpheli ... ile röportaj yapıldığı, şüphelinin röportaj sırasında, müşteki ... hakkında, "... ...için ... tek kelime ile hırsız anlamı taşıyor. ... Hırsızın da, toplumda yeri olmaz. ..." diyerek hakaret ettiği, bu röportajın, 01.02.2015 tarihinde, ... isimli televizyon kanalında, "Serbest Vuruş" isimli spor programında yayınlandığı ve "ÖKSÜZ: ... hırsızdır!" şeklindeki alt yazının uzun bir süre ekranda yazılı olarak kaldığı iddiasıyla 125/1,2,4 maddeleri gereğince cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.
Küçükçekmece 20. Asliye Ceza Mahkemesi söz konusu eylemlerin basın yoluyla işlendiği, 5187 sayılı Kanun"un 27/1. maddesi gereğince 2. Asliye Ceza Mahkemesi görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiştir. Görevsizlik kararına müşteki vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine Bakırköy 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 07/06/2016 tarihli ve 2016/371 değişik iş sayılı kararı ile itirazın reddine karar verilmiştir.
5187 sayılı Basın Kanunun 2.maddesinde," Basılmış eser; Yayımlanmak üzere her türlü basım araçları ile basılan veya diğer araçlarla çoğaltılan yazı, resim ve benzeri eserler ile haber ajansı yayınları" olarak tanımlanmıştır. Aynı Kanunun 27. maddesinde ise, "Basılmış eserler yoluyla işlenen veya bu Kanunda öngörülen diğer suçlardan dolayı açılan davalardan, ağır ceza işlerinden olanlar ağır ceza mahkemelerinde, diğerleri asliye ceza mahkemelerinde görülür. Bir yerde ağır ceza veya asliye ceza mahkemesinin birden fazla dairesi bulunması halinde bu davalar iki numaralı mahkemede görülür." hükmüne yer verilmiştir. Buna göre bu Kanundaki göreve ilişkin düzenleme sadece basılmış eserler için uygulanabilecek olup, iddia edilen olayın ise televizyon programında gerçekleşmesi karşısında 5187 sayılı Basın Kanunun 27. maddesinin uygulama olanağı bulunmamaktadır.
Bu nedenle, Küçükçekmece 20. Asliye Ceza Mahkemesi"nin görevsizlik kararına yapılan itirazı reddeden mercii kararı hukuka aykırıdır.
Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,
1- Hakaret suçundan sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında, Bakırköy 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 07/06/2016 tarihli ve 2016/371 değişik iş sayılı kararının,CMK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
2- Aynı Kanun maddesinin 4-a fıkrası gereğince, sonraki işlemlerin itiraz mercii tarafından mahallinde tamamlanmasına, dosyanın Yüksek Adalet Bakanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 02/05/2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.